Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Kasım '09

 
Kategori
Haber
 

Efsane kadının mezarı yanına, açık artırmada komşu bulunamadı...

Efsane kadının mezarı yanına, açık artırmada komşu bulunamadı...
 

Efsane kadın M. Monroe'nun mezarının yanı, borç yüzünden açık artırmaya kondu. Kimse talip çıkmadı


Kadın paraya sıkıştı. Bir şeyler yapmalıydı. Alttan verdi samanı olmadı, üstten verdi dumanı, yine olmadı. Birden çılgınlar gibi bağırmağa başladı. Aklına bir şeyler gelivermişti zira.. Etekleri zil çalıyor, odada dört dönüyordu “Evreka, evreka, evraka!” Gören de, kayıp evrakını buldu da, seviniyor zannedecek. Ama, durumlar yaş!

Parayı bulacağı yer aklına gelmişti amma, bunu bir de kocasına sormalıydı. Kocası, efsane yıldız, Marilyn Monroe’ nun yattığı mezarın üst komşusu olurdu. Çaresiz gitti kocasını buldu. Anlattı nedenlerini, niçin’ lerini. Son çare “sana geldim” dedi. Ehhh. Adam da anlayışlıydı hani. “ Olsun varsın, biraz da başka yerde yatarım, olur biter. Hava değişimi olur!” dedi. Dedi amma, işler yine olmadı

İşleri neden bozuldu? Mezarlıktaki kocasına varıp seni aşağı mahalleye alacağız buradan. Yattığın bu yeri se açık artırmaya koyacağız, parası ile de evin borcunu ödeyeceğiz” dediyse de, bir türlü kısmet olmadı. Bayan Poncher, açık artırmada, istediği rakamı bulamadı. Yer, 500 bin dolara alıcı bulamadı. 4,5 milyon dolarda kaldı. Halbuki o efsane kadının için, vaktiyle çok kişi, hayatına son vermişti. Neler oluyor hayatta değil mi?

Böylelikle de adamın mezar ihalesi fiyasko oldu. İstenilen paraya ulaşılamadı ve açık artırma, kaldırıldı. Ev borcunun altından kalkamayacaktı ömür boyu. Ölülerden hayır vardı da, dirilerden fayda yoktu işte.

Olay, ne kadar düşündürücü. Borcunuz olsa, deniz gören, püfür püfür esen tepelerin yamacında, geniş ufku olan bol manzaralı yerde yatan ölünüz aklına gelir mi? Gelmez. Anladık, yeri manzaralı, para eder etmesine amma, nasıl dersiniz ona ki “Acık ötelerde yat, bu yer bize lâzım, kusura bakma!” diye. Di mi?

Sahi, onca parası olan var Amerika’da. O insanlar, niçin Monreo’ nun yanına yerleşmek istemedi ki ? Halbuki, sağlığında Dünya yıkılıyordu onun varlığı ile. Ölümünün ardından pek çok kişiyi sürüklemişti Monroe. Tıpkı Elvis Presley, James Dean ve Valantino’lar için ölen insanlar gibi.

Bakın göreceksiniz. Bu iş moda olup, yaygınlaşacak. İleride dırıltı zırıltı olmasın diye, birbirini beğenen insanlar "Aramızda yabancı magandalar sokulmasın diye) sağken anlaşacaklar. Birbirlerine komşu olacaklar. Yanyana mezarlar satınalacaklar karşılıklı. Kim kimden önce ölürse, hadi bakalım. Bu maddi dünyada işler böylesi hal alacak ilerilerde.

Monroe’nun yanında yatmak çok menfaatli iş. O şuh haliyle bir çok zebanileri şapşallaştırıp, Cennete sıvışıvereceksin. Yan veya üst komşusunun da elinden tutar, bir kıyak ona da yapabilirdi mesela.

Babam polis müdürüydü. Namaz, niyaz, oruç, bayram, bilmezdi. Ama, ayetlerin orijinalini okur ve manasını da bilir, kılı kılına rotası onlar olurdu. Hayatını dosdoğru, şerefle yaşadı. Annem, namaz niyazındaydı. Ve baba söylenirdi, “biz de ananızın eteğinden tutar, orada kolaylıklar buluruz, derdi ve ilâve de ederdi: “Biz polisiz. İt uğursuz geçmesin içeriye diye, bizi Cennetin kapısına dikerler elbet! Derdi de, anamı namazda güldürürdü.

En akıllısı, Tavşan kızların patronu Hugh Hefner çıktı valla. Adam 83 yaşında ve ilk göz ağrısı M. Monroe’nun yanı başında, bastı parayı, bir mezar satın aldı. Bilecek ki, “eski göz ağrımın yanındayım!”

M. Monroe, rüzgârda etekleri açılıp başına toplanmasıyle şöhretini perçinledi. O’nun o sahnesini tekrarlayan kadınlar çok oldu. “Eşek eşeği ödünç kaşıdığı” bu sahne ve basın dünyasında, kıskançlıklarla kafalar gözler yarılmakta. Acayip hesaplar yapılmakla, sanki kabir azabı, bu dünyada yaşatılıyor hale getirildi.

Ört ki, ölem!

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..