- Kategori
- Deneme
Duygu Avm
Duyguların yüze yansıması
Bir market düşünün. Para geçmiyor, barter üzerine kurulu tüm alışveriş.
Marketin ismi, 'DUYGU AVM'.
Duygular barter yapılıyor, raflarda sadece türlü çeşit duygular var.
Bir duygunuzu verip, kendinizde eksik olduğunu düşündüğünüz ya da ''Gerçi var ama hadi olmuşken full'leyeyim bari'' dediğiniz başka bir duyguyu alıyorsunuz.
Rafların altlarındaki bantlara duyguların isimleri yazılmış yazılmasına da, bazı raflar nedense tamamen boş.
Görevlilere yaklaşıp soruyorsunuz, ''Ben mutluluk alacaktım ama o kadar aramama, her yere de bakmama rağmen bulamadım...''
''Oooo'' diyor gülümseyerek görevli, ''Talebe yetişmek ne mümkün? Mutluluk, bugünlerde yok satıyor. Aslında çok olmasa da yine de herkese yetecek kadar iyi kötü bir parça mutluluk vardı ancak, geçenlerde bir takım adamlar geceyarısı biz uyurken arka kapıdan çaktırmadan girip maalesef bütün mutluluğumuzu çalmışlar...''
''Annelik verelim ya da belki de en iyisi en başından başlayıp bir Aşk, ne dersiniz?''
Mutluluğun peşinde koşan, ''İyi de'' diyor. ''Tamam, aşk'ı alayım, sonra annelik de peşi sıra gelir, haliyle bu arada 'beklenti' yi de almış oluyoruz ancaaaak, peki mutluluğun bunların ardından geleceğinin garantisi var mı?''
''Aslında o biraz da size bağlı ama, sizi hayal kırıklığına uğratmayacaksam eğer, mutluluk gelene kadar 'halinden memnunluk' versem de, onunla idare etseniz'' diyor bu kez görev aşkıyla yanıp tutuşan AVM çalışanı...
*****
Raflar 'vicdan' dolu, herkes takas sırasında vicdanını bırakmış ve dedim ya 'mutluluk' da yok satıyor.
Girişin oraya, biraz da bir pazarlama stratejisinin sonucu olarak 'acıma'lar yığmışlar üst üste, kasanın yanına koymuşlar ki, hani çıkarken belki bir kaç kişi sepete atar da hiç olmazsa bir işe yarar diye, marketlerdeki sakızlar çikolatalar gibi.
Sonra, 'Huzur' isteyene 'empati' bedava diye de bir afiş var rafların arasında.
''Madem ki huzur istiyorsun, bir sor bakalım kendine, sen insanlara huzur veriyor musun?'' şeklinde empati yapsınlar, yapabilsinler diye ama, kimsenin 'empati'ye dönüp de baktığı bile yok.
Ve raflarda bir de ne yok biliyor musunuz?
'Kabullenme' yok.
Raflarda bitmiş 'kabullenme'. Alıp gitmişler kabullenmeleri, rafları boşaltmışlar.
Herhalde herkesler halinden memnun ki, durumlarını kabullenmişler, sesleri solukları çıkmıyor kimsenin, ne yapılırsa yapılsın.
*****
Ne söylenirse doğru diye kabullenmiş insanoğlu.
Başına kaza gelmiş, ''İşin fıtratında var'' demişler, kabullenmiş,
Emekliymiş, maaşına üç kuruş zam yapmışlar, 'Devlet Baba' ne derse doğrudur, ne yaparsa kabulümdür demiş, kabullenmiş,
Kocası, dövmüş, sövmüş, aç bırakmış, dayaktan elini ayağını kırmış, ''Beyimdir, sever de döver de'' demiş, kabullenmiş.
Okumamış, okutmamışlar, cahil kalmış, cahil bırakmışlar, erkenden kocaya vermişler, ele güne muhtaç etmişler, gurbette asgari ücrete mahkum kılmışlar, sıra dayağından geçirmişler, bugün git yarın gel demişler, itmişler, çekmişler....
Kabullenmiş.
Kabullenmişsen eğer tüm olup biteni, o zaman sonra da gidip sormayacaksın, ''Mutluluk bulamadım da, ne zaman gelir acaba?'' diye.
Duygu Çeşitleri (Duygular)
Acıma
Aidiyet Aldırmazlık Anksiyete
Annelik
Arzu
Aşağılama
Aşk
Azap
Başkasının zararına sevinme
Beklenti
Bıkkınlık
Boşluk
Böbürlenme
Coşkunluk
Dehşet
Depresyon
Dikkat
Dinginlik
Duyarsızlık
Düşmanlık
Empati
Endişe
Fanatiklik
Ferahlama
Gıpta
Gurur
Gücenme
Halinden memnunluk·
Hayal kırıklığı
Hayret
Heves
Hışım
Histeri
Hoşnutluk
Hoşnutsuzluk
Huzur ·
Istırap
İçine doğma
İğrenme
İlgi duyma
İlham
Kabullenme
Kafa karışıklığı
Kafaya takma
Kaygı
Kendine acıma Kınama
Kıskançlık
Kızgınlık
Korku
Küçümseme
Mahcubiyet
Melankoli
Merak
Merhamet
Minnet
Mutluluk (KALMADI)
Nezaket
Nefret
Özlem
Panik
Pişmanlık
Rahatlık
Rahatsızlık
Sabır
Sahiplenme
Sempati
Sevinç
Sıkıntı
Suçluluk
Sükûnet
Sürpriz
Şaşkınlık
Şehvet
Şefkat
Şüphe
Tövbe
Umut
Umutsuzluk
Utanç
Utangaçlık
Üşüme
Üzüntü
Vicdan azabı
Yalnızlık
- Toplam blog
- : 344
- : 1122
- Kayıt tarihi
- : 22.07.09
Okur yazarım. Okur yazarlıktan kastım, okuduklarımı yazmamdır ki, bu yazılarımı genellikle 'kitap..