Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Şubat '14

 
Kategori
Güncel
 

Emniyet, Savcı, Mahkeme kurumsal çelişkileri

Emniyet, Savcı, Mahkeme kurumsal çelişkileri
 

İnternetten alınmıştır


Kamuoyunda ortam durulunca uzunca zamandır izlediğim bir konu olan 'EMNİYET (polis), SAVCI ve MAHKEME (hakim) KURUMSAL ÇELİŞKİLERİ'ni yazmak bugüne kısmetmiş.

Okuyanlar hukukçu değilsin bu da nereden çıktı diyebilirler, bu başlıkta; müfettişlik dönemimde 'hukuka aykırı yönetsel vakaları soruşturma, iddia, talep raportörlüğü ve gerektiğinde dava duruşmalarında raportör olarak sözlü sunum da yaptığımı' ilginize sunuyorum.

Türkiye çok enteresan bir devlet, bir bakarsınız gazetelerde 'devlet tarihine yazılacak büyüklükte diye manşetlerle' haber yapılan olayların failleri bir süre sonra serbest bırakılır. Bu durumda emniyet mi, savcı mı, mahkeme mi yanlış yapıyor veya atlıyor diye düşünmemek mümkün değil, hangisinin ne yaptığından önemlisi operasyonda tutuklanan insanların itibarının ayaklar altına alınmasından (falcı deyimiyle) üçgün, üçay veya üçyıl sonra serbest bırakılmasıdır.

Böylesi operasyonlarda; emniyet mi abartıyor, savcı mı abartıyor mahkememi işi uzatıyor veya 'her üç kurum mevcut kanunlarla görevlerini eksik yapmak zorunda kalıyor' veya 'kanunların uygulama koordinasyonunda büyük boşluk mu var' diye düşünmemek mümkün değil ancak 'tutuklanan ama sonrasında serbest kalanlar zanlı hükmünü yiyiyor' her ne oranda olursa olsun İTİBARI zedeleniyor.

Adalet komisyonunun gerekliği hazırlığı yaparak YASAMANIN; emniyet, savcı, mahkeme üçlüsünün (kamuyu hayretler içinde bırakan) bu çelişkisini giderecek düzenlemeyi ne zaman fark edip düzeltecek yasalar (kanunlar) çıkaracağını merakla izliyorum, bekliyorum.

-----------------------------------------------------------------------------------------------------

'Türkiye tarihinin en büyük' başlığıyla haber yapılan bir operasyonun yaklaşık 4 yıl ( 14 duruşma ) dan fazla süren davasını (sanıklardan birinin talebi doğrultusunda dava avukatının bilgisi olmadan, mantık süzgeçiyle) izleyen sivil gözlemci uzmanın hazırladığı savunma metnini sanığın kişisel savunma olarak yazılı ve sözlü olarak sunmasından sonra bihakkın (hak kısıtlaması olmadan) tahliye edilmesini Avukat bile hayretle izlemişti ve gerçek savunmanın mantık süzgeçi olduğunu atlamıştı.

------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kadri KANPAK - 20.02.2014

 
Toplam blog
: 617
: 1221
Kayıt tarihi
: 03.12.07
 
 

Her kesimi anlama ve kabullenme bilincimle; her kişinin asgari yaşam şartlarına sahip olabildiği,..