Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ekim '07

 
Kategori
Eğitim
 

Efsane öğretmen

EĞİTİMLE İLGİLİ ROMANLAR/OYUNLAR (42)

EFSANE ÖĞRETMEN

Oyunun Yazarı: Sabahattin Engin

Eser, iki bölümden oluşan bir oyundur. Oyunda, öncelikle sahneye bir bilge çıkar ve oyunun kahramanını ve onun efsaneleşmiş hayatını izleyicilere tanıtır:

“Kahramanımız bir öğretmen. Toplumu olumlu yönde biçimlendiren bir güç...

Söz konusu etmek istediğimiz kişi, 1928 yılında Şebinkarahisar’da doğar. Kahramanımızın büyük dedeleri Hüseyin Rahmi ve Hüseyin Hüsnü, Şebinkarahisar Rüştiyesi’nde yöneticilik ve öğretmenlik yaptılar. 1945’te ortaokulu, memleketinde bitirir kahramanımız. Öğretmenler Kurulu tarafından Öğretmen Okuluna seçilir. 1948’de Sivas Öğretmen okulunu bitirir. Atanması ile ilgili form dilekçesini alır ve atanmak istediği ilin karşısına 'Bayrağımın dalgalandığı her yer' diye yazar.

Bir süre sonra Bingöl Valiliği emrine verildiğini öğrenir.”

Öğretmenimiz Hüseyin Hüsnü Tekışık’ın göreve başladığı yıl 1948, yer Karlıova ilçe merkezidir. Burası kırk hanelik bir köyden farksızdır.

Üzeri dam olan okul, ahırdan bozma bir yerdir. Sıralar kırık döküktür. Öğretmenin ilk işi bu sıraları tamir etmek olur. Tabanı toprak olan okulu düzenler. Köylüler hayret içinde öğretmeni izlerler. Öğretmenin azminin bir süre sonra, sona ereceğini, zamanla onun da boşverip bu beldeden kaçmak isteyeceğin düşünürler. Fakat, öyle olmaz.

Öğretmenin ikinci görev yeri, Karlıova’ya on km uzaktaki Bahçe Köyü’dür. Bu okulda sıralar yoktur. Öğrenciler betona oturarak ders dinlerler. Öğretmenin ilk işi sıra yapmak olur. Bir yandan da okulu tamire başlar. Okulda eksikler vardır. Yazı tahtası ve tebeşir gibi... Öğretmenimiz, her şeyin devletten beklenmemesi gerektiğini, imkanlar dahilinde herkesin bir şeyler yapabileceğini düşünür. Şeker sandığı kapaklarını, meşe dallarına çakarak yazı tahtası yapar. Tebeşir olarak da kireç taşı kullanır. Öğretmenin kalabileceği bir oda ise ne okulda, ne de köyde vardır. Samanlığın bir köşesini düzenleyerek, orada yaşamaya başlar.

Öğretmen, öğrencilerini azarlayarak değil, tatlı dil ve örnek davranışlarla eğitme çabasındadır. Öğrencilerine de böyle davranmaları gerektiğini nasihat eder. Bir süre sonra, artık okulda kavga hiç yaşanmaz olur.

Öğretmenimiz evlenir. Eşiyle birlikte bir ay kadar aynı yerde, yani samanlıkta yaşar. Köylüler aralarında anlaşarak ve imkanlarını zorlayarak okula ve öğretmene birer oda verirler. Köylülerin bir tek endişesi vardır: "Bu öğretmenin de, diğer öğretmenler gibi tam kaynaşıp alışmışken tayinini isteyip gitmesi." Öğretmen bu endişeye çok şaşırır. Onlara, "Bakanlık atama yapmadıktan sonra köyden ayrılmayacağına" dair söz verir.

Bahçe Köyü’nde iki yıl çalıştıktan sonra, yine Karlıova’da, Karlıova İlköğretim Müdürlüğü görevine getirilir. Çocuğundan en ihtiyarına kadar, öğretmeni baba, eşini ana diye bağırlarına basan köy halkı, gözyaşları ile onları uğurlar.

Öğretmen yaptıklarını bir türlü yeterli görmez ve sürekli olarak ilerlemek ister. Öğretmenlere rehber olacak bir kitap yazmaya başlar. Tek istediği bir daktilo makinesidir. Daktiloyu, devletten isteyemez. Çünkü, devletin imkanlarının sınırlı olduğunu ve insanların ihtiyaçlar konusunda devlete yardımcı olması gerektiğini düşünür. Bir arkadaşından, ikinci el bir daktilo alır. Daktilonun ücretini taksite bağlar. Çünkü imkanı bu kadarına el verir. Daktilo ile yazı yazabilmek için, şeker sandığını bozarak daktilo masası yapar. İlk kitabı, “İlköğretim, Teşkilat, İdare, Eğitim-Öğretim Düsturu” adlı kitabını temize çeker.

