Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '06

 
Kategori
Ankara
 

Durun, yapmayın, çocukluğumuz var Kuğulupark’ta…

Durun, yapmayın, çocukluğumuz var Kuğulupark’ta…
 

Kırmızı ponpon şapkalı çocuklar koşuşturuyordu Kuğulupark’ta, arkalarında babaları ya da anneleri. Bol mor pantalonlu, turuncu saçlı kız bir bankta oturmuş, arkadaşının gelmesini bekliyordu. Büyük yemyeşil bir ağacın altından çıktı bebek yüzlü genç bir adam ve gülümseyerek beklediği sevgilisine sarıldı. Belki bir çay içerlerdi kuş seslerinin eksik olmadığı Kuğulupark’ın huzurlu ortamında. Parkın öbür yanında iki adam bankta oturmuş hararetle birbirlerine bir şeyler anlatıyorlardı, ellerindeki sigaraları keyifle tüttürürken. Sohbetlerini çekirdekle renklendirenler de vardı. Kuğulara gözlerini dikip bir simitle karınlarını doyurmaya çalışanlarsa kimbilir nelerin özlemini duyuyorlardı içlerinde...

Hepsi Kuğulupark’taydı, nefes alıyorlardı. Belki Ankara varolduğundan beri oradalardı. Sevgililer orada tanışıyor, orada gözyaşlarını siliyorlardı ayrılığın. Hep çocuklar vardı orada, yüzlerinde kocaman gülücüklerle birbirlerini kovalayan. Betonların içinde yaşayan, yalnız çocuklardı bunlar. Parkın verdiği özgürlükle adeta sarhoş olmuşlardı... Bu çocuklar büyüdüler, sevgilileriyle orada buluşup çocuklarını o parka getirdiler. Onlar sessizce ağlıyorlar şimdi, Kuğulupark’ta bir zamanlar nefes alanlar biz hepimiz üzülüyoruz, canımız yanıyor.

Kavaklıdere’de ağaçların arasında Ankaralıların yeraltı deresinde yüzen beyaz kuğuları izlemek, biraz olsun nefes alabilmek için tahta banklarını doldurduğu tarihi bir parktır Kuğulupark. Kavaklıdere’ye adını veren kavaklar ve atkestanesi gibi diğer türdeki ağaçların altında sevdiklerimizle anılarımız vardı, çocukluğumuz vardı orada.

Ne yazık ki, ölüm fermanı imzalandı kuğuların, Kuğulupark’ın yerini katlı bir kavşak alacak. İş makinaları parkı sardı, durun diye bağırıyoruz, duyan olmuyor. Bize inat, bizim paralarımızla… Trafik sıkışıklığına çözüm olarak Ankara’yı doldurdular katlı kavşaklarla. Çözüm oldu mu, hayır. Duydum ki bu katlı kavşaklar arttığından beri trafik kazaları da artmış Ankara’da.

Ağaçlarına kuşlar konmayacak artık Kuğulupark’ın, konamayacak. Ağaçlara ya balta vurulacak, ya da ağaçların kökleri altgeçitleri, çok katlı otoparkları yaparken kesilecek. Yer altı deresi kuruyacak. Şehrin merkezinde yayalar alt ya da üstgeçitlerden karşıya geçmek zorunda bırakılacak.

Amerikan Büyükelçiliği’nden Kuğulupark’a kadar olan sol kaldırım daraltılacak, sağ tarafta zaten kaldırım namına bir şey bırakmamışlardı. Artık Kızılay’dan Tunalı Hilmi’ye keyifli yürüyüşler yapılamayacak anlamına geliyor bu.

Sirklerle kandırdılar Ankaralıları, öncesinde uzun konuşmalar yaptıkları sonrasında görüntülerinin dev ekranlara yansıtıldığı konserlerle. Her yeri yol yaptılar, olan yolları kazıp yeniden yaptılar. Her yeri katlı kavşaklarla donattılar, araç öncelikli geçişler, yayalara bir tek altgeçitle üstgeçitleri reva buldular. Gün ışığından yürümeye hakkımız yok çünkü, hem metronun (Kızılay) altından geçmezsek oradaki dükkanlar nasıl paralarına para katacaklar değil mi?

Her şey tamam, katlanırız o hiç bitmeyen kazılara, yerin altından karşıdan karşıya geçmeye ya da bir yığın basamak çıkarak tozlu tünellere girmeye. Ama Kuğulupark’a dokunmayın. Anılarımız var orada, çocukluğumuz. Nefes alıyoruz, can buluyoruz orada. Bu katlı kavşak fırtınası esmeye başladığından beri trafik kazalarının en hızlı arttığı il Ankara olmuş. Öyle olmasaydı bile bu beton şehrin göbeğinde niye isteyecektik ki betonu, ağaçların, derenin, kuşların, kuğuların yerine? Ben kendi adıma ödediğim vergilerin Kuğulupark’ın yıkımında kullanılacak tek bir kuruşunu helal etmiyorum.

Ankaralılar neredeyse her akşam Kuğulupark’ta toplanıp müzikler eşliğinde bu katliamın, anılarımızın, çocukluğumuzun katliamının önünde durmaya çalışıyorlar. 17 Eylül Pazar günü de 14:00 – 22:00 arasında da Ankaram Platformu Kuğulupark Şenliği yapılacak. Müzik Grupları, Atölye Çalışmaları, Slayt ve Film Gösterimleri yeralacak bu şenlikte, nefes almak isteyen şehrine sahip çıkan tüm Ankaralılara duyurulur.

 
Toplam blog
: 132
: 3374
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Odtü mezunu; edebiyat ve sinema düşkünü biriyim. AFSAD’ta fotoğraf, Sinematek’te film yapımı üzer..