Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlükte anılı bir gün

Bu da geçti. Şimdi türkiye yeni haberlere gebe...

Hayırlı, Evetli günler günlüğüm. Şaşıp kalıyorsun sen bu olanlara biliyorum ama ne yapalım. İnsanoğlunu bu hale getirdiler. Haberler olmasa bir şey konuşup yazacağı yok kimsenin.

Eskiden köyün ineği hastalanırdı, bütün köy günlerce "topal mehmet'in ineğini" konuşurdu. Biri hastalanırdı, herkes ona yardım eder, yemekler yapardı. Tarla, ekin ve hasat muhabbetleri vardı. Gündem kahvehaneler de belirlenir, yorumlar orada yapılırdı. Köyün kadınlarından biri doğum yapsa bütün köy seferber olur, şimdiki 2 üniversite bitirmiş operatör doktorlara taş çıkartırcasına yardım ederler di. Hele ebelerimiz vardı ki sormayın gitsin... Bakkal amcamız, manavımız, kasabımız vardı. Hafta da bir gün kurulan pazarımız va dı. Hormon, kanser, diabet, obezite, aids, salmonella, ebola, haga, guga, moga, yoga, aerobik, pilates, tombik, fobik gibi kavramlar ve terimlewr yoktu. (bazılarını salladım) Gül gibi karanfil gibi geçinip giderdik. Annem tencereyi verip, beni "döndü" ablanın evine süt almaya gönderir di. (döndü abla çok güzel bir abla idi) O'nunla birlikte ahıra giderdik. Döndü abla taburesine oturup "sarı kız" dan süt sağar dı, ben de onun göğüslerine ve vücut kıvrımlarına bakardım. Tancere dolunca bana verirdi. Sıcacık olur du taze süt. Hemen eve gider anneme verirdim. O'da ocağa koyup kaynatırdı. Bir parmak kaymak tutar dı üzeri ve sabahları ekmeğin üzerine sürüp yerdik... Yoğurdu, peyniri, pestili kendimiz yapardık. Aaaah Ah!

Tekrar merhaba e-günlüğüm.;

Dün iş yerinden çıktıktan sonra düzenli işlerimi hallettim ve alışverişe çıktım. Market de belalı ile karşılaştık. (tesadüf bu ya) Bana gölgemden daha yakın. Kesin izleniyorum. Hatunun işi gücü yok, hakkımda bilgi topluyor herhalde. Artık düzenli yaşamaktan vazgeçip belirsiz mi yaşamalıyım acaba? Her yaptığım saatli ve düzenli olduğu için beni izlemek çok kolay. Saat kaç da nerede ne yapacağım belli. Merhabalaştık, tesadüfen kasaya aynı anda geldik, tesadüfen aynı anda çıktık ve tesadüfen birlikte yürümeye başladık. Ara ara sorulu cevaplı sohbet edip konuştuk. Çok mesafeliyiz e-günlüğüm. "hadi iyi akşamlar, cumartesi görüşürüz" dedi ve şlap, şlup yapıp gitti. Bir saldırıya veya tecavüze maruz kalacağım diye korkuyorum...

Sevgili e-günlüğüm; Dün gece bütün bu yaşananlardan sonra (köpeklerimi gezdirme, karşılaşma, traş olma) biraz spor yapayım dedim. Biraz abartmış olcağım ki, sabah yataktan zor kalktım ve halen her yerim ağrıyor. Özellikle göğüs kaslarım çok ağrıyor. Bu akşam devam edeyim ki geçsin.

Bu gün hava yine çok güzel. Güneş'in, her ne kadar zararlı olduğu söylense de, bana çok iyi geliyor. Arkadaşlar bana "sen güneşin oğlusun" diyorlar. Neden olmasın? Belki de öyleyimdir.

Değerli e-günlüğüm; Gülleri görüyor musun? Ne güzel açıyorlar. Mahallenin her yeri, her cins gülle kaplandı. Ortancalar da açacak, ortalık şenlenecek. Tam önüm de bir de akasya ağacı var. (yapraklarındani seviyor, sevmiyor yapılan ağaç) o da bembeyaz çiçeklerini açtı. Mahallemiz ağaç ve çiçek açısından çok zengin. Kiraz, meşe, incir, erik, akasya, dut, çınar, çam, selvi, nar, kavak ve ceviz ağaçları mevcut.

Tam kuaför mafyası oldum. Suadiye de her iki kuaförden ve güzellik salonundan birine ben ürün veriyorum. Bu aralar onlarda sinek ve böcek avlıyor. Tüketimlerinden anlıyorum. Yarı yarıya düştüler.

Herkes yazın bizim işlerin arttığını düşünüyor ama tam tersi oluyor. İnsanlar yazlıklarına ve tatile gidiyorlar. Orta da su içecek kimse kalmadığı için işler düşüyor. Ben işimi bilirim diyerek kendimi avutayım. Belki iyi olur.

E-günlüğüm, Bugün de akşam oldu ve ayrılmamız gerek. Seninle gelmeyi çok isterdim ama ben o kabloların içinden geçemem. Sana iyi yolculuklar diliyorum. Yarın nasılsa görüşeceğiz. Şimdilik Hoşçakal...

Biliyor musun? Atların, inasanlardan on sekiz adet fazla kemiği varmış...
Güzel söz: "Bir şeyi doğru olarak yapmak, onu niçin yanlış yaptığımızı açıklamaktan daha az zaman alır..." T. H. HUXLEY

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..