Öğretmenin görev yaptığı ilçe, tam bir mahrumiyet bölgesidir. Tekışık orada altı yıl görev yapar. Bu süre içinde hayatından hiç yakınmaz. Sadece iki kez izin kullanır. Köy ve merkez okullarında saat, harita, metre ve ders araçları yoktur. Çocuklar, kitap ve defter bulamazlar. Öğretmenler, en zaruri ihtiyaçlarını bile temin etmekte güçlük çekerler. Tekışık’ın, İlköğretim Müdürü olarak göreve başladığı zaman ilk işi, köy bütçesine okul için ödenek koydurmak olur. Köy Muhtarları ile toplantılar yapar. Onlara, çocuklarının iyi eğitilmelerinin yararını anlatır. Köylerdeki öğretmenlerin lehine olan “Birleşik Okullar Kooperatifi”ni kurar. Köy Bütçelerinde toplanan paralar kooperatife yatırılır. Bununla bayrak, Atatürk fotoğrafları, saat, harita, defter, kalem, kitap, yazı tahtası, sıra gibi şeyler alınır. Kooperatifin sağladığı karla, meslek kitapları alınır. Öğretmenler için kütüphane kurulur.

Buarada Tekışık takdirnameler alır. Örnek öğretmen olarak gösterilir. İlçenin okulsuz köylerine ve bir süre önce ayrılmış olduğu Bahçe Köyü’ne bir ilkokul yaptırır. Altı yıl sonunda, askerliğini yapmak üzere ilçeden ayrılmak zorunda kalır. Öğrenciler, ilçe halkı üzgündür. Öğretmen ve eşi de üzgündür. Onların üzüntülerinin bir nedeni de, kaldıkları süre içinde daha çok yararlı olamamış olmanın burukluğunu yaşamalarıdır.

Öğretmen, insanların kendisini çok sevmesinin, kendisinin de onları sevmesinden kaynaklandığını düşünür. Onların derdini, kendi derdi gibi ele alır. Örneğin, köyde hasta olanları ziyaret eder ve elinde bulunan ilaçları götürür. İlçede işleri olan köylülerin işlerini halleder ve bunun karşılığında onlardan hiçbir şey beklemez.

Tekışık, yedek subay olarak askerliğini yapar. Memleketi olan Giresun’un Alucra ilçesi Merkez Okulu öğretmenliğine atanır. İlk işi, kütüphane kurmak olur. Buarada hiç durmadan meslek kitapları ve dergileri okur. Bir süre sonra Bakanlıktan çağrılır ve Bakanlık bünyesinde çalışmaya başlar. Ankara’ya taşınır. Samanpazarı semtindeki bir evin çatı katında bir oda ile aralığını kiralar. Burada kitaplarını yazmaya devam eder. Bunun yanısıra, Bakanlığın yayımlamakta olduğu “İlköğretim”, “Öğretme ve Eğitim Hareketleri” dergilerinde yayımlanmak üzere yazılar yazar. Takdirnameler alır. Bir yıl sonra Pedagoji sınavlarına girer. Gazi Eğitim Enstitüsü Pedagoji Bölümünü bitirir. Okurken, “Açıklamalı İlkokul Yönetmeliği ve Mevzuatı”, “İlköğretim Yazışma Rehberi”, “Okul Müdürleri ve İlçe Milli Eğitim Müdürleri Görevleri”, “İlköğretim Teşkilat ve İdari Teşkilatı” adındaki kitaplarını yazar.


Sivas ili İlköğretim Müfettişliğine atanır. Müfettişliği sırasında, öğretmenleri direkt olarak uyarmaz, onlara rehber olur. Bu görevi sırasında beş kitap daha yazar. 1961 yılında Bakanlık İlköğretim Genel Müdürlüğü Eğitim Şubesi Müdür Yardımcılığına atanır. “Yazı Öğretimi Rehberi” ile “Hayat Bilgisi Öğretim Rehberi” adlı kitapları da yazar. Kitaplarını yayımlamakta zorluk çekince, bir çare düşünür ve 1961 yılında eşinin adına Rehber Yayınevi’ni kurar. Bu yayınevini, oturduğu evin bir köşesine yerleştirir. İki yıl sonra bir işhanından oda kiralar ve yayınevini buraya taşır.

Bu kadar başarılı olan bir şahsiyetin bir şekilde engellenmeye çalışılması gerekmez mi? Hani derler ya “Meyve veren ağacı taşlarlar”. Fakat öğretmenimizin hayatında bu gibi olaylar pek yer işgal etmez. Çünkü O, kıskançlıklar üzerinde durmaz, söylenen sözlere önem vermez ve sürekli işiyle uğraşır.

