Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mart '11

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

Dünya kadınlar günü ve kırsalda kadın olmak

Dünya kadınlar günü ve kırsalda kadın olmak
 

Tarih 8 Mart 1857'yi gösteriyordu. ABD'nin Newyork şehrinde tekstil sektöründe çalışan 40.000’den fazla işçi yaşadıkları insanlık dışı çalışma koşullarından bıkmışlar grev yapıyorlardı. Polis grevleri acımasız şekilde kanlı bir şekilde bitirmeye çalışırken çıkan yangın sonucu çoğunluğu kadın 128 kişinin ölümüne neden olmuştu. Bütün ABD ayağa kalktı ve cenazeye o günkü tarihte 100 binden fazla insan katılmıştı. Bu olay ABD kadar diğer dünya ülkelerinde de yankılar yaratmış ve özellikle işçi çevrelerinde tepkilerle karşılanmıştı.

Nitekim 1910 yılında Danimarka/Kopenhag’da toplanan 2. Enternasyonal kadınlar toplantısında, Almanya Sosyal Demokrat Parti iderlerinden Clara Zetkin, bu olayı hatırlatmış, yangında yaşamını yitiren kadın işçiler anısına 8 Mart gününün Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmasını önermiştir. Kadın hakları hareketini, özellikle oy hakkını onurlandırmayı amaçlayan bu öneri oy birliği ile kabul edilmiştir. Birleşmiş Milletlerde 1975 yılını Dünya Kadınlar Yılı ilan etmiş, 16 Aralık 1977 tarihindeki Genel Kurulunda da kadınlara eşit hakların verilmesinin Dünya barışını güçlendireceği gerekçesi ile 8 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü ilan etmiştir. http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/260227.asp

O tarihten günümüze kadar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlanmaktadır. Çeşitli etkinliklerle kadın sorunları kamuoyunun gündemine getirilmeye ve çözümler bulunmaya çalışılmaktadır. Bugün kadının aile hayatındaki olaylar, iş hayatındaki olaylar kelimenin tam anlamıyla bir dramdır. Sözde haklar vardır. Kadınlar korunmaktadır. Kadınların feryatları zaman zaman az da olsa televizyonları ve gazete başlıklarını kaplamaktadır. Bunlar da bizlerin sadece görebildikleridir. Kadınlarımızın büyük bir çoğunluğu fakirlik, yoksulluk ve çaresizlik içinde kıvranmaktadır. Bu durum aile facialarının artmasına yol açmaktadır. http://www.dha.com.tr/kamerin-urkuten-kadin-aciklamasi-haber_146636.html

Bugün gerçekte kültürümüzde ve dinimizde, kadına karşı şiddete ve kadın haklarının göz ardı edilmesine izin verilmemektedir. Ancak zaman zaman yasalarımızın tanıdığı haklar bile yönetici ve iş çevrelerinin maddi hırsları ve yönetim ve denetim hataları içinde kaybolmaktadır. Nitekim bugün ülkemizde hergün 5 kadın öldürülmektedir. Özellikle son 7 yılda kadın cinayetlerinin % 1400’lük artış gösterdiği belirtilmektedir. Çalışan kadınlar için çalışma koşullarındaki zorluklar devam etmektedir. Bazen bir kamyonun kasasında bazen de bir yük minibüsünün arkasında yaşamları son bulmaktadır. Sorunların diğer bir boyutu da kırsaldaki kadın sorunlarıdır. Bu kadınların sorunları şehirlerdeki olduğu kadar yeteri kadar gündemde yer almamaktadır. Bu nedenle sorunlar ile bilgiler araştırmacılarımızın çalışmaları ile basının gündemine taşınabilmekte ve kamuoyu haberdar olabilmektedir. Özellikle geri kalmış yörelerimizde sorun daha da artmaktadır. Kırsalda kadın çok sayıda çocuğa sahip bir anadır. Ayni zamanda ağır koşullarda çalışan işçidir. Onu ailesi ile birlikte tarlada, bahçede, ahırda ve de ormanda çalışırken görebiliriz. Kimi zaman de evinin geçimini sağlamak için mevsimlik işçi olarak ailece gurbete gider. Kırsaldaki kadın töre adı verilen ve de sınırları acımazca çizilen, vicdanları yaralayan uygulamaların baskısı altındadır. Bazen eğitim bile töreyi aşamaz. Bunun bedelini en çok kırsaldaki kadınlar öder. Yılların ihmalleri ile şekillenmiş doğru olmayan kurallar topluma töre olarak sunulmuştur. Töre kuralları insanlığa vurulmuş bir pranga olarak kırsaldaki kadınların karşısındadır. Kırsaldaki kadın konuşamaz, karşı karşıya kaldığı haksızlığı paylaşamaz ve haykıramaz. Eğer karşı çıkarsa çoğu kez canından bile olur.

http://www.sabah.com.tr/Gundem/2009/09/09/servis_minibusunde_7_kadin_oldu konusundaki http://haber.mynet.com/detay/yasam/her-gun-5-kadin-olduruldu/55816http://www.t24.com.tr/haberdetay/124253.aspx http://www.cnnturk.com/2011/turkiye/03/08/tore.cinayeti.katil.agabey.yakalandi/609320.0/index.html

Özetle, 8 Mart Kadınlar Gününde zordur kırsalda kadın olmak,

Bu günde ülkemizde öncelikle vicdanlar harekete geçirilmelidir. Siyasiler, öğretmenler, din adamları ve aydınlar vicdanlarında kadınların yaşadıkları acıları hissetmeli ve bireylerin vicdanlarına seslenmelidirler. İnsani değerlerin üstünün örtülmesine izin vermemelidirler. Görüldüğü gibi doğruyu bulmak için yasa yapmak yetmemektedir. Yasaları uygulayan insanların durumları da önemlidir. Bu nedenle en üstten sokaktaki insanımıza kadar hepimize görev düşmektedir.

Pek tabii ki 1857 yılından 2011 yılına kadar geçen sürede aslında önemli gelişmeler elde edilmiştir. Ancak dünyanın her tarafında olduğu gibi gerek çalışan kadınlar gerekse ailesini ayakta tutmak isteyen kadınlar için sorunlar hala devam etmektedir. Sorunların çözümünde sadece 8 Mart Kadınlar gününde değil hergün duyarlı olmaya ihtiyaç vardır. İster şehirde ister kırsalda kadınlarımız ailesinin ve ülkesinin en zor zamanlarının kurtarıcı melekleridir. Onların önemini ve yaptıklarını anlatmaya sözler yetmez. Kadın erkeğinin yanında evindedir, işindedir ve gerekirse cephededir.

Milli Mücadele yıllarındaki kadınlarımızı mısralarına taşıyan Şairimiz Nazım Hikmet'in dediği gibi;

bizim kadınlarımız :
korkunç ve mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yârimiz
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve karasabana koşulan
ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların

 
Toplam blog
: 416
: 790
Kayıt tarihi
: 19.02.10
 
 

Tarım, Gıda, Ormancılık, Çevre, Örgütlenme ve Proje konularında çalışmalarda bulunmaktayım. Öncel..