Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Şubat '08

 
Kategori
Eğitim
 

Eğitim süresi 200 güne çıkarılmalı!

Eğitim süresi 200 güne çıkarılmalı!
 

"Bu yıl 7’ncisi düzenlenen ‘Ortaöğretim Sisteminde Arayışlar Sempozyumu’ Antalya Sheraton Otel’de başladı.

Eğitim süresinin yılda 200 güne çıkarılması öneren Toptan, Milli Eğitim Bakanlığı döneminde 165 gün olan eğitim süresini gelen tepkilere rağmen 180 güne çıkardığını kaydetti. Toptan, sözlerini şöyle sürdürdü: ""O dönem bir büyük gazetenin manşetinde sözde ilkokul çocukları konuşturulmuştu. O çocuklar demiş ki: ‘Zalim bakan amca, bu sıcakta okul olur mu?’ Ben bunu yaşadım. O gazeteyi saklıyorum. Gidin bakın Avrupa’ya haziranda tatil olan okul var mı? Temmuzda tatil olan okul var mı? Avrupa’da 210 gün, Japonya’ya bakın 232 gün. Şimdi sen 180 günde eğitim yapacaksın, el alem 230 gün eğitim yapacak ondan sonra küresel rekabete kalkacaksınız. Bu çok zor iş arkadaşlar. Allah’tan çocuklarımız çok zeki, çok akıllı da bu kadar kısa sürede elde ettiği bilgilerle dünyayla yarışıyorlar. Ama çok yoruluyorlardır. Eğitim sendikacıları var beni ziyarete gelen. Niye dile getirmiyorsunuz? Doğrusu kimsenin işine gelmiyor. Öğretmen 3 ay tatil yapacak sesi çıkmıyor. Okul yönetimleri memnun 3 ay kafaları yerinde olacak. Bakanlıkta 3 ay problem olmayacak. Ama yani bunu yapamayız. Bu sesin sizden çıkmasını bekliyorum. Bence çok kısa zamanda bizim eğitim öğretim süresini en az 200 güne çıkarmamız lazım. Yağmur yağdı tatil, kar yağdı tatil, sıcak var tatil. Küresel rekabet yapamayız.""

Haberi milliyetin eğitim sitesinde okuyunca ilgimi çekti. Sayın meclis başkanı eğitim-öğretim iş gününü 180'den 200 güne çıkaralım demiş. 20 iş günü demek, 1 ay daha fazladan okul demek. Olur mu? Olur. Ama nasıl? Mayıs ayının ortalarından itibaren özellikle batıda bastıran sıcaklar nedeniyle zaten ders yapmakta zorlanıyoruz. Her sınıfa koyarsınız bir klima olur (bir klimamız eksik ya). Bu arada daha önce MEB'te bakan olarak görev yapmış ama öğretmenlerin 3 ay değil, 2 ay tatil yaptıklarını bilmiyor. Bizim tatilimiz 1 Temmuz-1 Eylül arasıdır. Çocukların olmadığı seminer dönemlerinde planlama, toplantı, evrak doldurma işleri yapılır, bolca da oturulur. O sıcaklarda çocuklarımız yanımızda (kendi çocuklarımız okula gitmediği için yanımızda kalır ve dolayısıyla onların tatilleri de öğretmen çocuğu olmaları nedeniyle 2 aydır) yarım gün gideriz okula. Bana göre bir sakıncası yok. İsterse 300 gün yapsın. Okullardaki verimli ders verme ortamını sağladıktan ve hatta öğrencileri yaz aylarında okula getirtebildikten sonra. Zaten elimize verdikleri müfredat 180 iş gününe göre hazırlanmadığı için yetiştireceğim diye uğraşıp duruyorum.

Benim takıldığım nokta, eskiden bakanlık yapmış olan Sayın Toptan'ın kendi ülkesindeki şartları bilmiyormuş gibi, bizi Japonya ve AB ülkeleri ile kıyaslaması. O ülkelerdeki okulların fiziki şartlarını yerine getirin, aynı sürede eğitim yapın. Doğuda hala birleştirilmiş sınıflar varken, öğretmen açığı ücretli öğretmenlerle kapatılmaya çalışılırken, zorunlu 8 yıla bile getirtemediğiniz binlerce özellikle kız öğrenci varken, derslik yetersizliğinden hala 40-50 kişilik sınıflar varken, okuma-yazma bilmeyen hatırı sayılır bir nüfusumuz varken, kış aylarında hala yolları kapanan iller, ilçeler, köyler varken, maddi yetersizlikler nedeniyle okuyamayan veya okul ihtiyaçlarını karşalayamayan öğrenciler varken, engelli çocuklar için özel eğitim veren kurumların sayısı bu kadar azken, çocuklardan işçi olarak yararlanılan alanlar varken, kış aylarında bile hijyeni sağlayamadığınız okul tuvaletleri varken ( hepatit A olan bir öğrencim bugün 20 gün rapor getirdi), okulların giderlerini devlet karşılayamıyorken vs... Siz eğitimi 200 gün değil 300 gün yapsanız ne olur?

Biz eğitimin 165 gün olduğu, günde 5 ders yapılan, ikili eğitimin olmadığı, tertemiz bahçesinde koşup oynadığımız ve mayıs ortasında da tatile girdiğimiz dönemlerde okuduk. Şimdiki çocuklar gibi okul-dershane, ödev arasına sıkışmayıp, rahatça koşup oynadık. Bugün biraz kendimize güvenimiz varsa, biraz sosyal isek, biraz okumayı ve yazmayı seviyorsak, bizi bıktırmayan eğitimimiz sayesindedir. Yoksa biz yeterince eğitilmedik de haberimiz mi yok?
Haber:http://egitim.milliyet.com.tr/Haber.aspx?HaberNo=5894

 
Toplam blog
: 111
: 5210
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

1997 yılında öğretmenliğe başlamış bir mühendisim. Bir oğlum var. Çocukları ve yaşamı seviyorum. ..