Dünya Emekçi Kadınlar Günü İçin

Yusuf ERDEM

Yaklaşık on yıl önce, Kayalık dergimizde yayımlamamız için, şair dostumuz Bahtiyar Kaymak, ikişer üçer dizelik Japon “haiku”ları tarzında ve çok sayıda bağımsız şiirlerden oluşan ürünler gönderiyordu. O kısacık özlü şiirlerden birini hiç unutmadım ve yeri geldikçe dostlarla hep paylaştım:

“Babamda insanı aradım,
İnadına erkek çıktı.”

Üç dört yıl önce Körfez bölgesinde işlenen bir kadın cinayetini protesto etmek üzere Edremit meydanında çoğunluğunu kadınların oluşturduğu öfkeli bir kitle toplanmıştı. Kadınların o meydanda inançla haykırdıkları bir slogan, çok çarpıcıydı:

“Dünya yerinden oynar, Kadınlar birlik olsa!”

Mücadele hayatım boyunca hep şuna inandım: Hayatın yarısını oluşturan, öteki yarısını da doğurup yetiştiren “… kadınların  katılmadığı hiçbir toplumsal mücadele kesinlikle zafere ulaşamaz.

Kadınların birlik olması ne anlama gelir?

Bence öncelikle devrimci bilinç ve örgüt silahlarını kuşanmış devrimci kadınlarımızın, kadınların ezici çoğunluğunu oluşturan emekçi kadınların güveni ve desteğini kazanarak, eşsiz kadın yaratıcılıklarını harekete geçirip büyük bir cesaretle kitlesel mücadeleye girmeleri anlamına gelir.

Kadınlar, özellikle emekçi kadınlar birlik olup boylu boyunca toplumsal mücadeleyi omuzladıklarında, evet dünya yerinden oynar: fakat yalnızca bununla kalmaz, bugünden itibaren dünyamız güzelleşmeye ve özgürleşmeye de başlar:

Kadınlar birlik olsa, yani örgüt ve bilinçle donanmış olarak toplumsal mücadeleye girse büyük insanlığın (kadın ve erkek bütün emekçilerin) güzel bir yaşam umudumuz daha bir yeşerecek, karanlık dağılmaya ve şafak sökmeye başlayacaktır:

Kadınlar birlik olduğunda eril (erkek egemen) kültür çözülmeye ,kadının köleliğini meşrulaştıran binlerce yıllık gerici dini inanç sistemi ve erkek egemen hukuk sistemi güç kaybetmeye başlayacaktır.

Kadınlar birlik olduğunda daha o andan itibaren kadın emekçiler, verecekleri mücadeleyle ücret eşitsizliğini ortadan kaldıracaklar ve erkek sınıf kardeşleriyle de dayanışarak daha iyi çalışma ve yaşama koşulları elde edeceklerdir. Örgütlülükleri sayesinde direnişteki hemcinslerine ve tüm işçi kardeşlerine en etkili dayanışmayı örgütleyebileceklerdir.

Kadınlar birlik olduğunda kadın cinayetlerine karşı daha kararlı ve daha etkin bir mücadele verecekler; ilgili mevzuat, mahkemeler ve uygulamalardaki eşitsizlik ve savrukluğu etkisiz kılacaklardır.

Kadınlar birlik olduğunda kadına ve çocuklara yönelik, taciz, tecavüz, mobing gibi dizginlenmemiş erkek vahşetine ve bu vahşetin doğal sayılması anlayışına karşı daha etkili mücadele edebileceklerdir.

Kadınlar birlik olduğunda dinci-gerici-faşist erkek egemen kültürün biçimlendirdiği vahşi yaratığı evcilleştirip insanlaştırmayı başaracaklar ve oğullarını daha bebekliğinden başlayarak duyarlı tam bir insan olarak yetiştireceklerdir.

Kadınlar birlik olduğunda doğayı, doğal yaşamı daha örgütlü ve daha yiğitçe savunarak çocuklarının geleceğini kapitalist haydutların rant ve kâr tutkusuna kurban etmeyeceklerdir.

Kadınlar birlik olduğunda kadın devrimciler ve kadın emekçiler; muazzam devrimci enerjilerini devrimci bir sel yatağına akıtacaklar; böylece sınıfsız, sömürüsüz yaşanası özgür bir dünya kavgamız olağanüstü bir güç kazanacaktır.

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ yazımızı şu iki sözle bitirelim:

 “ Bizim topraklarda önce kadınlar uyanır, sonra güneş doğar; çünkü güneşi kadınlar doğurur..”  (Ezidi Atasözü)

“ Evet; bizim işçi kadınlarımız mükemmel sınıf savaşçılarıdır. Hayran olunmaya ve sevilmeye değerler.” (Lenin)

                                     08 Mart 2019, Maltepe