Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '09

 
Kategori
Voleybol
 

Durmak yok, yola devam...

Durmak yok, yola devam...
 

Seyir zevki yüksek, çok heyecanlı bir maçı daha geride bıraktık. O tribüne gelip, sezon bitiyor diye üzülmeyen herhalde yoktur. Fenerbahçe salı günü kazanıp şampiyon olmak, Eczacıbaşı ise seriyi perşembeye uzatmak adına çok kritik bir maça çıkacak. Bu kadar önemli bir maçın gerçekten çok keyifli, ve bu sezon izleyeceğimiz en güzel maçlardan biri olacağını düşünüyorum. Voleybolun kıyısından geçen, az çok ilgisi olan, hatta hayatımda hiç voleybol izlemedim deyip bu yazımı okuyacak herkese bir tavsiyede bulunmak isterim. Bu maça gelin. Salı günü saat 20:00’da Ayazağa da sizde bulunun. 2 sezondur finalde Eczacıya kaybeden Fenerbahçe, bu sezon inanılmaz bir direnişle şampiyonluğu kaptırmamak adına çok şey yapıyor. Son senelerin en iyi final serisi olduğuna şüphe yok.

Maça gelince, tahmin ettiğim gibi dünün kötü oynayarak kaybedeni bunun altında kalmaz, taraftarına boynunu büktürmez demiştim. Dediğim gibide oldu ve az hatayı yapan taraf Fenerbahçe kazanmasını bildi. İlk sete çok iyi başlayan iki takım vardı. Yanıldığım tek konu pasör konusuydu. Fenerbahçe’nin bugün Nisa ile başlayacağını sanıyordum. Ama Jan De BRANDT Oksana’yı seçti. İlk sette hatasız ve gayet iyi oynayarak seçimin doğru olduğunu gördük. Düne nazaran Anja ve Seda da daha istekli olunca pekte zor olmayan bir set oldu.

İkinci sette tabiri caizse uyuyan dev uyandı. Cuccarini’yi sezon biterken tebrik etmek istiyorum. Geçte olsa kenarda Neşve’nin olduğunun farkına varmaya başladı. Umarım gelecek seneler için bir umut ışığı olur. Gayet iyi değişikliklerle seti almasını bildi. Ama Gülden’in bugünkü performansı düne nazaran biraz daha düşüktü. Sanırım buda Fenerbahçe’nin smaçörlerinin çok istekli ve arzulu olmasına bağlı olarak değişti. Kaptan Esra takımını çok iyi topluyor. Eczacıbaşı’nın avantajı sanırım burada ortaya çıkıyor. Bana kalırsa Eczacıbaşı takım oyununu Türkiye’de en iyi oynayan ekip. Fenerbahçe biraz bundan uzak görüntü çizdiği için zorlanıyor. Silahlarını zor anlarda kullanarak setleri çevirmeyi biliyorlar.

Üçüncü set günün en zorlu seti oldu. Bilmiyorum benimle aynı fikirde olanlar var mı ? Ama sonlara doğru 2 sayılık bir üstünlükle giren Fenerbahçe az daha seti veriyordu. Dünde Oksana’yı tek eleştirdiğim konu pas seçimleriydi. Bugünde aynı hatalara bu sette imzalarını attı. Skor 23 – 21 iken Sedayı ortadan göstere göstere hücuma kaldırınca 3’lü bloğa taktı, üstüne Edanın çıkardığı topu tekrar Edanın tek ayağa çıktığı köşeye bırakınca pof sesiyle top yere düştü. Çünkü Edanın orada olması için Sarı Melek olması gerekiyordu. Sonradan öğrendim ki Çiğdem Can ile bir anlaşmazlığa düşmüşler. Bu sette Fenerbahçe’nin son maçlarda en etkili servis kozu Merve TANIL da attığı güzel servisler ve aldığı çok kritik servis sayılarından dolayı alkışlamak gerekiyor.

Son set Eczacıbaşı adına sahada inanılmaz şeyler yaşandı. Esra bir anda oyunda sanki yok oldu. Neriman 2 set aradan sonra girdi. Sanki Cuccarini’ye trip yapar gibi, vurmakla vurmamak arasında gidip geldiği pozisyonlar oldu. Ama en büyük hayal kırıklığını Seda Uslu ERYÜZ de yaşadım. Skor 17 – 12 Fenerbahçe lehine giderken Naz ile değişti. O anda onun için güzel bir şans diye düşündüm. Aslında kötü bir yerde girmişti. Ama kaybetseler de bunu iyi oynayarak yapmasını beklerdim. İnanılmaz hatalarla sanırım Cuccarini’ye bir mesaj verdi. Fileye taktığı top ve ortadan attığı iki net kötü pas onun adına üzülmeme sebep oldu.

Sonuçta güzel bir final serisi oluyor. Son yıllarda rastlayamadığımız, ama hasretle beklediğimiz bir çekişmeye sahne oluyor. Ve inanın kimin kazanacağını benim gibi kimse kestiremiyordur. Çünkü iki takımda çok iyi oyuncularla, her an maçı değiştirebilecek silahlarla donatılmış durumda pusuda bekliyor. İki takımında ne zaman nasıl oynayacağını kestirmek mümkün olmuyor. Şampiyon kim olursa olsun, voleybolumuzun kazandığı kesin. Bu sezon bir şey gördüm. Net bir şekilde Federasyondan Kulüplere, Oyunculardan Tribündekilere ve Voleybola gönül vermiş herkese, övünün, sanırım taş üstüne taş koyduk. Durmak yok yol almaya devam. Saygılarımla…


Metin Timur TÜFEKÇİLER

tanisyarielf@gmail.com

Evladıma miras bu sevda…
 
Toplam blog
: 26
: 774
Kayıt tarihi
: 02.04.09
 
 

1983 İstanbul doğumluyum. Aslen Yugoslav göçmeniyim. Lise meznuyum. Reklam ajansında fotoğrafçılık i..