Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Eylül '12

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Emeklilik yaşı yükseltilmeli mi?

Emeklilik yaşı yükseltilmeli mi?
 

Emeklilik Yaşı Yükseltilmeli mi?


Emeklilik yaşı çalışma ekonomisi alanının en önemli tartışma alanlarından biri olmasının yanında sosyal politika aracı olması rolü ile de siyasetçilerin ilgi alanına girmektedir. Sosyal güvenlik açıklarının kapatılması için bu konuda yeni çalışmalar başlatıldığı geçtiğimiz günlerde medyanın gündemindeydi.  Bu anlamda yapılmış olan çalışmaları ve mevcut durumu hatırlamakta yarar var.

Ülkemizde büyük Marmara depreminden bir hafta sonra 25.08.1999 tarihinde kabul edilen 4447 sayılı kanunla reform süreci başlamış, devamında sancılı bir süreç sonunda 5510 sayılı kanunla da sosyal güvenlik tek çatıda toplanmış ve süreç tamamlanmıştır.

İlk defa 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlı Sigortası Kanunu’na göre sigortalı sayılanlar için “Kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş olmaları ve en az 9000 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartıyla yaşlılık(emekli) aylığı bağlanır. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında(eski adıyla ssk’lılar) sigortalı sayılanlar için prim gün sayısı şartı 7200 gün olarak uygulanır.” Yani eski tabirlerle emekli sandığı ve bağ-kura tabi olanlar 9000 gün, ssk’ya tabi olanlar 7200 gün prim ve yukarıda yazan yaş şartını yerine getirmek zorundalar. Prim gün sayısını 2036 ve sonrasında dolduracaklar için ise emeklilik yaşı 2048’e kadar kademeli bir şekilde artacak ve ”65” olacak.

Ancak 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olanlar için ise emeklilik şartı, sigorta başlangıcı, ödenmiş prim gününe bağlı olarak kademeli bir değişim gösteriyor. Kademeli geçişin detayları ise 01.06.2002’de yürürlüğe girmiş olan 4759 sayılı kanunla belirlenmiş durumda. Her ne kadar emeklilik yaşı yükseltilmeye çalışılmışsa da bu geçiş tedrici olduğundan hedeflenen yaşın tüm toplumda ya da toplumun çoğunluğunda vücut bulması için 20 yılın üzerinde bir zamana ihtiyaç var. Zira 58-60 yaş ve kademeli olarak 65 yaşın geçerli olabilmesi için işgücü piyasasının da 1999 sonrası işe başlamış olması gerekiyor.

AB ÜLKELERİ VE ABD BİZDEN DAHA AZ YIL EMEKLİ MAAŞI ÖDÜYOR

Şu an ülkemizde ortalama emeklilik yaşı 48- 50 dolaylarında. Ortalama ömür ise bayanlarda 77 erkeklerde 73. Yani mevcut şartlarda ülkemizde emekli olan bir kişi ortalama 25 yıl emekli maaşı alıyor.  Tabi ki 90’lı yıllardaki düzenlemelerle ortalama olarak, bayanların 38 erkeklerin 42 yaşında emekli olabildiğini de hesaba katarsak çalıştığı sürenin iki katı kadar emekli maaşı alabilenlerde mevcut.  Ülkemizde yapılan ilk yaşlılık sigortası düzenlemelerinde ise emeklilik yaşının 55 olduğunu ve bunun daha sonra siyasi bir araç olarak kullanılarak düşürüldüğünü hatırlatmak isterim.  ABD’de en düşük emeklilik yaşı 62 ve ortalama ömür 78 yıl. Avrupa Birliği ülkelerinin hemen hemen hepsinde emeklilik yaşı 65 ve ortalama ömür AB genelinde 79,5 yıl. Bu gerçekler göz önüne alındığında ülkemizde işgücünün en verimli dönemlerinde emekli olduğunu ve gelişmiş ülkelerden bile daha uzun yıllar emekli aylığı aldığını söyleyebiliriz. Ancak mevcut üretim yapımız(rekabetten uzak, markalaşamayan, ithalata dayalı) devam ettiği sürece emekli olamayan işgücünü istihdam etmekte zorluk çekme ihtimalimiz de söz konusu. Bu konu çok daha kapsamlı bir ampirik çalışmayı gerektiriyor.

