- Kategori
- Oyunlar
Ellibir...
Bayram gunu kahve de ellibir oynuyorlar.
Oyunun adi ellibir de, eliniz seksenbir ise acabiliyorsunuz!
Niye ellibir demisler?
Her oyundan sonra; kagidi kim dagitti, kim dagitacak, sorusunu hep sorarlarmis.
- Yahu daha bilmem kac dakika once kagidi kimin dagittigi da unutulur mu? Sanki yillar gecti!
- Aslina bakarsaniz, demis, biri. Bizim iki oyun arasi bazilari icin bir omur...
- O niye?...
- Bazi bocekler iki gun yasiyorlarmis. Kazasiz, belasiz, sitressiz, saglikli yasarlarsa topu topu iki gun... Birinci gunun ortasinda evleniyor, ikinci gunun basinda coluk, cocuk toruna karisiyor. Ikinci gunun ortasinda artik ihtiyar. Ikinci gunun sonunda da omurleri bitiyor...
Devam etmis...
- Bizim ki de o hesap. Seksen de yasasak, iki gun gibi...
- Olur mu be abi demis, genc adam. Iki gun gibi olur mu seksen yil?
- Valla, demis yasli adam. Nasil anlatam? Gectigimiz yillar, ellibir de ki iki kagit dagitmanin arasindan bile kisa gozukuyor. Vallahi ve billahi. Bazilari icin omur iki gunden daha kisa...
Kizmis genc adam.
- Caylar benden deyip, masayi terketmis. Bir daha da ihtiyarlarla ellibire oturmamis...
Onun da gunu gelmis. Seksenyedisinde. Bilmis ki gidiyor...
- Ulan ben hic yasamadim, demis. Sanki an gibi.
Aklina ihtiyar oyun arkadasinin dedikleri gelmis. Son nefesini vermeden once gulumsemis:
"Ulan ihtiyar, sen hakliymissin!"
Yatagin basinda bekleyenler; son sozun de, kime, niye, "Ulan" dedigini, hem de kizgin degil, saskin saskin gulumseyerek, soylendigini bilememisler...
***
Bayraminizi kutlar; buyuklerin ellerinden, kucuklerin gozlerinden operiz...