- Kategori
- Gezi - Tatil
Ege'den bir demet Rüzgar
BONCUĞUM
Ege’ye gidiyorum her yaz. İstanbul’dan ayrılmanın burukluğu ile Ege’ nin huzurunun yüreğimde çarpışmalarını yaşıyorum .
Oldukca kırsal, medeniyetin on dakika ilerisindeyim. Gözümün alabildiği yere kadar zeytinağacı, ne olduklarını bilemediğim envayi çeşit kuşun birbirine karışan sesleri . Sabahleyin ağaçkakan kuşunun ağaca vuruşu sert bir yankı yapsa da diğer canlıların müzikal sesi sert vuruşlarla karışıp müzik ziyafetine dönüşüyor .
Gece kuşları bir farklı öter buralarda. Akşamları başkadır. Gecenin karanlığında uzaktan bir ağustos böceği, hemen yanınızdan geciveren gece kuşları, bazen bir dama konan baykuşun ötüşü alır götürür sizi .
Gecenin sesini hep sevmişimdir. Yıldızların altında bazen yanınızdan geçen bir köpek , ayağınıza sürtünüveren kedi, otların arasında florasan gibi parlıyan ateş böcekleri ve sessizce gecenin karanlığına dalıveren bir kirpi….
Denizin dingin duruşu içinde gözle görülen minik balıkları, onların ufak ufak ayağınıza dokunuşları bile ayrı bir zevktir buralarda …
Bunun dışında en güzelinden derin bir sessizlik, sarmış sarmalamıştır yorgun ruhunuzu .