Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlükte düşünemeyen insan

E-günlükte düşünemeyen insan
 

Yine bir cinayet haberi...
ABD’li vahşi hayat yetkilileri, 6 gündür canlı yakalamaya çalıştıkları kafası kavanoza sıkışan erkek ayıyı öldürmek zorunda kaldı. (ntvmsnbc) Bunlar vahşi hayat yetkilileri değil, vahşi yaratığın ta kendisi. Efendim ayı insanların bölgesine girmiş ve insanların güvenliği daha önemli olduğundan öldürmek zorunda kalmışlar... Harika bir savunma(!) Fokları, kanguruları, yunusları, köpekleri, kedileri, filleride mi bu yüzden öldürüyorsunuz?Uyuşturucu silahlarınız nerede idi? İçinde patlamış mısır veya bal olduğu sanılan kavanozu neden vurup kırmadınız? İnsanların yaşadığı bölgeler de daha tehlikeli iki ayaklı yaratıklar var, onları vursanıza...
Merhaba sevgili e-günlüğüm. Artık iyice şüphelenmeye başladım insan beyninden ve insanın düşünen varlık olduğu teorisinden... Hayvan besleyenler çok iyi bilir ki, bütün çalışmalar insanı üstün gösterip, diğer canlıları basit gösterebilmek içindir. Oysa en basit hayvanda ki yetenekler bile bizde yok. Hele ki onların sahip olduğu doğal yaşama kültürüne bir türlü ulaşamamışız... (kızılderililer ve aborjinler hariç, onlar da asimile edildi zaten)
Dün gece hava güzel esiyor du. Evrenin ulu mimarı klimaları akşamları çalıştırıyor ki tasarruf olsun. Boss ile ayağı hafif yaralı olduğu için oyun oynamadık Sadece "otur, kalk, yat, gel, bekle" gibi komut eğitimleri tekrarı yaptık. Eğitim tekrarından sonra, yine bahçede oturdum ama üzerime bir tişört aldım. (ne yani diğer akşamlar çıplak mı oturuyorsun) Hayır diğer akşamlar çıplak oturmuyorum üzerim de mutlaka bir şeyler oluyor. (küçük bir yaprak oluyor dermişim) Bu konu seni ilgilendirmez sevgili e-günlüğüm. Ben sana soruyor muyum, benden sonra ne yapıyorsun, ne giyiyorsun diye? Konuyu dağıtmayalım lütfen... Nerede kalıştık? Ah evet rüzgar vardı ve ben tişört giyip bahçede oturdum. Otururken vücudumun rakı gereksinimini karşıladım.
Değerli e-günlüğüm; bu gün bir baktım motorun bakım zamanı geçmiş. Hemen yağını kontrol ettim. Yağ göstergesi minimum seviye de. Servisi aradım ve Elmar ile motoru servise gönderdim. Hesapta olmayan bir masraf daha çıktı.
İşler düşük olduğundan artık kamyon daha seyrek geliyor. Hafta da üç kez keliyor du, bu hafta sadece bir kez (yarın) gelecek. Umuyorum önümüzde ki hafta biraz açılır. (pek ummuyorum ama) İşin garip tarafı onca dükkan kapatırken, akıllının biri su bayiliği açtı. Ben de hemen bir kutu baklava ile hoşgeldine gittim. Anlatıyor da anlatıyor. "şöyle çevrem var, böyle çevrem var" "ben bu işi daha önce de yaptım" bütün rakiplerimi geçerim" gibi cümleler sarfediyor. Tabi götürdüğüm tatlının da etkisi var. Adam enerji yüklendi, bol keseden sallıyor. Ne diyeyim; "aç tavuk rüyasında kendini darı ambarında görürmüş..." demedim tabi... "Hayırlı olsun, allah utandırmasın" gibi klasik sözler söyleyip kalktım.
Çam fıstığı toplamaya devam ediyoruz. Bütün mahallelerde ki çam ağaçlarının yeri tespit edildi ve yere düşenler hemen toplanıyor. Asma yaprağı toplamaya bir süre sonra başlayacağız. Dün kontrol ettim daha yapraklar, yeni yeni büyümeye başlamışlar. Hadi yine iyiyiz. Bu sene dolmalık malzemeleri bedavaya getirdik...
Son dakika haberi: Bu haber de çok güzel. S. Arabistan’da 6 karısı olan adama gözaltı. Suudi Arabistan’da yasal olan 4 eşinden 2 fazlasını eş olarak alan 56 yaşındaki adam polis tarafından gözaltına alındı. (ntvmsnbc) Vay arsız, doyumsuz, utanmaz vay. Biz dört kadını bile alamıyoruz, adam dört kadın hakkına sahipken, onlarla bile yetinmiyor. Açgözlü ne olacak...
Ak parti mahkeme de beraat etmiş. Para cezası ile kurtarmışlar. Türkiye, Avrupa ve Amerika borsaları yükselişe geçmiş, dolar düşmüş, petrol fiyatları düşmüş, bütün dünya rahatlamış. Hatta enflasyon bile düşecekmiş. Artık susuzluk ve pirinçsizlik çekmeyecekmişiz. Sigara ve rakı serbest bırakılacak, türban zorunlu olmayacakmış... (kaç kadın alacağımız konusunda bir açıklama yapılmamış)
Yemeğimi yedim, servislerimi yaptım, son satırlarımı karaladım ve gidiyorum.
Yarın yazışmak üzere. Hoşçakal e- günlüğüm...


Biliyor musun? Bir filin gövdesindeki kasların sayısı 50, 000, insan vücudunda ki kasların sayısı yaklaşık olarak 600 dür. (kim daha kaslı bir vücuda sahip acaba? Kaslı vücutlardan hoşlanan hanımlar fil besleyebilir:)
Güzel söz: " İnsanların ne kadar kötü olduğunu görmek beni hiç şaşırtmıyor, fakat bu yüzden hiç utanmadıklarını görünce hayretler içinde kalıyorum..." GOTHE (evet ben de)

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..