Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ocak '16

 
Kategori
Edebiyat
 

Edebiyattan anlamayanlar, edebiyatı temsil etmeye kalkarsa, edebiyata hakaret edilmiş olur

Edebiyattan anlamayanlar, edebiyatı temsil etmeye kalkarsa, edebiyata hakaret edilmiş olur
 

 
 
Facebook'tan bir bayan arkadaşım var, daha doğrusu vardı. Kendisi Ankara merkezli bir edebiyatçı derneğinde sekreterlik yapıyordu; aynı zamanda güzel şiirleri olan iyi bir şairdi. 
Facebook üzerinden durum güncellemesi yaparak şöyle bir soru sormuş:
 
"Ulusalcılıkla sol bir tutulabilir mi?" 
 
Ben de şöyle yorum yaptım:
 
"Asla! Kat'a. İmkânsız! Ulusalcılık düpedüz faşizm destekçiliğidir, vicdanı ülke sınırlarının içine hapsetmektir. Sol ise demokratlıktır, insancılıktır, sınırları aşmaktır; sol vicdandır."
 
Yorumuma şöyle cevap vermiş:
 
"Mustafa Yıldırım'ın ağzından bal damladı sanırsam, çok iyi, sağlam yorum. Teşekkürler.."
 
Ben de şöyle karşılık verdim:
 
"Şarap kadar güzel, adı bile cennet şarabı olan, güzelliği kadar güzel şiirler yazan kadına ben teşekkür ederim."
 
Bu edebiyatçı derneğinin başkanı benim yoruma karşılık vermiş, şöyle o da:
 
"bu bağlantıyla kadının güzelliğinin ne önemi var lan.."
 
Ben de şöyle karşılık verdim:
 
"Pek bir kibarsınız (!) Teşekküre karşı övgüyle yapılmış bir teşekkürdür o. Lütfen biraz incelik..."
 
O da şöyle karşılık verdi:
 
"Hadi Aslanım başka kapıya.. Övgü, zihne yapılır, ama senin aklın fizikte.. Birazdan şutlanacaksın."
 
Bir bayanda ona katılmış, şöyle demiş:
 
"gevşek hocam bunlar gevşek"
 
2.5 yıl önce yazdığım şiirimsi kısa bir yazımla cevap verecektim ki, yorumum gitmedi. Meğer, başkanının tepkisinden sonra, beni engellemiş bayan arkadaşım. Neyse engellesin, başkanı sonuçta, başkanına karşı beni savunacak değil ya. (Gerçi ben savunurdum ya, olsun.)
 
Ben de başkana ve başkanı yorumuyla destekleyen o bayana mesaj attım, o şiirimsi yazımla.
 
Başkana: 
 
"İki buçuk yıl önce şöyle kısa bir şey yazmıştım, hediyem olsun size:
 
Gör bizi, Neruda amca
Ağustos 27, 2013
 
Morg gibi bir ülkede yaşıyoruz,
Neruda amca.
Senin reçeteyi hiç mi hiç,
tatbik etmedik.
 
Yolculuğa düğün, bayram haricinde çıkmıyoruz.
Okumuyoruz, hiç hem de…
Müzik mi, Ankara müzikleri ne kadar iyi gelir sana sorarım?
Gönlümüzde incelik…
Genelde kalınlık var, 
sanki kütükler ormanına dönüşmüş içerimiz.
İncelik, 0-7 yaş ve 70 yaş üzerinde bulunuyor genelde…
 
Neruda amcacığım,
çıkar bizi morgdan,
ver bizi toprağa, 
oku bize fatiha!…
 
-Mustafa Yıldırım
 
Edebiyatçılar başkanı olmadan keşke ruhunuza edebiyatı sevdirseydiniz. 
Sulanmak gibi asla bir amacım yoktu, ama öyle sandınız.
Edebiyat bugün sefilse katkınız var." diye.
 
Bayana da şöyle yazdım:
 
"A. Hanım, G. beye haklılık verdiniz, şaşırdım gerçekten.
Asla öyle bir amacım yoktu. G. Beye gönderdim, size de göndereyim:
 
Gör bizi, Neruda amca şiirimsi yazısı..."
 
*
 
Görüyorsunuz değil mi?
Bir b.k olmaz bizden!
 
Bir arkadaşımın paylaşımına yorum yapıyorum. O da bunu çok beğenip teşekkür ediyor. Ben de ona iltifat ederek ince bir yorumla karşılık veriyorum. Bir edebiyatçı derneği başkanı da, benim sulandığımı sanıp lanlı lunlu bana yorum yapıyor, bir bayan da buna katılıyor...
 
Ne acayip bir ülkeyiz yaa!
Edebiyatçısı bile odun bu memleketin!
İncelikten yoksun, yanış anlamaya müsait...
 
Bir b.k olmaz bizden! 
Edebiyatçıları böyle odunlar temsil ediyorsa, o edebiyattan da bir b.k olmaz.
 
*
 
Edebiyatçı derneğinin başkanı öyle bir sorunlu ki!
 
BİR: Üslup sorunu yaşıyor; lanlı lunlu konuşmak ancak cahillerin işidir; eğer bir edebiyatçı böyle konuşuyorsa, bu düpedüz âhlaksızlıktır.
 
İKİ: Soru sormasını bilmiyor. "bu bağlantıyla kadının güzelliğinin ne önemi var lan.." ne önemi var, sanki paylaşımdan daha değersiz der gibi, ikinci planda der gibi. Ne önemi var, yerine, ne âlakası var dese daha bir anlamlı olacak soru.
 
ÜÇ: "Şarap kadar güzel, adı bile cennet şarabı olan, güzelliği kadar güzel şiirler yazan kadına ben teşekkür ederim." bu yorumdan sulanma gibi durumlar sezmek câhillikten başka bir şey değildir. Hele bir edebiyatçının böyle bir şey sezmesi, düpedüz edebiyata hakarettir.Edebiyat harflerden ruhu görebilme, harflere ruh üfleyebilme sanatıdır; edebiyat inceliktir, güzelliktir, samimiyettir.
 
Bu başkan bana şöyle deseydi: 'Pardon da, paylaşımla yaptığınız bu yorumun ne alakası var?' dese belki garipsemeyecektim. Yorumumun teşekküre karşı yapılmış iltifat içeren bir teşekkür yorumu olduğunu anlamadan, adam direk dalmış, işin garibi bir bayanda buna destek vermiş.
 
Vahimiz vahim!
Edebiyat kusura bakma be!
Seni lisans düzeyinde okuyanların bir kısmı, seni akademik düzeyde temsil edenlerin bir kısmı, stk'larla seni temsil edenlerin bir kısmı, yayıncıların ise büyük bir kısmı maalesef senden çakmıyor, anlamıyor; çoğunun ruhu Medine fukarası gibi... Küsme bize, olur mu?
 
-Mustafa Yıldırım - 18.01.2016
 
 
Resim: Hiroko Sakai FineArt
 
Toplam blog
: 480
: 715
Kayıt tarihi
: 03.11.12
 
 

Konyalıyım. Edebiyat okudum. Amatör yazar ve şairim. ..