Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Neslihan ERDOĞDU Serbest

http://blog.milliyet.com.tr/kariyerkoc

06 Mart '17

 
Kategori
Bebek - Çocuk
 

Duru Geliyor...

Duru Geliyor...
 

Duru' nun odasından


Duru; yıllar yıllar önce 1 kg 800 gr dünyaya gelen ailemizin ilk torununun, benim portakal kafalı yeğenimin,  kızı olacak Allah'ın izniyle. Duru için tüm hazırlıklar tamam, odası, giysileri, oyuncakları. Her şey ne kadar özenli ve keyifli. Yeğenimin karnı burnunda ve ben ne kadar uzaklardan bakıyorum bu keyifli maceraya. Benim hamileliğimin üzerinden 23 yıl geçmiş, kızım koca kız olmuş ailemizdeki  en yakın bebek 15 yaşında. Her şey bana  çok uzak. Bu uzaklık bir kıyaslama ve kavrama şansı da veriyor. Şuan Duru’ nun odasından yazıyorum. Bir kaç gün sonra bu odanın sahibi küçük kız geldiğinde bizim dünyamız da onun dünyası da değişecek. Şu an güvende ve huzurlu, annesinin kalp atışlarını duyuyor, sıcak ve karanlık bir dünyadan bambaşka bir dünyaya yolculuk ediyor. Bizim dünyamıza gözlerini açtığında neler hissedecek  ve neler yaşayacak bilmiyorum. Dilerim onun ve tüm bebekler için harika bir dünya olur birden bire. Birden bire olmayacak elbette ama, hepimiz kendi çocuklarımızı düşünerek değiştirsek en azından daha iyi bir dünya olabilir diye düşünüyorum.

Bugün Duru’ nun birkaç eksiği için çıkmıştık. Markette 3 yaşlarında bir çocuk çikolata almış, elinden bırakmıyor, kasadan geçirecekler ve yiyecek ama mümkün değil, kasadaki görevliye vermiyor elindekini. Nasıl bir mücadele anlatamam. Anne hem mücadele ediyor hem de utanıyor, hem kızıyor,arada bir “öfff bu çocuk…” diyor ama kendini kontrol ediyor. Durumu yönetiyor ama stres altında.

O anda durup sormak geldi ”hanımefendi bu çocuk böyle mi dünyaya geldi, yoksa bu hale siz mi getirdiniz, bir düşünmek ister misiniz?” diye.

Başka bir örnek cumartesi akşamı yemek yediğimiz mekanda arka  masalardan birinde iki  aile 3 ya da 4 çocuk vardı, çocuklardan 2 yaşlarında 2 kız çocuğun masaların arasında dolanıyorlar,anneler “kızım gel” diye oturdukları yerden bağırıyor, çocuklar gelmiyor, anneler yine bağırıyor çocuklar bağırarak yine koşuşuyorlar. Sonra yemekler geliyor, yemek sayı sayılarak yeniyor ve sayı da hep bir ağızdan koro halinde sayılıyor. Sanki kendi evlerinin salonunda, kendi yemek masalarındaymış kadar rahatlar. Çevredekiler sohbet mi ediyor, kafa dinlemeye iki laf etmeye mi gelmişler, birilerini rahatsız mı ediyoruz, umurlarında değil. Bu kendi seslerini bile kontrol etmeyerek çevre bilinici vermeyen (belki de onlarda da yok) anne babalar sonra durup “hiç söz dinlemiyor, ne yapayım “diyecekler.

 Lütfen azıcık düşünelim  9 ay karnımızda taşıyıp, pamuklara sardığımız o masum, melekler kendiliğinden bu hale gelmiyor. Laftan anlamayan, arsız, tutturuk çocukları siz yaratıyorsunuz. Sonra da şikayet ediyorsunuz.

“Şimdi ki çocuklar böyle….. “diye başlayan cümlelere sığınmayın lütfen, her çocuk “şimdiki zamanın çocuğu” zira. Evet her nesil kendi koşulları içinde büyüyor ancak bir çok evrensel doğru ve kural var. Bunlar zaman ve koşullar ne olursa olsun var olacak.  Anne babaların kendi sorumluluğunu farkında olmaları halinde, şikayet edilecek çocuklara sahip olmayacaklarını garanti ederim. Biliyorum çünkü çocuğuma ben ne öğretimse öyle davrandı, başkalarını rahatsız etmemeyi öğrettim, dışarıda her şeyin istenmeyeceğini , her seferinde oyuncak alınmayacağını öğrettim, yemek yerken konuşulmayacağını ,  ağlayarak bir şey istenmeyeceğini öğrettim. Ve ben çocuğumdan “ aman bu çocuk da şöyle diye hiç şikayet etmedim…

Duru’nun cici odasında bunları yazarken yukarında anlattığım örneklere benzemeyeceğinden çok eminim çünkü bunu yapacak ya da yapmayacak olan anne babası.

Biz Duru’cuğumuzu çok seveceğiz onu gözümüzden sakınacağız, hiçbir şeyini eksiksiz etmemeye çalışacağız belki, ama şımarık, arsız,başkalarına zarar veren bir çocuk etmeyeceğiz bunu biliyorum. Çünkü çok sevmekle şımartmak, ilgi göstermekle arsız yapmak arasındaki sınırlar düşünülerek ve ebeveyn sorumluğu ile aşılabiliyor. Bu bir ebeveynin asla kaçamayacağı ve devir edemeyeceği  bir sorumluluk. Çocuklarınız bir hamur ve onu şekillendirecek olan sizsiniz.

Duru büyük teyze büyük konuştu,sakın beni mahcup etme ve hayırlısıyla evine, güzel odana, seni merakla bekleyen sevgi dolu kalplere gel..

Seni merakla bekliyoruz. Not:Büyük teyzen:)

www.instagram.com/neslihanerdogdu/

www.facebook.com/erdogduneslihan/?ref=bookmarks

www.neslihanerdogdu.com/

 
Toplam blog
: 157
: 876
Kayıt tarihi
: 10.09.07
 
 

HAYAT YÜZ ÇİZGİLERİ YÖNÜNDE İLERLER.. ..