Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Eylül '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

E-günlükte sevgili anma ve dükkanda tavşan var...

Çok sevgilim oldu ama, çok az arkadaşım oldu yaşamım boyunca... Bir tanesi var ki, hep hafızamda kalacak. Çok kibardı, çok da kaba, çok sabırlı idi, çok da sinirli, çok güzeldi, çok da çirkin olabiliyordu, mutsuzluğu sevmezdi ama mutsuzdu, huzuru severdi ama huzursuzdu, çok anlayışlı idi ama çok da anlayışsız, çok hoşgörülü idi ama çok da hoşgörüsüz olabiliyordu, değer yargıları vardı ama bazan onları hiçe sayabiliyordu, çok sevilmek istiyordu ama sevmiyordu, ilgi istiyor ama ilgi göstermiyordu, yemek yapmasını bilmese de yapardı, temizliği beceremese de yapardı, gülüşü çok güzeldi ama güldüğü zamanlar azdı, çok duyguluydu ama çok da katı, nefreti sevmezdi ama nefret etti, çok gururlu idi ama gurursuz olabiliyor du, fedakardı ama fedakarlık yapmak istemezdi, yardımı sever ama yardım etmekten sıkılırdı, ihaneti hiç sevmezdi ama ihanet edebiliyordu, yalanı sevmezdi ama yalan söylerdi, beklemeyi bilse de beklemezdi... Beklemedi... Bütün bu özellikleri ile bir bütün dü. Bir insan dı. Yumuşacık teni, pamuk gibi saçları vardı... Onu hiç kırmadığım için, ona hiç ihanet etmediğim için, onu hep sevdiğim için vicdanım çok rahat olduğu için hep hafızamda kalacak...

Merhaba e-günlüğüm; Bu kim? ben tanıyor muyum? Hmmm Bakıyorum da bir insanda olması gereken bütün özellikler varmış. Her kavram zıttı ile birlikte ve açığa çıkabiliyormuş... Güzelmiş ama gitmiş. Unutma gitsin...

Dün akşam gençler kahvesi yine faaldi. Oğlum ve arkadaşları geldiler, ama arkadaşları gelmeden bir adab-ı muaşeret konusunda ne durumda olduklarını kontrol etmek istedim. Bu amaçla çok güzel bir sofra hazırladım, güzel bir müzik ve mum ışığı eşliğinde sınava tabi tuttum. "Bir arkadaş veya bir sevgili ile yemeğe gidildiğinde neler yapılır, neler yapılmaz " diye sordum. Aynı zamanda uygulamalı olarak da cevap almaya çalıştım. Çok kötü çok. Not vermek gerekseydi sınıfta kalırdı. Okullarda yaşamla ilgili hiç bir şey öğretmedikleri gibi, öğrenmeye da karşı insanlar yetiştirdikleri kesin. Bu ve benzeri alıştırmaları bir çok kez bir çok genç (14-18 yaş) üzerinde yaptığım halde hep aynı şeyi gördüm. Hepsi yaşam dersinden çaktılar. İyi ki iyi niyetleri var.

Yine bahçede idik (kızlı erkekli. yakında anne babaları da gelecek) ve yine uzun sohbetler yaptık. (Sabaha karşı 04:30 da yatağa doğru ilerlediğimi hatırlıyorum.) Biri bir kızdan hoşlanıyor, biri bir erkekten hoşlanıyor. Sorun aynı. "Nasıl yaklaşmalıyım, neler yapmalıyım?" Bu konuda ipucu istiyorlar çünkü, her konuda bilgisayar ve toplum tellalları tarafından uyarılıyorlar. Kendileri olmaları çok zaman alıyor. Bazan da olamıyorlar. "ne söylemek, ne yapmak istiyorsanız onu yapın" dedim. İlişkiler ve davranışlar konusunda içinden geldiği gibi davranıp, denemelerini, hata yapmaktan korkmamalarını, ancak aynı hatayı tekrarlamamalarını söyledim... Umarım uygulamada başarılı olurlar.

Sabah iş yerine gelince ilk işim ayılmaya çalışmak oldu. Akşam oldu halen ayılamadım. Bu gün hafta sonu olması sebebi ile biraz da hareketlilik var. Üzerimde bir yorgunluk var ve atamadım bir türlü. Konsantrasyonum ve dikkatim normalin çok altında seyrediyor. Bu gece erken yatıp, bozulan dengeyi tekrar kurmam gerek.

Bir tavşanımız eksikti. Elmar okulda beslemeye çalıştıkları tavşanı iş yerine getirdi. Bir yer buluncaya kadar eve götürüp getiriyor. Her halde bayram süresince burada ona bakacağız. Hayır bir şey değil bütün mahalle tavşanı görmeye geliyor ve "ayy ne şirin" deyip mıncıklıyor. Hayvan aptal oldu. Sevgi adı altında neler yapıyoruz. Yazık bu hayvanlara. Neler çekiyorlar şu insanlardan...

Değerli e-günlük; Parmaklarım da çok ağrıyor. Ben en iyisi gideyim. Sen de git. Eminim çok yorulmuşsundur. Pazartesi yine yazışırız nasılsa...

Biliyor musun? Yusufcuk böceğinin (helikopter böceği) 30.000 gözü varmış... (gözden inşa edilmiş bir canlı. Nasıl saydılar acaba?)
Güzel söz: "Hatalarınızdan ders çıkarmak akıllıca bir şeydir. Başkalarının hatalarından ders çıkarmak, daha akıllıca bir şeydir..." Hillel Segal

 
Toplam blog
: 512
: 549
Kayıt tarihi
: 06.02.08
 
 

Bir varmış, bir yokmuş... Sağlık, huzur, mutluluk. Başka hiç bir şeye önem vermem bu hayatta. Bu yüz..