Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '12

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun!

Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun!
 

Bir 8 Mart daha geldi, kadınların kendilerini özel hissedecekleri, erkeklerin belki de bunu sağlamaya çalışacağı, herkesin "sözde" daha da bilinçleneceği bir gün daha... Belki de bir şeyler için umutlanacağımız... Kadınların ezilmesine, şiddet görmesine, farklı bir gözle bakılmasına, "Elinin hamuruyla karışma sen bu işe." sözüne son verileceği umuduyla içimizde bir şeyler yeşereceği bir gün, 8 Mart. Tabii sadece o günde kalacak her şey, bunu acı bir gerçek olarak biliyoruz ama en azından senede bir gün bile özel hissetmek önemli sanırım bizim için. 

"Erkek işleriyle" uğraşan biriyim ben. Uzun zamandır ilk defa futbol dışında bir yazı yazıyorum. Erkeklerin hakim olduğu bir sektörde, kendimi var etmeye çalışan bir "küçüğüm" belki de. Kim olduğumun farkında olan biri. Çevremdekilerim her ne kadar, çocukluğumdan beri sadece tutkulu olduğum şeyler sebebiyle -sanki bir şeylerin kadın veya erkek işi diye ayırılması normalmiş gibi- "Erkek Fatma" dedikleri bir tipim. Bundan rahatsızlık duymuyorum genellikle çünkü iki cinsin ayrılmaması gerektiğini, nasıl ki bir erkek yemek yapıp, bulaşık yıkayıp, temizlik yapabiliyorsa; bizim de onların işlerini yapabileceğimizi düşünürüm. Fiziksel olarak bizden üstün olmaları, Allah tarafından verilmiş ve değiştirilemez olan bir şey, sadece bunu bahane ederek bizi bir şeyler uzaklaştırmaları adil değil.

Tabii bu adaletsizlik içinde, madem ki eşit değiliz, eşit olana kadar da pozitif ayrımcılık isteyen bir insanım da ayrıca. Söylediklerime ters düşebilir belki bu düşüncem ama eğer ki, biz aynı işi yapan erkekler kadar değerli olabilirsek birilerinin gözünde, "Kadın kısmı bu işe karışmaz!" türü sözleri duymazsak eğer bir gün, o zaman bu isteğimden vazgeçececeğim. Bir gün denge ve düzen gelene kadar, bunu istediğimi de söylemeden geçemeyeceğim. -O günlerin gelmeyeceğini de biliyorum ama umut işte.-

Yine de en başından beri bahsetmek istediğim bu değildi aslında. Günün anlam ve önemine bakarsak, bugünü kendime adayıp kutlamak içimden gelmiyor. Çünkü bugünün asıl anlamı, "Emekçi Kadınlar Günü" olmasındadır bana göre. 8 Mart 1857 yılında, grev yapan işçilerin fabrikaya kilitlenmesi ve yanarak ölmesinin yıl dönümü olan bir günde, yüzüm gülerek kutlayamam bunu. Henüz öğrenciyim, "emekçi" sayılabilecek biri değilim. Şu durumda, "emekçi" olan insanları sömüren biriyim hatta. Herkes bugün bir şekilde kadınlara iyi davranacak, birçok seminerler, birçok özel programlar hazırlanacak. Fakat kimse bugünün gerçek anlamına dikkat etmeyecek. Ve o gün, yanarak can veren kadınlar maalesef unutulacak.

Kadın olmanın bile zor olduğu bu dünyada, kadın işçi olmak daha da zor! 

Her şey gibi, bugün de para kazanmak için kullanılacak. Yani kadınlar bir defa daha kullanılacak aslında ama bundan mutlu olacaklar, neler döndüğünün farkında olmadan. Aslında ben isterim ki, çalışan, bir şeyler yapan, erkeğine bağımlı olmadan kendi parasını kazanabilen her kadın, çıkıp sokaklarda kutlasın bugününü. "Ben bir emekçiyim!" diyebilsin. Daha farklı bir şey beklenmesin bugünden. Birtakım şeylerin birileri tarafından daha da iyi anlaşılabilmesi için emek vermeye devam etsin. Yoksa 8 Mart, "sıradan her kadının" günüymüş gibi kutlanmaya devam edecek! Ve bugün geçtikten sonra, hiçbir şey de değişmeyecek... Yine kadınlar ezilecek, yine küçük görülecek, yine büyük işleri başarması engellenmeye çalışılacak...

Umarım bazı şeyleri anlayabiliriz ve buna göre davranabiliriz. Belki bütün bunları düşünmek ve yazmak için yaşım çok küçük ama farklı bir şey düşünemiyorum bugüne dair, maalesef... 

 
Toplam blog
: 313
: 1350
Kayıt tarihi
: 21.03.07
 
 

1996'nın ilkbaharının dünyaya getirdiği birçok çocuktan biriyim. Milliyet Blog'da yazmaya yaşım h..