Düşteki güzel

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, gezegenler arasından bir yıldız kaymış. Uçsuz bucaksız henüz keşfedilmemiş ormanlar içerisinde yalnız başına yaşamakta olan gencin küçük kulübesinin yanı başına düşmüş kayan yıldız. Tatlı düşler içerisinde uyumakta olan genç telaşla irkilmiş. Aceleyle o ana dek hiç işitmediği gürültünün olduğu yere doğru koşar adımlarla gitmiş. Göz kamaştıran parıltılar içerinde gördüğüne inanamamış öncelikle. Gözlerini avuç içi ile birkaç defa silmiş ve tekrar şaşkınlıkla bakmış. Az önce düşünde görmüş olduğu güzeller güzeli prenses değil miydi bu? “Hayır hayır. Halen rüyamın etkisinde olmalıyım. Bu rastlantı? Yok, bu kadar gerçek olamaz.” 

Zamanda yolculuk yapmakta olan güzel prenses, krallığın acımasız ritüelleri arasında çok sıkılmış ve saray büyücüsünden kendisini farklı bir zamana göndermesi için ricada bulunmuştu. Prensesin bu içten arzusunu geri çeviremeyen yaşlı büyücü kısa zaman önce icat etmiş olduğu ve henüz hiç kimsenin bilmediği zamanda yolculuk makinesi ile bu isteği yerine getirmişti.

Issız ormanda yalnız başına yaşamakta olan gencin hayret verici bakışları arasında tatlı tatlı gülümsemiş güzel prenses.