Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '10

 
Kategori
Şiir
 

Duygular kelepçelenmemeli!

Patlıcanı nasıl tarif edersiniz?

Dışı deri gibi içi darı gibi değil mi?

Peki inciri?

Onun da dışı deri gibi içi darı gibi!

Hayatında patlıcan görmemiş birine böyle bir tarif yaparsanız bunu incir anlar! İncir görmemiş olan da patlıcan!

İkisini de bilen?

Sorar!

Sebze mi meyve mi diye!

“Meyve!”

“İncir o zaman!”

“Sebze!”

“O zaman patlıcan!”

Şimdi müsaade verirseniz bir konuya gireyim!

Pir Sultan Abdal kim?

Halk ozanı!

Hangi Edebiyat Fakültesini bitirmiş?

Ya da Yunus!

Ya da Kul Himmet!

Ya da Aşık Veysel!

Duygulara kelepçe vurmayalım beyler! Kafamızda bir kalıp oluşturuyoruz herkesi o kalıptan geçmeye zorluyoruz!

Ya da şöyle diyeyim!

Kafamızdaki engeli kara koyun aşmıyor!

Uyuyamıyoruz bu sefer!

Sabahı ediyoruz!

Fıkrası var işte! Anlayın!..

Herkes şiir yazabilir.

Şiir yazmanın okulu mu var? Olsa ne komik olurdu değil mi?

“Osman! Yaz oğlum bir şiir; biraz Orhan Veli, biraz Sabahattin Ali, biraz da Karacaoğlan olsun! “

Ruhsuz bir şey olur değil mi?

Yukarıda bir tarif yaptım iki anlamı çıktı! Ben böyle anlarım, bir diğeri başka anlar. Belki yazan başka düşünmüştür!

Algılama herkeste farklıdır!

Herkes çiçeği farklı algılar, farklı yorumlar. Aşkı farklı anlar ,farklı yorumlar! Şöyle yapılsa olur muydu acaba?

“Arkadaşlar, komisyonumuz son elli yılın Lale şiirini seçti! Bunda sonra her şair bunu yazacak! Ta ki yeni bir Lale şiiri seçilene kadar!”

Duyguları kelepçelemeyelim!

 
Toplam blog
: 1640
: 466
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

Doğum tarihim değişmedi ama çok şey değişti bu güne kadar. En başta, dede oluyorum! Evet; şaşırdı..