Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '08

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Dünyanın ardındaki insan

Hepimiz gibi yoğun bir iş ortamında yoğrulan bir iş adamı evine fazla zaman ayıramakta, 8-9 yaşlarında da bir oğlu varmış, oğlu ile zaman zamn hafta sonları dolaşmaya çıkarlarmış. Yine bir hafta sonu oğlu evde huysuzlanıyor, babsıyla dışarıya çıkmak istiyor. baba elnde gazetesi bir Pazar keyfi yapmanın tadını çıkarmak istiyor, çocukta bir türlü gazetsini okutmuyor adama. Baba diyorki al şu gazeteyi, burada bir dünya haritası var, bak şimdi birkaç parçaya ayırıyorum, bunları düzgünce birleştirirsen seninle dışarıya çıkarız. Oğlu gidiyor bir kaç dakika sonra küçük parçalara ayırılmış gazeteyi parçalarını bantla yapıştırmış olarak geri dönüyor. ” Bak baba parçaları tamamladım” diyor. Adam şaşkın, oğluna bunu bu kadar zamanda nasıl yaptığını soruyor. ” Çok kolay oldu, sen elinde gazetenin içini görüyordun, senin tarafında dünya haritası vardı, benim tarafımda ise bir adamın resmi vardı ben adamı tamamladım, dünya haritası da kendiliğinden yerine oturdu.”

İNSANDAN BAŞLAYALIM, DÜNYAYI DÜZELTMEYE DÜNYANIN ARDINDAKİ İNSANLA BAŞLAYALIM.

Günümüz iş dünyası da dünya kadar karmaşık, coğrafyası çok çeşitli iklimlerin altında fırtınaya tutulmakta, en ücra köşelerine kadarsınır tanımaz iletişim teknolojileriyle bilginin teknolojinin kültürün akıl almaz transferleriyle fırtınaya tutulmakta. İletişim teknolojilerindeki sınırsız gelişmeler durağan olarak yeryüzünde ne varsa hepsinin tahtını zorluyor. Devletlerin despotluğunu, kapalılığını bilginin sınırları içine hapsedilmesini ortadan kaldırırak, yüksek bir dinamizmle dünyanın bir ucundan diğerine saniyenin ondalılarına indirdi.
Bu korkunç kaosta olguların tesadüfenbirbiriylr ilintisizce bir araya geliyormuş gibi gözüktüğü bir kaosta rekabette üstünlüğü nasıl elde ederiz? Hangi metodlarla rakiplerimizin önüne geçebiliriz? İşte iş dünyasının profesyonellerini uğraştıran başlıca sorular bunlar.

Metodlar şeffaflaştı. Sizin elde edemediğiniz sermaye ve işgici kapasiteleri ve kullanım metodlarına herkes kolayca ulaşabiliyor, daha iyi verimlilik metodları geliştirebiliyor, pazarın sınırları ortadan kalkmış dünya tek bir dünya olmuş.

Rakibinizin size sizin rakibinize üstünlük kuramayacağı ne kaldı? İNSAN GÜCÜNÜZ, İNSANİ GÜCÜNÜZ KALDI

Sizin herşeyiniz taklit edilebilir, teknolojiniz, stratejileriniz, yöntemleriniz. Taklit edilemeyen gücünüz İNSAN ‘dır. İnsan gücününüzle oluşturduğunuz KÜLTÜRÜNÜZÜ taklit edemezler.

İnsan sosyal varlığı. toplıluk içinde insanların davranışları sosyal tepkileri, algılama haritaları olarak topluluğa bakıldığında bir bütünselliği yansıtır. Bir çatı altına topladığınızda birinin diğerinden farkı yokmuş gibi gözükür. Hepsini birbirinin aynı sanırsınız.

Ama benzeri olmayan şey insanın düş gücüdür. Hiç bir insanın DÜŞ GÜCÜ diğeriye aynı güçte olamaz, Aynı düşü iki insan aynı anda görebilir mi? Tekrarlanan kabuslardır.

GELECEĞİMİZİ BELİRLEYEBİLMEK İÇİN, GELECEĞİ YAKALAMAK İÇİN İNSANIMIZIN DÜŞ GÜCÜNE SAHİP ÇIKALIM. KABUSLARI BİLİNCE AKTARALIM.

Küresel ekonomi, hep daha fazla üreterek, yeni pazarlara yeni teknolojilerle yeni ürünleri, yeni müşteirlerle buluşturarak daha hızlı davranarak önegeçmeyi amaçlarken, bugün bunların da yetmediğini anlayarak rekabette insan boyutuna nasıl yöneldi? Şirketler – kurumlar avantaj yaratmanın sonuna nasıl geldiler ?

Rekabette insan boyutunu keşfedenler, insanın varlığını kimliğini nereye kadar didikleyecekler?

Geriye ne kaldı dersiniz?

 
Toplam blog
: 17
: 7229
Kayıt tarihi
: 29.09.07
 
 

Fırtına arıyorum; sanki fırtınada dinginlik bulacağım. Gezip gördüklerimi ve deneyimlediklerimi  ..