Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Kasım '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlüğün ve gıdaların "içindekiler"

Hitler ne demişti? "Dünya'yı insansız olarak Tanrı'ya teslim edeceğim..." Aslında kötü bir fikir değil ama zamanlama ve uygulama biçimi yanlışdı.

3G, yani, üçüncü nesil bilim adamları ne diyor? "Dünya'yı sağlıksız, hasta, sakat, beyinsiz insanlar topluluğu olarak Tanrı'ya teslim edeceğiz..." Arada ki fark: Hitler, idealini dile getirmişti. Bilim adamları dile getirmiyor, yaptıkları ile, buluşları, icatları ile bu ideallerini destekliyor, hayata geçiriyorlar... Yüz yıllardır, önceki icatları geliştirmekten başka, taklit ürünler yaratmaktan başka ve bol bol maval okumaktan başka, insanlığın yararına hiç bir şey yapmadılar... Bu kafa ile yapamayacaklar da. Sermayenin esiri olup çıktılar...

Merhaba e-günlüğüm; Sağlıkçılara bakarmısın? Tartışmalar yüzünden grip aşısı olmaya korkuyorlar mış. Okuma yazmazı yok mu bu sağlıkçıların. Araştırıp mantık süzgecinden geçirip karar versinler. Bakınız: Başbakanımız ne kadar kültürlü biri ki kendi kendine aşıyı reddetti. Siz de araştırın.

Demek ki tartışma kötü bir şey. İnsanların bir kısmı etkilenip korkuyor. Siz bir de yiyip içtiklerinizin neler olduğunu bilseniz, domuz gribi aşısını şerbet diye içersiniz. Benden Türk halkına tavsiye: Aldığınız her yiyeceğin, içeceğin "içindekiler" kısmını okuyun. Genelde sağlığı bozucu şeyler vatandaşın anlamayacağı terimler kullanılarak yazılır. O zaman almayın. Doğal bir ürünün "içindekiler" kısmı en fazla bir satır tutar. Şampuan, diş macunu, hazır çorba, sakız, kola, bazı meyve suları gibi on satır tutmaz... Marketler, içinde limon olmayan limonatalarla, içinde portakal olmayan portakal suları ile dolu. Hazır domates çorbasının içinde domatesten başka her şey var...

Dün gece bahçeden, eve zor girdik. Kültürlü ve lüks arabalı bir vatandaş, tam demir kapının önüne arabasını park etmiş. Öyle bir yanaşmış ki sürüne sürüne girdik. Linda bile zor geçti. Çok kültürlü bir vatandaş olduğu belli. Acil bir durum olsa, ambulans gelmesi veya hasta çıkması gerekse, yangın çıksa itfaiye gelmesi gerekse, deprem olsa, çıkmak gerekse gibi ihtimalleri düşünememiş... Sadece kendi park sorununu düşünüp oraya yerleşmiş... Her zaman ki gibi arabası 200 beygir ama kendisi 10 beygir...

Arkadaşımın kızı babasına, oğlum önce hapkido dersine, oradan da annesine gitti. Ben de her zamanki gibi sessiz ve sakin dünyamda huzurumu devam ettirdim. Uzun süre park eden araç sahibini bekledim ama ben yatarken halen arabasını kapının önünden almamıştı. Görseydim, anlayacağı dilden, iki, üç çift laf söyleyecektim...

Sabah kalktığımda 10 beygirlik araç sahibi gitmişti. Linda ile rahat rahat çıkıp iş yerini açtık. Öğlene doğru başlayan servisler durmak bilmedi. Dün çok oturduk, bu gün çok iş yaptık. Hükümet icraatları gibi, işlerde de İstikrarsızlık devam ediyor.

Akşama doğru biraz fırsat bulup dinlenme pozisyonu aldım. (oturup ayaklarımı uzatıyorum) Çok kısa bir dinlenmeden sonra yine servisler, yine servisler...

Bir ara fırsat bulup mum ışığında akşam yemeğimi yiyebildim. Çünkü elektrikler kesilmişti. Doğal olarak yemekten hemen sonra yazamadım e-günlüğüm. Yarım saat gecikmeli olarak yazıyorum.

Bu akşam arkadaşım da annesine gidiyor. Ben bahçe de oturup, "gökyüzünde yalnız gezen yıldızlaaar / Yeryüzünde sizin kadaaaar yalnızııım..." Şarkısını söylerim...

Hadi e-günlüğüm, artık ayrılık zamanı. Pazartesi yine sarılır, öpüşür, yazışırız... 17:25

Biliyor musun: Sekiz yüzden fazla GDO'lu ürün tüketiyor muşuz... (Tüketenler düşünsün)
Çirkin söz: ''Parlamento 10 Kasım'larda hep çalışmıştır. Ölenle ölünmüyor, hayat devam ediyor” Meclis Başkanı M. Ali Şahin. (Demokratik açılım değerlendirmesi yaparken sarfettiği talihsiz cümle)
Güzel söz: "Bizim akıl, mantık, zeka ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir. Bütün hayatımızı dolduran olaylar bu gerçeğin delilidirler..." M. K. Atatürk... (artık pek kalmadı Atam.)

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..