Dünya kadınlar günü

Ah biz şu kadınlar

"Ben nasıl bir kadın olmalıyım, diğer kadın arkadaşlarımın karşısında?" diye düşünürken akıl küpü gibiydi maşallah Allah rahmet eylesin ninem geldi aklıma...

Çakmak, çakmak gözleriyle yine biz kadınlar için sarf ettiği ateş gibi sözlerini hatırladım... Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla dercesine nerede dedikodu yapıldığına şahit olsa padişah fermanı gibi sıralardı tek, tek onunda ninesinden dinleyip öğrendiklerini..

Kadın dediğin sevgi saygı dolu, alçak gönüllü, dost canlı, akıllı olmalı ve şefkat ve merhametle donanmalı tıpkı bir anne hissiyatıyla yada kardeş gibi yaklaşmalı arkadaşına..

En önemlisi de kırmadan eleştirmeli karşısındakini, tatlı dili güler yüzüyle uyarmalı onu.. Herkesin içinde değil de ona yalnızken ifade etmeli varsa bir yanlışını..

"Karşısındakinin hanımefendiliğini, güzelliğini aklını ve başarısını çekemeyip hasetçe duygulara esir olmadan ilk iş olarak mutlaka düşünsün.." derdi ve büyük sözü ederdi…

''Allah bütün insanları kalplerine, beyinlerine ve ruhlarının derecesine göre nasiplermiş..'' Bunu hatırlayın yeter… Aklınızdan yüreğinizden de başka bir şey geçirmeyin derdi.. Önce ne mi yapmalı nasıl mı davranmalı? Hemen kıskançlığa ait bütün duygu ve düşüncelerinizden sıyrılın ve ne kadar kötü düşünceleriniz varsa, ayaklarınızın altına alıp korkusuzca var gücünüzle çiğneyin diye öğütlerdi…

Unutmayın ki bundan sonra yaptığınız her güzel davranış ve düşünce kendinize sağlık, huzur, mutluluk, başarı olarak sizlere geri dönecektir diye, devam ederdi konuşmasına..

Yine de bunları birbirinize, birbirinizi anlamaya çalışarak anlatmalısınız yani düşman kalbi takınmadan candan, sevgi saygı dolu yaklaşmalısınız dost ve arkadaşlarınıza..

İşte o zaman kadınlar çiçek duruşlu olurlar.. Güzel görünürler, güzel kokarlar, güzel hisler uyandırırlar karşı tarafa...

Kaktüste çiçektir ama sizlerinde bildiği gibi öyle de güzel açar ki aslında nadir görünür her nedense açtığı fakat önce dikenleriyle ne canlar yakar değil mi deyip, ahlardı…

Ama inancım şu ki dikenlerini kendi içinde hissettikleri an, işte o zaman verilen acının ve yanlışın farkına varıp üzülüp düşünecektirler nihayetinde.. Pişmanlıklarını eline alır ve yeniler bu tür kadınlar kendilerini... Tıpkı çiçeğe tomurcuk yürekleri gibi..

Gözümüzün içine baka, baka sonra mı ? Evet sonra da savaş yerine çiçek açarlar kendi etrafındaki dünyalarına aynen sizler gibi hanım kızlarım derdi kadınca gözleriyle gülerek…

Allah’ın sizlere verdiği çok özel armağanı, yaratma gücünü özünüzde hissedin.. Bedeni ve ruhi güzelliğinizi, kadınlığınızı siz isterseniz eğer, yeniden nur topu gibi doğurursunuz.. Kadın dediğimiz de kadın gibi olmalı değil mi? Yani, insan olmaya çalışmalı önce.. İNSAN!!!

"Haydi kızlar kahveler nerede kaldı?" deyip gürlerdi benim kadın ninem…
Melekler yüreğinizden öpsün.. ''Önce insan. Sonra kadın, kadın''