Ekmek kaç para?

Rahmetli Kemal SUNAL yaşarken kendi filmlerini inceleyip, "filmlerimde halk kendisinden bir şeyler buluyor, sosyal mesaj içeriyor" dediğinde filmlerinin sadece gülmek olduğunu düşünerek bu yorumunu "megalomanlık" olarak değerlendirmiştim..

Yıllar sonra bugün filmlerinden birinden aklımda kalan bir sahneyi düşününce rahmetlinin ne demek istediğini anladım. Haklıydı..

Filmin adı neydi ? diğer oyuncuları kimdi ? Konusu neydi hatırlamıyorum ki çok da önemli değil değinmek istediğim bahsedeceğim sahnedeki mesaj..

Filmde Kemal SUNAL klasik fakir, komik yurdum insanı tiplemesindedir.Zengin sözüm ona aydın bilgili biriyle bilgi yarışına girer.Ve bu Kemal SUNAL'ı hor gören aşağılayan aydın beye sorar , Ekmek kaç para? Herşeyi bilen bay aydın bu soru karşısında şaşar kalır ve cevap veremez. Bilmiyordur ekmeğin kaç para olduğunu, bilmiyordur sözde aydını olduğu milletin asıl öncelikli sıkıntısını. Bilgisini milletin öncelik sırasında çoook geride kalan şeylere vermiştir. Ne güzel anlatmış Kemal SUNAL bunu yıllar önce.

Yıllar sonra bugün iş çıkışı servisi kaçırıp minübüse binip derin düşünceler içindeki insanların yüzüne bakarken, acaba ne düşünüyorlar? belki geçim sıkıntısı, belki ekmek tasarrufu halbuki ekmeğin kaç para olduğunu bilmeyen nice insanlar var ülkemde diye düşündüğüm esnada aklıma geldi bu sahne.

Gerçekten sözüm ona ne aydınlarımız var milleti yönlendiren akıl veren, televizyonda boy gösterip dolarınızı satın, euro alın, ev almanın tam vakti vs. vs. konuşan, acaba kaçı biliyor ekmeğin kaç para olduğunu? Millet ekmek derdinde, bunlar ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin misali dolardan, emlak piyasasından, pariteden bahsediyorlar...Kaç aydınımız, kaç zenginimiz fakire yardım etmiş ?(edenler mutlaka vardır sözüm meclisten dışarı) hiç düşünmüşlermi bir gece sıradan bir eğlencelerinde bir asgari ücretlinin kaç maaşını harcadıklarını? neyse konu çok uzar böyle...