Eğer bir gün uzayda hayat bulunursa dünyadan neleri götürmek istemezdim?

Yalnız gidecek değilim, herkesin bu konuda istekleri var, bencil davranmamalıyım; “Süleymanlının yokuşu olmasın nolur” diyen Üsküdarlı kırık bel Naciye’ nin ki can değil mi? Götüremek zati abam da oradaki yokuşları bilmem, sen en iyisi belini düzelt!

Uzayda hayat bulunursa hani dünyadan göçersek Mars’a filam gidersek neleri götürmeliyiz kolay; çünkü dünyadan götürmek istediğimiz fazla bir şey olmayacak. Sesi yüreğimi yakan Bombaylı kız, Atlas Dağları’nın mor menekşesi, olur mu bilmem ama İsviçre’nin gölleri bir de Yunan dilberlerinin öldüren bakışları… Neleri götürmemeliyize gelince işimiz oldukça zor; çünkü götürülmemesi gereken o kadar çok şey var ki olduğu gibi bıraksak daha iyi.

Benim aklıma ilk dinler geliyor. Aman nolur götürmeyelim! Ama orada da Tanrı var. Varsa var, anlasın niyetimizi. Sakallı kasapları yaratmış salmış dünyaya din diye, koyun muyuz, kul muyuz? İnanmayanları götürelim orada yeniden Müslüman edelim. Yaratanın hatırı kalmasın. Ateistken sonradan IŞİD olacak değiller ya! Dinleri de dindarları da dünyada bırakalım; dünyayı onlara bırakalım. Sekiz karı alıp “kadının saçının teli bile görünemez” diye şeriat yapsınlar!

Dünyayı yiyip doymayanları da götürmeyelim… Onları doyuracağız diye orada da aç kalırız alimallah;  Mars dağlarında sürülerimiz mi var, Allah’ın uzayı işte. Biz gidersek belki doyarlar. Şişmanları da götürmeyelim, 150 kilo kız mı olur muş; kız mısın kaz mısın, zayıflasın da gelsin.

Pısırıkları da götürmeyelim… İyi adam falan diyoruz ya, mazbut efendi… Sakın ha, orayı da bozarlar. Hâşâ ben Tanrı olsam bunları yaratmazdım, gereksiz nevaleler “şükür yemeye ekmeğimiz var” Medine dilencisi kılıklı herifler; hiç sevmiyorum bunları!

Özgecanların katillerini asla… Hatta bence önce alalım, yukarı çıkınca boşluğa bırakalım; düştü deriz. Sanki kendisi pek düzgünmüş gibi ikide bir dünyayı düzeltmeye çalışanları da götürmeyelim. İki Volter okumuş ahkâm kesiyor. Dünya biraz da onların yüzünden böyle. Sokrat konuştu, İskender kesti.

Cumuriyet mumuriyet, Atakürt filam dünyada kalsın… Kendileri iyi ama bağlılıkları sorun. Sevmeyenleri onların yüzünden bizi dövüyor. Patatesi de götürmeyelim. Akşam haşlaması, sabah kızartması. Ben o patatesi bulan Amerikalıları bir elime geçirsem!

“Namus” karısıyla kocası “Ahlak Efendi” yi de maazallah götürmeyelim… Aman onlar olmasın da millet birbirini şeyetsin, razıyım. Ya Hintliyi götürelim ya da ineğini, ikisi birlikte olmaz. Alt tarafı inek, önünde amuda kalkıyorsun; Tanrı demiyor mu biz noluyoruz diye! “Seksenler” i de götürelim, orada sıkılırsak seyrederiz de Susmuş’u napacağız!