Emek Hırsızlarına Saygı ve Sevgilerimle

          Emeğe saygı kimine göre çok mühim bir konuyken kimine göre gereksizdir. Kimisi kendi emeğiyle bir şeyler yapar, kimisi de hiç umursamadan başkasının emeğinin üzerine konar.

           Okunma rekorları kırmasa da kendi halinde yazan kalemimin  bloglarını yakın takibe alan bir kaç site var. Baştan sevineyim mi ? üzüleyim mi? bilemedim dedim zaman gösterir. Sitelerinin  çerçevesine uygunsa onlara hitap eden kendileri için önem arz eden ne yayınlarsam bir bakıyorum hooop sitelerinde. Nereden biliyorum ya denk geliyorum ya denk gelen  yakın çevrem ya da okurlarımızdan duyarlı olanlar sağ olsun bilgilendiriyor. Duymadıklarımız Allah kerim. İsimli paylaşanlar kadar isimsiz paylaşanlar da oluyor ve isimsiz paylaşılanlar hiç hoş olmuyor. İlla isme de gerek yok. Cümlelerin yerini değiştirsinler de kendi paragraflarını oluştursunlar bari. En son instagramdan bir arkadaşım uyarmıştı. Bir sitede kitabımda yer verdiğim bir şiirimi okumuş, burada da yayınladığım bir şiirim. İsim, kaynak  hiç bir şey yok kendileri yazmış gibi paylaşmış. Şiirin altına “Harikasınız ne güzel yazmışsınız” deyip okkalı bir yorum yapınca kaldırdılar. 

          Aynı emek hırsızlığıyla yakın zamanda karşılaşınca durdum durdum  “yok dayanamayacağım deyip” aldım kalemi elime. Bloglarımı okuduklarını  bildiğim için en güzel yanıtı buradan verebileceğimi düşündüm. 

          Geçtiğimiz günlerde sevgili İclal Aydın’ ın sosyal medya hesabında, kendisininde yer aldığı Ege’ nin Hamsisi dizisinin ayrılan parçaları olduğunu gördüm. Oyuncusuyla teknik kadrosuyla birlikte başarıya ulaştıklarından ve duygu yüklü vedalarından etkilendim ve baktım gözlemledim yazılı basından hiç kimse haber yapmamış blogumda yayınlamak istedim. Kendimce araştırdım, öğrendim, değineceğim konuları tasarladım, düşüncelerimi ekledim blogumu yayınladım. Hatta ilk biz yayınlıyoruz diye bilgi de verdim bilenler biliyordu. Neden üzerine basarak söyledim, yine yazımı yayınlayabileceklerini tahmin ettim bazen isimsiz yayınladıklarını da bildiğimden yazının arasına kopyalandığını anlayabilmem için kendimce tüyolar koydum. Diziyle ilgili yazımı okuyanlar bildiğinden detaya ve konuya girerek sizleri sıkmak istemiyorum.

          Ertesi gün hoop bir site ekledi, çıkardı yayınladı. Kopyalandığını anlamam için en belirgin tüyolarım şöyleydi. (Kendi cümleni, paragrafını adın gibi biliyorsun da gözlerine sokmak için benimkisi.) Sevgili İclal Aydın’ın veda sözlerinin tamamını yayınlamadım. Hatta “Yaşlanıyorum galiba” sözlerini özellikle çıkardım. Yayınlayanda da aynı iki kelime yok. Başrol oyuncularının sıralandığı paragrafımda basın bildirisindeki ve diğer haberlerdeki sırasıyla değil değiştirerek yazdım. Bir yardımcı oyuncuyu da aralarını sıkıştırdım. Halbuki ismi yoktu ama performansı dikkat çeksin istemiştim. Yardımcı oyuncu bendeki sıralamasında ve başrol arasında görünüyor. Yayınlayanda da aynı. İmlalara değinmiyorum bile. Noktasına, virgülüne aynı. Bazı cümlelerimi de yarıdan alıp yayınlamışlar.

          Şimdi, kopyala yapıştır yapan arkadaşlarım şu an okuyorsunuz ya hani. Ben emek verdim dikkatinizi çekerim. Siz gelin suya sabuna dokunmadan hazıra konun diye paylaşmadım. Tek tek ayrılan kadroyu inceledim giden kalan belli değildi. Tamamı sonucuna ulaştım. Yanlış bilgi vermemek için sektörden arkadaşlarımla bile iletişime geçtim. Konuya duygumu, düşüncemi kattım. Yazdım, çizdim, çıkardım, ekledim. Ben senin için değil dizinin izleyeni, bloglarımın okuyanı için yazdım emek verdim.  Elbette alabilirsin elbette herkes aynı konuyu yazabilir illa ismimi yaz bile demiyorum fakat yazdığımı olduğu gibi alma bari değiştir de işe uyanmayayım. Ben bir konuyu ele alacaksam köşelerden, yazanlardan değil bizzat konunun kendi yayınlarından, duyurularından, muhataplarının sayfa ve açıklamalarından yazarım. Tavsiye ederim daha sağlıklı oluyor artı kendine saygın oluyor.

          Emeğe saygı duymayana saygı duymamak adettendir bizde. (Yasal haklarım baki) . Emek hırsızlarına duyurulur saygı ve sevgilerimle... (Anladınız siz onu)

SİBEL YILMAZ