Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ağustos '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlükte kovalamaca

Kedi önde, ben arkada. Saat sabahın 7:30 u. Kahvaltımı yaptım, Boss'u çıkardım, Linda'yı çıkardım, dükkana gittim ve Linda'yı yerine koyup dışarı çıktım. Bir de ne göreyim; mahallenin bitirim kedisinin ağzında bir güvercin. Bir başladım kovalamaya, kedi ağzında güvercinle ok gibi gidiyor. Arabaların altına girerek, beni kandırarak kaçıyor önümde. On dakikalık bir kovalamacadan sonra yakaladım kediyi. Bir tekme, bir yumruk derken serdim yere cansız vücudunu. Hehehe şaka yaptım. Bir can kurtarırken başka can almak Amerika'ya ve kapitalist zihniyetlere mahsustur... Bıraktı güvercini benim kararlılığım sayesinde. Küçük bir yara almış garibim ama, iyileşti hemen yaşama gücü ile. Su içirdikten sonra bırakır bırakmaz havalandı gitti... Kedi de yaşıyor, güvercin de. Ayrımcılık yok, haklar eşit, yaşasın özgürlük...

Merhaba e-günlüğüm;
Güne iyi bir sabah sporu ile başladım. Dün gecenin ardından biraz güç oldu ama iyi oldu. Yine kaçırmışım şişenin ayarını (kaçırdığımdan haberim yok ya) Sabah zor kalktım yataktan. İşler olmayınca efkar basıyor sarhoş olamıyor insan. Sarhoş bir yana, çakır keyif bile olamıyorum sinirden. Neye sinirleneceğimi bile şaşırdım, önüme gelene sinirleniyorum. Sinirlendiğimden kimsenin haberi yok ama sinirleniyorum. Sinir katsayım çok yükseklerde. Konuşmayı sevmiyorum, yazmayı seviyorum. Boş konuşmayı, boş beyinleri, boş insanları sevmiyorum. Boş bardakları, boş şişeleri sevmiyorum. Boş sayfaları da sevmiyorum. Bu yüzdendir yazmayı ve okumayı çok severim. Boş yaşamayı da sevmem, lakin bu aralar kendimi boş yaşıyor gibi hissediyorum. Boşlukları tespit edince doldururum elbet...

Bir kedi yavrulamış yine geçen haftadan önceki hafta. Bu sefer bizim iş yerinin bulunduğu apartmanın bodrumunda. Ne şanslı kedi Bodrum'da doğurmuş yavrularını. Apartman görevlisi de kediler pirelenince atmış hepsini dışarı. Anne kedi tek tek taşıdı yavrularını arka sokak da güvenli bir yere. Ne var ki bir yavrusu eksik. Bu yüzden, her gün geliyor miyavlayarak yavrusunu arıyor binanın çevresinde. Ben de aradım bu gün (bu gün kediler günüm) iyce etrafı ama, yoktu yavru falan. (şimdiye kadar çoktan ona kıymıştır, doğanın dengesi ya da dengesi sanan biri) Sonra yine geldi dükkanın önüne ve anlattım ona durumu. Yavrusunun burada olmadığını ve başka yerlerde araması gerektiğini. Umarım bir daha gelmez. Çok ilginç. Belli bir süre anormal derecede yavrularına bağlılar fakat, o süre dolunca bir süre eğitip yaşama hazırlıyor ve sonra da tanımıyorlar. Herkes başının çaresine baksın diyorlar.

Evet sevgili e-günlüğüm. Bu gün servislerin dışında bu önemli işlerle uğraştık. Boss duysa benim kedilere falan yardım ettiğimi, fena yapar valla.

Valide hanım Akçakoca'dan fındıklı helva yollamış. Akşam yemekten sonra onu yedim, çok güzel di. Ablam yanına gittiği zaman, benim fındıklı helvayı çok sevdiğimi bildiği için hep yollar. Bir de hormonsuz ve ilaçsız domates sipariş etmiştim onlar geldi. Her yer buram buram domates kokuyor. Oh be, domates varmış!!! Dünya hep var dı zaten.

Sevgili e-günlüğüm; nedense her gün başlayıp bitiyor. Ben bu işten birşey anlamadım. Biz de içinde yuvarlanıp gidiyoruz. Her şey bir masal. Sen sanal.
Yarın yine yazışacağız. Sakın randevuya geç kalma. Hoşçakal

Biliyor musun: Eşek, en az susayan hayvanlardandır. Yazın 20-24 saat, kışın ise 3 günde bir su içmesi yeterlidir. Tabii düşmanı yoktur. Hastalıklara çok dayanıklıdır. Arazide bir noktadan diğerine en az enerji harcayarak geçilebilen en uygun yolu bulabilir. Deve gibi uzaktan suyun varlığını sezebilen hayvanların başında gelir. Yenilebilir olsun veya olmasın, Eşek yaşadığı ortamın bütün bitkilerini kokularından tanır mış... (işte ben canlı diye buna derim. Saygı duyuyorum)
Güzel söz: "Yaptığımız yanlış şeyler için pişmanlık, zamanla geçer. Yapmadıklarımız için ise pişmanlığın çaresi yoktur..." Sydney J. Harris

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..