Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mart '08

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Duygusal zeka

Duygusal zeka
 

Uçmayı öğrenecek olan, önce yürümeyi, koşmayı, tırmanmayı ve dans etmeyi öğrenmeli; insan uçmaya uçarak başlayamaz. F.W.Nietzsch

2000'li yılların ilk yarısında yaşıyoruz ve bugün herkesin bildiği bir şey var; bilgi çağındayız. Bilginin bin bir çeşidi var; dünya edebiyatı bilmek, para piyasalarını bilmek, modern yönetim tekniklerini ya da bir ürünü satmayı bilmek ve daha niceleri... Ve bu "bilgi"yi hafızada tutmak değil kullanmak önemli. Ama bilgiyi kullanan herkes başarılı ya da zengin olmuyor. Bugün başarılı olan kişilerin vazgeçilmez iki özelliği var; biri IQ (intelligence quotient) yani zeka diğeri de EQ (emotional quotient) yani duygusal zeka. Son yıllarda çok duyulan bir kavram duygusal zeka; hadi birlikte bir göz atalım neymiş...

"Duygusal zeka kendimizin ve etrafımızdaki kişilerin duygularını fark etme, kendimizi motive etme ve kendi içimizde ve ilişkilerimizde duygularımızı iyi idare edebilme kapasitemizdir değil mi?"

Duygusal zekayı oluşturan beş boyut var; kendinin farkında olma, motivasyon, empati, sosyal beceri ve öz denetim. Bu boyutların altında belli duygusal yetkinlikler var. Kendi duygularının ve bunların etkilerinin farkında olma, kendi değerinin ve yeteneklerinin farkında olma, yaptıklarının sorumluluğunu alma, belli bir performans düzeyine ulaşmak için çabalama arzusu, zorluklara rağmen hedefe ulaşma kararlılığı, diğer insanların bakış açılarını görebilmek, diğer insanların gelişimine katkıda bulunmak, çevremizdeki kişilere yol göstermek, inisiyatif almak, etkileme gücü gibi... İş dünyasında yapılan araştırmalar sadece akademik zekanın başarıyı getirmediğini gösteriyormuş. Başarılı kişilerin duyguları anlamak ve insan ilişkilerinin inceliklerini kavrayarak güven ortamı oluşturmak ve iyi bir dinleyici olmak özelliklerini sergilediğini görüyorum. Bu yetkinliklerini geliştirmek için öncelikle kendi güçlü ve zayıf yönlerini incelemekle işe başlayabiliriz. Yani kendimizle ilgili bir farkındalık geliştirerek. Geliştireceğimiz yönlerimizi belirleyip, kendimize hedef koymak önemli bir nokta. Kendimizi geliştirirken bir yandan çevremizde olan biteni daha dikkatli izleyerek, farklı iletişim tarzlarını inceleyerek, insanların davranışı ve kişiliklerini gözlemleyerek kendimiz için ileride çok işe yarayacak bilgiler elde edebilir ve farklı ortamlarda nasıl davranacağımıza ilişkin bir yöntem geliştirebilirsin. Hem de bunu daha iş hayatına atılmadan yapmak ne büyük bir keyif ve defterde kocaman bir artı... Biz bunu arkadaş çevremizde zaten yapıyoruz deme. İnsanlara "o çok ukala, a öbürü de pısırık biri canım" gibi etiketler koymak yerine onlara biraz daha yakından bak. Farklı şeyler göreceksin.

Başarı, hedef, iletişim, insan ilişkileri sözlerini hayatınızda sayısız kez duyacaksın. Hele gelişen bir ülkenin eğitimli genç nüfusu olarak... Bu kavramları olabildiğince erken ve iyi öğrenmek hem bizim hem bu ülkenin başarısını etkileyecek. Başarı ve gelişimde kritik bir nokta daha var. Tek başına kişisel başarı değil, içinde yaşadığımız grubun, ekibin, toplumun başarısı asıl bize haz veren - bunu keşfetmeniz için yaşlanmanız gerekmiyor. Tek başınıza değil ekiple çalışın, ekiple başarılı olun.

Hem okul hem de iş ve özel hayatta başarılı olmak için bahsettiğim duygusal zeka yetkinliklerini geliştirmemizde fayda var. Genelde genç yaşlarda "ben" öne çıkar ve etrafta olan biten bizi pek etkilemez. Bu içinde bulunduğumuz dönemin getirdiği bir şeydir. Ama duygusal zeka kavramı bize gösteriyor ki, hem kendi iç dünyamız hem de etrafımızdakilerin duygu ve ihtiyaçlarına duyarlı olursak hayat yarışında önemli bir avantaj elde ediyoruz.

IQ biraz allah vergisi ama, EQ'nuzu geliştirebilirsiniz. Bol EQ'lu günler dileğiyle . . .

Bu bilgilerimi sizlerle paylaşmak istedim

 
Toplam blog
: 21
: 1338
Kayıt tarihi
: 05.10.07
 
 

1967 doğumluyum. Evliyim. 2 oğlum var. MYO mezunuyum. Hayatı, insanları ve gezmeyi çok seviyorum. İş..