Elin ağzı torba değil ki büzesin

Türkiye dış ilişkileri kritik bir dönem içinde.

Son zamanlarda dünyanın gündeminde tartışılan konu, Ortadoğu ve bazı Arap ülkelerinde görülen iç isyan veya ayaklanmalar. Gerekçesi yıllardır süregelen hanedan iktidarlarının yolsuzlukları ve otokrasiye karşı bölge halkının demokrasi özlemleri.

Kuzey Afrika ülkelerinden komşumuza sıçrayan olaylar Libya ve Suriye’de olanca şiddeti ile kanlı bir şekilde devam ediyor.

Ülkemiz açısından sıcak ilişkilerin devam ettiği, karşılıklı vizelerin kaldırıldığı, ticaret hacimlerinin genişleyerek sürdüğü ülkelerle samimi dostlukların ardından henüz bir yıl bile geçmedi.

Suriye'de olaylar nedeniyle iki ülkenin geldiği nokta, bu gün itibarıyla tam bir hayal kırıklığı ve biraz da dramatik.

Libya’da durum belirsizliğini koruyor.

Dış basın, Türkiye hakkında kendi hükümetlerinin arzu ve isteklerini dile getiren ve Türk dış politikasını etkileme, yön verme gayretleri içinde yayınlar yapıyor;

“ Suriye işini Türkiye çözecek.”

“ Esad’ı durdurursa Türkiye durdurur”

“Türkiye’siz iş zor görünüyor.”

“Esad’ın devrilmesini ancak Türkler sağlayabilir.”

“Türkiye Esad rejimine iki hafta mühlet verdi.”

İç basında özellikle muhalefet tarafından konu üzerine eleştiriler getirilirken,

“Türkiye’nin gaza getirilmeye çalışıldığına” dikkat çekilerek iktidar uyarılıyor.

“Elin ağzı torba değil ki, büzesin” sözü burada yerine oturuyor.

Herkes işine geleni konuşuyor.

Türkiye’yi kullanma gayretleri veya yan'a çekme çabaları tarihte her zaman olmuş ve devam edecek.

Türkiye izleyeceği dış politika sayesinde tuzaklara düşmediğini “el- aleme” göstermeli.

Hüseyin Seyfi