Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ALİ GALİP AKYILDIRIM

http://blog.milliyet.com.tr/aligalip

10 Aralık '16

 
Kategori
Eğitim
 

Eğitim bakanlığının nafile eğitim sistemi…

Eğitim bakanlığının nafile eğitim sistemi…
 

Bence “millisi” gitmiş sadece “eğitimi” kalmış bir anlayışla eğitim süreci sürdürülmektedir.


Önceki gün haberlerde dinledim. İnanamadım. Gazeteleri araştırdım ancak birkaç gazetede yer aldığını gördüm.

Neyi mi gördüm? OECD ülkelerindeki öğrencilerin eğitim durumlarını değerlendiren ve 3 yılda bir yapılan "Uluslararası öğrenci değerlendirme programı" PISA raporunun Türkiye’de ki eğitimle ilgili değerlendirmesini… 

Sonucu sizlerde merak ettiniz değil mi? Uluslararası Öğrenci değerlendirme Programının ölçümüne göre ülkemiz de eğitimin kalitesi son on yılın çok daha gerisine düşmüş. Fen bilimleri, matematik ve okuma alanları olmak üzere üç ana kategoride yapılan değerlendirmelerde 35 OECD ülkesi arasında sondan ikinci olmuşuz.

Aşağıda tek tek belirttiğimiz ve her defasında hepsine kafa tuttuğumuz İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD)’ye üye ülkeleri görüyorsunuz.

“ABD. Almanya, Avustralya, Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsrail, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Japonya, Kanada, Kore, Lüksemburg, Macaristan, Meksika, Norveç, Polonya, Portekiz, Slovak, Slovenya, Şili, Türkiye, Yeni Zelanda, Yunanistan”

Tek tek adını yazdığımız üye ülkelerde, fen bilimleri, matematik ve okuma alanlarında OECD ortalamasını yakalayamamışız.

Bu değerlendirme basınımızda fazla yer almadı. Ancak birkaç televizyon kanlıyla bir iki gazetede yer aldı. Eleştirenler oldu, endişeler belirtildi.

İçinde bulunduğumuz bu vahim eğitim durumuna baktıkça Ulu Önder Atatürk’ün “Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.” Sözünü hatırladım.

Ve daha önemlisi eğitimin “milli” olmasının önemini bir kez daha görmüş olduk.

Eğitimimiz “milli mi? Bu tartışılacak bir konu.

Bence “millisi” gitmiş sadece “eğitimi” kalmış bir anlayışla eğitim süreci sürdürülmektedir. Yani milli eğitimin yerini bilimsel eğitimden uzak farklı bir eğitim anlayışı almış bulunmaktadır. Buna ister “dini” eğitim deyin, isterseniz dogmaya dayanan bir eğitim anlayışı deyin.

Eğitim de “milliliği” ne zaman kaybettik biliyor musunuz?

Çocuklarımızın her sabah gür sesle okudukları andımızın kaldırılmasıyla

“Ne Mutlu Türk’üm” sözünü okullardan ve vatan sathında sildiğimizde,

Ders kitaplarından Atatürk çıkarıldığın da,

Milli mücadele unutturulduğun da,

Düşünce özgürlüğü adı altın da Büyük Önder Atatürk’e her kanalda hakaretler edildiğinde,

Okullarımız da andımızı okuyan çocuklara okul müdürleri tarafından hakaretler edildiğinde,

Anadilimizin güzelliğini genç beyinlere kavratmadan Arapça dersleri konulduğunda,

Çanakkale Zaferinin yıldönümlerin de genç beyinleri hurafelere teslim ettiğimiz de,

İmam Hatip Okullarının kutsallaştırılarak her okulun İmam Hatip Okullarına dönüştürüldüğün de,

Gerçek anlam da Atatürk ilke devrimlerine inanmış eğitim kadroları dağıtıldığın da

Çözüm süreci zarar görmesin diye milli değerlerimiz yok sayıldığın da,

Beyni boş öğretmenler yetiştirmek için tabela eğitim fakülteleri açıldığın da,

Devlet okulları yerine özel kolejlere daha geniş imkânlar verildiğin de,

Cemaat ve tarikat vakıflarının eğitim üzerinde söz sahibi oldukların da,

Yandaş bir eğitim sendikasının eğitim iklimini göz göre göre bozduğun da, eğitimcileri baskı altına aldığın da,

Yarım milyondan fazla Suriyeli çocuklar eğitim sürecine dâhil edildiğin de,

Her yeni bakan atandığında değişen eğitim programların da,

Üç beş oy için velileri ve öğrencileri öğretmenler üzerinde baskı unsuru yaptıkların da,

Ücretli Öğretmen” adı altında atanamayan öğretmenler sömürüldüğünde,

Okumayan, soran, sorgulamayan, araştırmayan yeni nesil öğrenciler yetiştirildi.

Bunların sonucunda da,çağdaşlıktan uzaklaşmış eğitim yöntemleriyle okumayan, sorgulamayan, araştırmayan, pozitif bilimden çocuklar yetiştirildi.

Netice itibarıyla, okullar çocukların ve gençlerin zaman geçirdikleri bir yer haline getirilmiştir. Bu durumda başarı beklemek sadece temennidir.

Ali Galip AKYILDIRIM 

 
Toplam blog
: 264
: 396
Kayıt tarihi
: 28.07.14
 
 

1959'da doğdu. Sınıf Öğretmenliği okudu.1979'da Öğretmenlik görevine başladı. Hayatın; okumak, ya..