Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '13

 
Kategori
Güncel
 

Dünya ezilen kadınlar günü!

Dünya ezilen kadınlar günü!
 

 

Bugün. “Dünya Kadınları” Gününüz kutlu olsun mu diyeceğiz? Yoksa…
Bütün dünya kadınları artık zincirlerinizden kurtulunuz mu diyeceğiz!

Nutuğa gelince "Toplumun temelini aile, ailenin temelini ise kadınların varlığı oluşturur…" diye bol bol konferans çekiyoruz. Doğru mu, doğru…

Ama işin gerçeği bugün “Dünya Kadınları Esareti” günüdür. Çünkü ezilen, sömürülen kadın milleti hala zelil ve rezil bir halde yerlerde sürünmektedir: Şu rakamlara bakın:

-Türkiye’de son on yılda evli kadınların %39’u fiziksel şiddet, %15’i cinsel şiddet görürken,
-Her on dakikada bir aile şiddeti olayı yaşanırken,
-Son on yılda öldürülen kadın sayısında %1400 artış varken,
-Bütün koruma kararlarına rağmen son on yılda %73 daha fazla kadın öldürülüyor iken,(tly ekr)

Kadınların bu gibi ve daha nice sorununu göz ardı edip , kaşıkları takıp, şakır şakır  “Yaşasın bugün 8 Mart  dünya kadınlar günü…” diye oynayalım mı?

Adama deli derler be! Şu duruma bakın:

“Kadınlar bugün erkeklere göre yüzde 25 ile yüzde 50 oranında daha az ücretle, esnek, güvencesiz ve kayıtsız çalıştırılmaktadır. Türkiye'nin toplumsal cinsiyet eşitsizliği indeksine göre 132 ülke içinde 124. sırada yer almaktayız. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği bir ülkenin kalkınmışlık düzeyinin en önemli göstergesidir. Eğitimde eşitsizlik vardır. Kadınların yüzde 2' si hala okur-yazar değildir. Kız çocukları çocuk işçilik ve çocuk evlilikleri ve başlık parası nedeniyle kazanç kapısı görülerek eğitim hakkından yoksun bırakılmaktadır. İnsani ilişkilerden, aile ilişkilerine ve üretim ilişkilerine kadar yükün büyük kısmı kadınların sırtındadır. Öldürülen, tacize ve tecavüze uğrayan, enseste maruz kalan, aşağılanan hor görülen hep kadındır.” (www.haberler.com/8.3.13)

Birleşmiş Milletler'in yapmış olduğu bir araştırmaya göre, dünyadaki işlerin yüzde 66'sı kadınlar tarafından görülüyor. Ancak kadınlar dünyadaki toplam gelirin yüzde 10'una, mal varlığının ise yüzde 1'ine sahipler. Aile içi suçların yüzde 90'ını kadına karşı işlenen suçlar oluşturuyor…

Kadınlar bir türlü karar mekanizmalarında yeterince yer alamıyorlar. 1934'te seçme ve seçilme hakkını elde eden kadın , hala  sadece 78 Milletvekiliyle TBMM'de %14 oranında. Üstelik böyle bir rakamla övünüyoruz.

Atatürk 1923 yılının Ocak ayında yaptığı konuşmasında 'şuna inanmak gerekir ki, yeryüzünde gördüğünüz her şey kadınlarca yapılmıştır. Bir toplum, onu oluşturanlardan yalnız birinin ihtiyaçlarının kazanılması ile yetinirse, o topluluk yarıdan çok güçsüzlük içinde kalır…” demiştir. Atatürk ne derse desin,  bu toplum bildiğini işlemekten geri kalmıyor ve kadınlarını ezmekten hoşlanıyor.

“Bu kadınlar günü” de nereden çıktı, demeyin. Yine bir acıdan, kırımdan çıktı…

“8 Mart 1857 tarihinde Amerika'nın New York şehrinde 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma şartları isteği için bir fabrikada greve yapmaya başlamıştı. Fakat emniyet güçlerinin işçilere saldırması ve işçilerin çakıştıkları fabrikada üzerlerine kapıların kilitlenmesi, arkasından da ortaya çıkan yangında işçilerin fabrikanın önüne kurulan engellerden kaçamaması neticesinde çoğu kadın olan tam 129 işçi vefat etti. İşçilerin cenaze merasimlerine 10 binden fazla vatandaş katıldı.

26 ile 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'daki Kopenhag şehrinde 2'inci Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında Almanya Sosyal Demokrat Partisi liderlerinde Clara Zetkin, 8 Mart 1857'de tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçilerin hatırasına 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlanmasını önerdi ve bu öneri oy çokluğuyla kabul edildi.”(haberaktüel.com 8.3.13)

Görüyorsunuz  Kadınlar Günü bir acının , bir kırımın kutlanışı aslında… O bakımdan sevinilecek, mutlu olunacak bir gün değil.

Biz erkekler, aslında bu gün utanarak, kadınlarımızın; analarımızın, eşlerimizin ellerini hürmetle öpmeliyiz .

Biraz da utançla. Çünkü biz de kadınlarını alabildiğine ezen; kız çocuklarını okula göndermeyen; üstelik erken yaşlarda satan… Onlara eziyet eden; çok çalıştıran bir toplumun bireyleriyiz.

Hiç olmazsa , yılda bir gün “Bugün kadınlar için ne yaptım?” diye sormalıyız. Bir şey yapabildiysek eğer?

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..