Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Elif Şafak'ın Aşk'ı benim Aşk'ım

Elif Şafak'ın Aşk'ı benim Aşk'ım
 

Aşk unutulmuş bir alfabenin yeniden çözümlenmesi kadar zor ve uzaktı bana. Hangi metinleri içerdiğini bilmediğim bir yazının garip simgelerine bakarken beynim uyuşmaya başlamıştı çoktan....

Aşk'ı yeniden keşfetmem gerekiyordu belki de...

Aşk'ı yeniden bulmak belki de ona yeniden inanmak için okudum Aşk'ı....

Biberden yanan ağzımı serinletmek için, acıyı dindirmek için yaladığım bir dondurma külahı gibi baktım Aşk'a; daha doğrusu buna inandırdım kendimi.

Hıristiyanlıktan Müslümanlığa geçmiş bir kadının ( Mevlana'nın karısı Kerra) ibadet ederken Hz Meryem'i özlemesi gibi... Ve bundan dolayı acaba Müslümanlığa ihanet mi ettim diyerek kendini suçlaması... Böyle bir beklentiyle okudum Aşk'ı..

Mesnevi'den Ariflerin Menkıbeleri'nden aktarılmış öykülerin Elif Şafak'ın büyülü kaleminden bir kuyruklu yıldız gibi çıkışını sanki roman yazılırken oradaymış gibi izliyor, Elif şafak son harfi yazmadan ben kelimeyi tamamlıyordum...

Aşk'ı anlatacağım yazı için tek tek çizmiştim bu güzel satırların altını..

Aşk'ı aşkla okumaya başlamıştım, kaybettiğim aşkı Aşk'ta bulma inancıyla okumaya başlamıştım...

Mevlana ile Şems'in, Ella İle Aziz'in 900 yıl farkla yaşadığı paralel aşklarının sonunu bildiğim halde her bir cümleden sonra aşkın varlığına inanma isteğiyle kitabın sayfalarını çeviriyordum. Çevirdiğim her sayfadan şu cümleler çıkyordu ağzımdan:"Aşk başkalarına ispat edilecek bir durum değildir, kendimize hiç değil."

Kaybettiğim inancı bana yeniden hissettirecek mucizevî varlık olarak baktığım her sayfadan sonra içimdeki aşk gittikçe atomlara ayrılıyor. Beynimde aşk için yazdığım yüzlerce yazının çöplüğündeki çürümüş harflerin çengelleri gözümden dışarı çıkmaya çalışyordu.

Elif Şafak ne demeye çalışmışt: Aşk vardır, ama herkes ona ulaşamaz mı, aşk yok mu ya da ne bileyim... Ne hakkı vardı kafamızı karıştırmaya? Evet, varlığına inanmak için okumaya başladığım Aşk bana aşkın olmadığını ispatlamıştı..

Aşkın olmadığını ünlü bir yazarın kaleminden öğrenmiştim. Sıra bunun felsefî temellerini oluşturmaya gelmişti. Felsefeci bir arkadaşımla her akşam Mülkiyeliler'de içip aşkın olmadığını birbirimize ispatladık, kusura bakmayın size ispatlayacak bir metin oluşturamadık henüz...

 
Toplam blog
: 114
: 1620
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

1964'te Ankara'da doğdum. Meslek lisesinin elektrik bölümünü bitirip fabrikada ve şantiyede çalıştım..