Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlükte gerçek bing beng patlaması ve kıymalı pide:)

Bu sabah çok üzücü bir haberle güne başladım. On dört senelik çalışma ve araştırma bir gün de duraklamak zorunda kaldı. Cern deneyi elektrik arızası yüzünden durdurulmuş. Sözcü "bu çok karmaşık bir cihaz, böyle şeyler normal" demiş. Çok üzüldüm çok. Şimdi bunca sene çalışıp, didinip soğutucu elektrik tesisatını bile düzgün çekemeyen insanlara ne kadar güvenebiliriz ki? Benim bir tavsiyem var: Hepiniz evinize gidip eşinizle, çocuklarınızla mutlu bir hayat devam ettirmeye çalışın. (tabi yaşam hakkında bildiğiniz bir şeyler varsa) Bol bol seks yapın (o ne demek?), çarşıya pazara gidin, köylülerle sohbet edin. Unuttuğunuz insani davranışları hatırlamaya çalışın. Kızmayın canım, sadece bir öneri...
Merhaba e-günlüğüm; Doğru söylüyorsun. Bu insanlar senelerdir bir merkezde, normal yaşamdan uzak, insani ilişkileri sınırlı, özel odalarda, duvarlar arasında, sosyal faaliyetlerden ve uğraşlardan uzak, seks yapmadan, (günahlarını almayayım belki ara sıra yapıyorlardır) toprağa basmadan, yabani bir şekilde, bir teorinin peşinden gidiyorlar. Bu insanlara ne kadar güvenilir ki? Beyin işleyişleri normal değil ki, yaptıkları cihazlar nasıl normal işlesin?
Not: Eğer düzgün seks yapsalar dı, bu deneye gerek olmadığını, dünyanın oluşumundan sonraki patlamanın düzgün seks yapanlar tarafından çok iyi bilindiğini ve her gece yaşandığını bilirlerdi. (kusura bakmasınlar)
Dün akşam bekledim yağmur yağacak ve ikinci fantazimi gerçekleştireceğim diye. Ama yağmadı. Yani bizim buraya yağmadı. Bende değişik bir şey yapayım dedim ve bahçede oturup soğuk içeceğimi içtim. Tabiki Boss ile birlikte. (yok o içmiyor, bana arkadaşlık yapıyor) Bir de genç bir bayan misafirim vardı. Onunla uzun uzun sohbet ettik ve gençlik sorunlarını, bu sorunların nasıl aşılabileceğini konuştuk. Yine değişik anılarıma baş vurarak örnekler verdim ve anlatmaya çalıştım. (iyi ki hızlı, hareketli ve sıradışı yaşamışım. Yoksa her konuda bu kadar anım olmayacaktı. Ben de bu sefer büyüklük kompleksine kapılıp, yaşamadan, gördüklerimle, okuduklarımla, duyduklarımla, aptalca örnekler vermeye çalışacaktım ki, arada çok fark var. Dolayısı ile doğru bilgileri aktaramayacaktım)
Değerli e-günlüğüm; Valide bu gün ayaklandı. Bir haftadır "beni rahat bırakın dinleneyim, çok yorgunum" nidaları ile yalnız kalmaya çalışıyor du. Demek kendini beyin yolu ile iyileştiriyormuşda, haberimiz yokmuş. Tıp ve tedaviler konusunda Annemle kıyaslandığımızda biz çok cahiliz. (doktorları bu kıyaslamaya hiç sokamıyorum ne yazık ki)
Bu gün öğlen vakti araya servis girdi Linda'yı çıkarmayı unuttum, sonra bir de baktım ki, uslu uslu oturmuş, hiç sesini çıkarmadan bana bakıyor. Gecikmeli de olsa hemen dışarı çıkardım ve çıkar çıkmaz çişini yaptı. Çok sıkışmış garibim. İnsan bir seslenir, şey pardon köpek dediğin bir ses yapar, havlar.
Dün akşam valide'nin aklımda kalan tarifi ile kıyma kavurdum ve biraz önce fırına gönderdim. Akşam Karadeniz usulü kıymalı pide yiyeceğiz. Oh, şimdiden ellerime sağlık, kesin çok güzel yapmışımdır. Nasıl olduğunu yazamayacağım çünkü, yemeğimi yiyip, (erken yiyorum ya) seni gönderdikten sonra fırına pideleri almaya gideceğim. Zaten yiyeceğim bir adet. O da tadına bakmak için.
Yatırımcılar yazdıklarımı okumuş olacak ki, bu gün dünya borsaları ile birlikte bizim borsamızda yükselişe geçti. Hep böyle olur. Bir günde her şey biter kriz olur, bankalar batar, bir gün sonra her şey düzelir... (sanarlar) Ben endeks on beş bini görmedn almam. İnadım inat.
Evet sevgili e-günlük; Linda ile akşam yemeğimizi yedik (17:00) birazdan akşam servislerimiz başlar. (bu gün global kriz yüzünden işler düşük) Sonra da dükkanı kapatıp doğru bahçeye...
Yarın yine haftayı kapatmak üzere yazışırız. Hoşçakal (ama şu CERN olayına çok üzüldüm. şıkıdım, şıkıdım)

Biliyor musun? Günümüzde evlenenlerin yüzde ellisi boşanıyormuş... (çok doğal, boşanmak için evli olmak gerek.)
Güzel söz: "Dostlarınla öyle yaşa ki, düşman olduğunda hakkında söyleyecek sözleri olmasın. Düşmanlarınla öyle yaşa ki, dost olduğunda yüzün kızarmasın... Kızılderili Atasözü (Ne derlerse doğrudur. Taparım onların sözlerine)

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..