Tekışık, 27 yıllık öğretmenlikten sonra 1975 yılında emekli olur. Emeklilikte, bir dakikasını bile boş geçirmez. Sürekli, daha fazla nasıl faydalı olabilirim, diye düşünür. O, çalışmayı bir ışık, güçlükler karşısında yılmadan direnmeyi kutsal bir ödev, başarıyı şaşmaz bir hedef edinir. Güneşe yaklaşmak için, ona doğru koşmak yerine, güneşi yanına getirmek fikrine daha çok inanır.

Tekışık, tırnağından arttırarak biriktirdikleri ile Ankara’nın okul bulunmayan bir yerine okul yaptırır. Okul yapımı sırasında yetkililerin vurdumduymazlığı karşısında sarsılır fakat asla vazgeçmez. Okulun yapımını bitirerek Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlar.

Tekışık, 80 kadar Öğretmen Meslek Kitabı ile Okul Kitabı yazar. Tekışık Matbaasını kurar ve Çağdaş Eğitim dergisini yayınlamaya başlar. Çocukların her türlü imkan içinde, iyi bir eğitim görmeleri O’nun için bir idealdir. Bu idealini gerçekleştirmek amacı ile yazdığı kitaplardan elde ettiği imkanlarla 1980 yılında “Her İlde Bir Okul” kampanyasını başlatır. Hakkari, Siirt, Diyarbakır, Erzincan, Giresun, Samsun, Amasya, Ankara, Aksaray, İçel ve Edirne illerinde 13 okul, 1 Kültür Merkezi, 1 Rehberlik ve Araştırma Merkezi, 1 Halk Eğitim Merkezi yaptırıp Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlar. Yüzlerce okula kütüphane kurar.

Hüseyin Hüsnü Tekışık’a, Türk Milli Eğitimine yaptığı katkılardan ve üstün hizmetlerinden dolayı, 70’den fazla şükran plaketi verilir. Türk Eğitim Derneği Bilim Kurulu, “1990 Eğitim Hizmet Ödülü”nü; Milli Eğitim Bakanlığı 1993’te “Çok Yönlü Hizmet Ödülü”nü; Bolu İzzet Baysal Üniversitesi Senatosu 1995/61 no’lu kararı ile “Fahri Doktor” ünvanını; 1996’da “Cumhurbaşkanlığı Şükran Plaketi”ni verir.


Tekışık’ı yakından tanıyanlar O’nu şöyle tanımlar:

“O, insanları ve çocukları sever. Vatanını, milletini, bayrağını da çok sever.”

“Kahramanımız mesleğini de çok seviyor. Mesleğini sevmek demek, onun getirdiklerini yerine getirmek isteyen bir anlayışa sahip olmak demektir.”


“Öğretmenliği çok sevmek, milletine, kişilere, çocuklara yararlı olmak bilincinden geçer. Buna ulaşan bir bilinç için zorluk, engel diye bir şey söz konusu edilemez. Onun için zaman, yerinde harcanması gereken en büyük bir hazinedir. Her akşam, ‘Bugün ne yapacaktım?’, ‘Ne yaptım?’, ‘Yarın ne yapmalıyım?’ diye düşünür.”

“Her sabah kalkınca, ilk iş olarak sabah namazını kılar. İşine dua ile başlar. Büyüklerini anar. Evinin penceresinden karşısındaki okula bakar. Öğrencilerin sesini duyarsa mutlu olur, iftihar eder. Saat, sekiz otuzda evinden çıkar, yayınevine gider. Akşam saat altıya kadar çalışır. Tembel insanı yanında komaz.”

“Herkese aynı muameleyi yapar. Yalan bilmez. Birine söz verdi mi mutlaka yerine getirir. Başladığı işi bitirmeden evine gitmez; gerekirse sabaha kadar çalışır. O, para kazanmayı değil; doğru olmayı, sözünü tutmayı kendine ilke edinmiştir.”

Tekışık’ın çalışma odasına astığı, kendine ait yazı:

“Huzurlu yaşamak mı istiyorsun? Bir amaç uğruna yaşa. Ona ulaşmak için durmadan çalış. Olaylar karşısında sakin ve sabırlı ol.

Kim olursa olsun, insanların her türlü davranışlarını olağan karşıla. Hiçbir şeyi dert edinme. Bugün dert edindiğin şeylerin bir süre sonra hiç de dert edinmeye değer olmadığını anlayacaksın.”

 
Toplam blog
: 425
: 3089
Kayıt tarihi
: 06.12.06
 
 

Gazi Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi..