- Kategori
- Şiir
Dünyanın tüm sabahlarında
Gözlerinde henüz silinmemiş rüya izleri gibi sen,
Görmek istediğin bu şehri istediğin gibi gezdin.
Görmek istediğin Meryemana’ya hep arka kapıdan girerdin
Kuşluk vaktine uzanmış hafif bir dal gibisin.
Saçlarından düşen tokaları bir araya toplarsam eğer,
Az rastlanır bir koleksiyon olurdu.
Ama güz yaprakları nasıl uçuşursa uçuşsun.
Uçuşur gönlümü süpüren uzun saçların koynumda şimdi
Ve dünyanın tüm sabahlarında birlikte açan beyaz bir gülsün
Tomurcuk kısmı avuçlarımdan
Penceremin kıyısından dalışın uzaklara
Ah aşkın kaçınılmaz yazgısı diyorum çoğunca sana.
Solmaya yüz tutmuş
Pespembe bir gecelikler içinde
Masum olan ne var, bu evrende
Rüyalar bulutlar ve rüzgârdan başka.
Aslan Bağcı