Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '12

 
Kategori
İnançlar
 

Düşman her an bizi gözlüyor

Düşman her an bizi gözlüyor
 

Tarihin başlangıcından itibaren yaşamış, yaşayan ve yaşayacak olan tüm insanlara aynı telkinleri veren şeytan, bıkmadan usanmadan gizlice sinsi plan ve yöntemler kullanarak, onlara kendi sapkın inancını tebliğ eder.

İtaatsizliği nedeniyle cennetten kovulan şeytan, insanlara her an doğruyu gösteren vicdanlarının sesini değil,  onlara kendi ahlakını yaşamayı telkin edecek nefislerini dinlemeleri telkininde bulunur. İyi olanı kötü, kötü olanı iyi gösterir, sinsice yöntemler kullanır ve insanları da sinsiliğe yönlendirir. Kötülükleri gizlice yaşamayı öğretir. İnsanları Allah'ın adıyla kandırmaya çalışır. Bütün bunları da insan ve cin şeytanları kullanarak yapar.

Doğruyolda zannettikleri şeytanların ahlakını benimseyen insanlar, yavaş yavaş birer ‘ins şeytan’ haline gelirler. Böylece şeytanın, inançlarını tebliğ edecek binlerce ağzı, bedeni ve insanları doğru yoldan saptıracak binlerce askeri olmuş olur.

 
Şeytanın kumandası altındaki bu kişiler, vicdanlarının doğruyu fısıldayan sesini de duymazdan gelir, ne denli azap dolu bir sona doğru sürüklendiklerini göremez, yaşamları boyunca şeytanın hizmetkârı olurlar. Akıllarını, vicdanlarını, düşüncelerini, her şeylerini şeytan tutsak almıştır.

Şeytan bu kimselerden kendi adına faaliyet gösterecek sadık ve itaatli bir ordu oluşturur ve hedefleri doğrultusunda onları istediği gibi yönlendirir. Bu kişiler aracılığıyla büyük insan kitlelerine ulaşır, insanlara telkin etmek istediği sözleri onlara söyletir ve güç kazanır. Böylece insanlara sessizce, sinsice ve sezdirmeden, kendi engebeli yoluna çağırır. Bu kimseler şeytanın verdiği buyruklara itaat ederek, çevrelerindeki insanları da şeytanın ordusunun erleri yapmaya çalışırlar.

Tuzağına kolayca düşebilmeleri için, insanları sinsilikle, yalan ve hileli yöntemlerle kandırmaya çalışır. İnsanlara açık açık 'gelin bana uyun' ya da 'kendinize, etrafınızdaki insanlara zarar verin, kötülük yapın’ gibi telkinlerde bulunmaz. Şeytan zeki ve kurnazdır; tüm kötülükleri iyilik, güzellik, doğruluk gibi değerlerle süsleyerek insanlara sunar.

Dünya hayatının geçici metaını süsler, çekici hale getirir, ahiret için çalışmanın çok zor ve sıkıntılı olduğu yönünde telkinler verir. Allah'ın emirlerini onlara zor, içinden çıkılmaz ve karmaşık göstermeye çalışır. İnsanlara beklemedikleri anlarda, beklemedikleri yönlerden pusu kurarak telkinlerini verir.

Organize ordusuyla birlikte insanları gözleyen şeytan, onların zayıf noktalarını, nelerin akıllarını karıştıracağını göz önünde bulundurarak çalışır. Vicdanen duyarlılık gösterilecek konuları, dini değerleri kullanarak insanları kandırır. Yaptırmak istediği kötü bir davranışı, onlara meşru ve normal göstererek, tam aksi bir ahlaka yöneltmeye çalışır.

Şeytan, fısıldadığı kötü düşünceleri etkili kılmak için kişinin vicdanının devreden çıkması gerektiğinin bilincindedir. Bu nedenle gerçek kimliğini saklar ve verdiği telkinleri insanlara vicdanlarının sesiymiş gibi göstermeye çalışır. Bunun için kullandığı yöntem ise, ‘Allah'ın adını kullanarak yaklaşmak’tır.

İnsanları, ibadetlerinin yeterli olduğuna, güzel ahlaklı olduklarına, ellerinden gelenin en fazlasının bu olduğuna, güçlerinin bu kadarına yeteceğine inandırmaya çalışır. Kalplerinin temiz olmasının yeterli olacağını düşündürerek, onları samimiyetten uzaklaştırmak ister. Diğer insanlarla kıyaslandığında çok üstün bir ahlaka sahip olduklarını düşündürerek onları gevşekliğe sürüklemeye gayret eder.

Bunların yanı sıra şeytan, Allah'ın bağışlayıcılığını öne sürerek insanı günah işlemeye teşvik eder. Allah sonsuz merhametiyle Kendisi'nden bağışlanma dileyen kullarının günahlarını affedebilir. Ancak "nasıl olsa Allah affeder" diyerek bile bile günah işlemek samimiyetsizliktir. Böyle bir ahlakı yaşamaya devam eden kişi, daha pek çok kötülüğün içine sürüklenir.

İçinde Allah sevgisi ve korkusunu taşıyan insanlar şeytanın bu oyunlarına gelmez, telkinlerine kanmazlar. Çünkü Rabbimiz Kendisi'nden korkup sakınan kullarına, onları doğru yola ulaştıracak, doğruyu yanlıştan ayırmasını sağlayacak bir anlayış verir. Ve bu anlayış,“Allah, iman edenlerin Velisi (dostu ve destekçisi)dir. Onları karanlıklardan nura çıkarır; inkar edenlerin velileri ise tağut'tur. Onları nurdan karanlıklara çıkarırlar. İşte onlar, ateşin halkıdırlar, onda süresiz kalacaklardır. (Bakara Suresi, 257)ayetiyle bildirildiği üzeresamimi kulları şeytanın karanlıklarından aydınlıklara çıkaracaktır.

 
Toplam blog
: 727
: 972
Kayıt tarihi
: 09.02.10
 
 

Ekonomi okudum. 5 yıldır haber siteleri, portal ve dergilerde yayınlanan yazılarımı ve inandıklar..