OECD’nin en verimsiz işgücüne sahibiz

 TİSK’in sunduğu bir araştırmaya göre işgücü verimliliğinde ABD tam 6 kat, AB ülkeleri ise 4 kat üzerimizde bulunuyor. Bunda kuşkusuz ki ücret politikaları, toplam kalite yönetimi, eğitim, üretim faktörleri mevcudu, yaşam kalitesindeki farklılıklar gibi birçok etken var. Ancak yetişmiş bir işgücünün ayrılarak aynı verimde yenisinin yetiştirilmesi, reel sektör için uzun zaman ve maliyet anlamına geliyor. Bu da kısır döngünün devamına katkı sağlıyor. 

Aktif/Pasif Oranı

Bunlara ek olarak sosyal sigortacılıkta aktif/pasif oranı denen daha basit ifadesiyle kaç çalışanın bir emekliyi finanse ettiği oran oldukça önemli. İdeal oran dört çalışanın bir emekliyi finanse etmesi şeklinde. Ancak ülkemizde 1,95 yani yaklaşık iki çalışan bir emekliyi taşıyor. Yani ülkemizde emekli sayısı çok fazla ve bu kişiler gerek emekli aylığı, gerekse sağlık harcamaları ile prim ödemeden sosyal güvenlik sisteminden yararlanmaktalar. Emekli sayısının fazlalığı da aktüeryal denge denilen toplanan prim-yapılan ödeme dengesinin bozulmasına neden olmaktadır.

YAŞ YÜKSELİYOR MU?

Medyada 99 öncesi sigortalı olanlardan 2015 ve sonrasında emekliye ayrılmayı düşünenler için yaşın 53’e yükseltileceği yönünde haberler yer aldı. Bunun gerçekleşmesi birçok kişinin emekliye ayrılması veya aylık bağlanması için biraz daha beklemesi anlamına geliyor. Bu anlamda yapılacak düzenlemeler seçmen tercihlerini etkileyebilecek düzeyde. Ancak aktüeryal denge ve 30 milyar lira dolayındaki sosyal güvenlik açığı yönünden çok ciddi sıkıntıların olduğunu da göz ardı etmemek gerekiyor.

İnsani Kalkınmışlık Endeksinde Çok Gerideyiz

2011 yılı Birleşmiş Milletler İnsani Kalkınmışlık Endeksi verilerine göre 92. Sırada yer aldık. İndeks eğitim, sağlık ve gelir düzeyi ölçütleriyle belirleniyor. Bu ölçütlerde en yüksek dereceyi 1 üzerinden 0.85 ile sağlıkta almışız. Ancak eğitimde bu oran 0.58/1 ile oldukça düşük. İran, Ermenistan, Gürcistan, Yunanistan, Çin, Brezilya, İsrail, Meksika, Rusya, Katar, Orta Afrika Cumhuriyeti,  Botswana…. gibi birçok ülkenin gerisindeyiz. Fert başı milli gelirde ise 0.68 /1 (12.246 USD) ile vasat bir görünümdeyiz. Ancak gelir dağılımı adaletsizliğinde 0.54/1 ile çok kötü bir durumda olduğumuzu görüyoruz. İnsani kalkınmışlık endeksini neden verdim? Çünkü maalesef ülkemizde yaşam kalitesi düşük, gelir dağılımı adaletsiz ve ülkemizin insanları AB, ABD, veya zengin Arap Ülkelerinin (Katar, BAE, Suudi Arabistan v.s.) vatandaşları kadar kaliteli bir iş ve emeklilik yaşamı süremeyebiliyor. Erken emekli olmak isteyen vatandaşa da hak vermek lazım. Ancak kalkınmayı da hep beraber sırtlamamız gerekiyor…

 
Toplam blog
: 5
: 7718
Kayıt tarihi
: 15.05.12
 
 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Uzmanı. ..