- Kategori
- Güncel
- Okunma Sayısı
- 321
Elazığ'da kar yağsa..

"Elazığ'da kar yağsa Rize'de uşiyirum"
Yazmış olduğum Doğu Karadeniz bölgesi'nin mahalli bir türküsüdür..
Gerçekten de ülkemizin herhangi bölgesinde ne zaman bir acı yaşansa hepimizin acısı oluyor, tıpkı bu sabah uyandığımızda Elazığ'dan aldığımız 51 kişinin ölümüne neden olan deprem haberi gibi..
Depremler, sel felaketleri ve benzer afetler birer doğa olaylarıdır, ancak yetersiz önlemler nedeniyle ne yazık ki ülkemizde çok sayıda can kaybına yol açmaktadır..
Bu sabah yaşanan Elazığ'daki deprem noktasında yıkılan kerpiç evler, fay hattı üzerinde kurulmuş evler olduğu açıklandı..
Kireç'ten, tezeklerden, tek odalı, bir tarafta küçük baş hayvanların barındırıldığı, diğer yanıbaşında anne-baba-çocuklar ve anneanne-babaannelerle birlikte hem oturdukları, hem de uyudukları barınaklara ev diyebiliyorsanız yorumunuza bağlı..
Öncelikle şunu sorgulayalım..
İnsanlar; hayvanların ve insanların birlikte nefes alıp verdiği ortamda yaşamaları hak ediyorlar mı?
Bilgisizlik ve imkansızlıklardan dolayı yapılan bu kerpiç evler'in hiç mi denetimi olmaz!
Üstelik fay hatları üzerinde!
Devlet'in sosyal denetim mekanizmaları nerede?
İlgili kurumların devreye girmesi için mutlaka acıların mı yaşanması gerekiyor?
Yazık, çok yazık!
Dünya'da en sık ve en büyük depremlerin yaşandığı Japonya'da 9.0 şiddetindeki depremlerde haber bültenlerinde bile yer almazken, malesef ülkemizde 6.0 şiddetinde bir depremde canlar alıyor..
Bir ülkenin geri kalmış ölçütü ekonomi verilerinden başka afetlerde ölenlerin sayılarıyla da ölçülebiliyor..
Artık ülkemizin gelişmekte olduğunu kimse iddia etmesin!
Devlet'in tahsil ettiği vergi gelirlerinden bir damlacık fay hattı üzerinde kurulan kerpiç evlere ayırmış olup, kerpiç evler yerine fay hattı dışında devletin desteğiyle başka yerlere inşaa edilmiş olsaydı bugün 51 kişiyi kaybetmiş olmazdık..
...
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.
