Dünyamızı Yöneten Gizli Örgütler: Skull and Bones ve CIA

“Skull and Bones Society”, 1882 yılında, ABD’nin elit üniversitelerinden Yale üniversitesinde kurulmuştur. Rivayete göre, yapılan törende, sembolik olarak, Apaçi şefi Geronimo’nun kafatası kanla doldurulur ve üye kabul edilen kişi bundan içer.

Skull and Bones Society , Kuru kafa ve Kemikler Örgütü anlamına gelir.

Sembolleri kuru kafa ve çapraz konmuş kemiklerdir.

Üyeleri ABD’nin varlıklı, tanınmış ailelerinin başarılı çocuklarıdır.

Her yıl Nisan ayında Yale Üniversitesinin kampüsünde düzenlenen törenle 15 yeni kişi örgüte üye yapılır. Üyelik için başvuru yapılmaz. Üye olacaklar davetle seçilir.

WASPolmak (W-White:Beyaz AS-Anglosakson  P: Protestan) önemli bir birleştirici unsurdur.

SBS üyelerinin yolu Beyaz Saraya kadar açıktır.

ABD Başkanı olarak veya kilit noktalarda görev almak üzere seçilmiş üyeler örgüt tarafından desteklenirler.

Örgüt üyeleri gerekirse milyonlarca dolar harcayarak, sahip oldukları finans ve etki gücünü kullanarak kendi adamlarının seçilmesi için gerekeni yaparlar.

Örgüt üyesi olan 800 kişinin dünya ekonomi ve siyasi alanında en güçlü kişilerden olduğu söylenir.

İstenen pozisyona getirilen üyeler, örgütün hedefleri –dolayısıyla daha da zengin olmak, global çaptaki firma ve kuruluşların sahipleri olarak, dünyayı ekonomik ve siyasi olarak kendilerinin yönetmesi- doğrultusunda yasalar çıkmasında, bu yönde iç ve dış politik kararlar alınmasında etkili olurlar.

Önceki ABD Başkanı George W.Bush da babası gibi bu örgütün üyesidir. Hatta dedesi Prescott Bush’un da üye olduğu söylenir.

George Bush bu konuda sorulan soruları cevapsız bırakmış, konu üzerinde konuşmanın yasak olduğunu söylemekle yetinmişti.

Bir kendi iç merkezleri, bir de daha etkin olmak için katıldıkları dış çember vardır. Bu nedenle Trilateral komisyon, CFR, Bohemian Grove, Bilderberg gibi örgütlerle de bağlantıları vardır.

Örnek aldıkları örgüt Masonlardır.

ABD’nin en güçlü ve etkin örgütlerindendir. CIA den, silah sanayinden ve hatta hükümetten güçlüdür. Çünkü “kemik adamlar” tüm bu kurumlarda kilit noktaları tutmuş durumdadırlar.

1961 yılında John F. Kennedy bu etkiyi yıkmak ister.

Bir konuşmasında bunların kimler olduğunu bildiklerini, yaptıkları yanlışları açıklar. İki sene sonra suikasta kurban gider. Katilin L.H Oswald olduğu ileri sürülür. Reddedince o da öldürülür. 

Katil Jack Ruby’dir. Mahkemede,

”Dünya gerçekleri hiçbir zaman öğrenemeyecek. Çünkü yüksek pozisyondaki bazı kişiler gerçeklerin gün ışığına çıkmasına engel olacaklar”der.  Ardından Ruby de öldürülür. Böylece komplonun hiçbir şahidi kalmamış olur.

Skull and Bones örgütünün en etkin olduğu resmi kurumun CIA olduğu ileri sürülür.

CIA

CIA, dünyadaki en güçlü gizli örgüttür.

1947 yılında Sovyet yayılmacılığına karşı kurulmuştur.

Kurucuları Allen Dulles ve William Donovan’ın, J. F. Kennedy zamanındaki CIA başkanı olduğu,  R.Reagan dönemi CIA başkanı W.Casey’in Malta Şövalyeleri örgütü üyesi oldukları iddia edilir.

Örneğin, Bush’un babası, yine ABD başkanı olan baba Bush, ABD başkanı olmadan önce CIA başkanıydı.

Yıllık bütçesi 40 milyar dolar kadardır. (Karşılaştırma için, Türkiye’de Milli Savunma Bakanlığının bütçesi 2011 için 18 milyar -dolar değil- liradır.)

Resmi olarak ABD’nin güvenliğinden sorumludur.

Ancak, savaş çıkararak büyük karlar ettiği de herkesin bildiği sırlardandır.

Taliban’ın haşhaş üretimini engellemeyerek uyuşturucu trafiğinden de kazandığı ileri sürülmektedir.

11 Eylül ile ilgili yeterli istihbarat olduğu ama müdahale etmediği, hatta bunun savaş çıkarmak için düzenlenmiş bir komplo olduğu iddialar arasındadır.

CIA pek çok ülkede hükümetleri devirmiş, etnik grupları ayaklandırmıştır.

CIA içinde Skull&Bones gibi Bilderberg üyelerinin de çok güçlü olduğu ileri sürülmektedir.