Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ocak '07

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Düşünce yönetimi - 1. Bölüm

Düşünce yönetimi - 1. Bölüm
 

1- Zihni arındırma ( Düşünceler, yorum.yargılama ve yanlış kanılardan )

Arınma süreci işin en kolay gibi görünüp en zor olan bölümüdür. Çünkü zihin sürekli düşünce üretmektedir.

Zihni bu düşünce okyanusundan nasıl kurtaracağız ?

1- Sürekli farkında olarak ! 2- Ana ( şimdiye ) odaklanarak !

Zihni düşüncelerden neden arındırmamız gerekiyor ? Düşünce okyanusunda yüzmekten daha tehlikeli olan başka şeyler var da ondan!

Zihin dışardan aldığı bir uyarıyı sürekli yorumlamaya, yargılamaya ve hüküm vermeye alışıktır.

Eğer şu anda yanınızda biri varsa rica edin kendisinden gözünü hiç kaçırmadan 3 dakika boyunca birbirinizin gözünün içine bakın. 3 dk. boyunca. Hiç kaçırma yok. Bu egzersizi yaparken zihninizden geçenlere dikkat edin ! Bu çalışmayı adeta bir meditasyon gibi ele alıp yaparsanız kendiniz ve düşünce yapınız üzerinde farkındalığınız da artacaktır.

Süre bitince bir süre durup düşünün. 3 dakika boyunca neler hissettiniz ? Aklınızdan binbir türlü şey geçmiş olmalı öyle değil mi ?

Aslnda 3 dakika oldukça kısa bir süre gibi ama size uzun mu geldi ? Zihin nasıl çalışıyor gördünüz mü? Önce bu çalışmayı sonuna kadar götürebildiğiniz için sizi kutlarım. . İnsanlar genellikle gözlerini kaçırırlar. Gözgöze bakışmak özellikle zordur. Çünkü gözler çok şeyi ele verir. Peki neler geçti aklınızdan ?

1- Kimi gözgöze bakışmak yerine konuşmaya sığınır. 2- Kimi gözünün içine bakılırken korkabilir. “ Ya karşımdaki gerçek düşüncelerimi anlıyorsa gözlerimden, acaba beni nasıl görüyor, hakkımda ne düşünüyor ? “ diye. 3- Veya bazılarıkarşındakini anlama fırsatını kulanmak yerine kendini ona beğendirmeye, empoze etmeye çalışabilirler.

Yani birçoğumuz hemen daha o dakikada - otomatik olarak analiz etmeye, ya da yorumlamaya başlıyoruz. Yargılarda bulunuyoruz. ' Bu adam böyle, şu kadın böyle. . Daha tanımadan, anlamadan. . Bu düşüncelerimiz için de böyle! . . Kiminizin içinde de birşeyler kımıldadı, yakınlık duydunuz.

Gördüğünüz gibi düşünmeden duramıyoruz ama daha önemlisi yorumluyor ve yargılıyoruz. Mutlu olmamızı engelleyen en büyük tuzaklar bunlar :

Kaygı ve endişe taşıyan önyargılar, önceden oluşturmuş olduğumuz otomatik tepki ve alışkanlık kalıpları, şartlanmalarımız sonucu çoğu kez yanlış kanılara sahip oluyoruz.

( Biz bunlara çalışma esnasında "Çekirdek Düşünceler" adını veriyoruz. )

Oysa bu çekirdek düşüncelerin nereden kaynaklandığını bildiğimizde onları kontrol altına almayı da başarabiliriz Bunları farketmemiz ve yok etmemiz gerekiyor. bunları bulup ayıklamak gerekiyor. Aksi halde zihin karmaşa içinde kaldığından kendimizle sürekli bir iç çatışmasına giriyor, aslında bizim tecrübemizden kaynaklanmayan bu koşullanmalar yüzünden hiç farkına varmadığımız bir "Olumsuz Düşünme Kalıbı" oluşturmuş oluyoruz.

Devamı olacak…

 
Toplam blog
: 103
: 2248
Kayıt tarihi
: 26.07.06
 
 

 Hacettepe Üniversitesi'nde Psikoloji okudu. İ.Ü. Gazetecilik mezunudur. Öğrencilik yıllarında İn..