- Kategori
- Futbol
Emre Belözoğlu'nun futbol anlayışı
Düşünün Avrupa’da top koşturmuş ve Türkiye’de milli olan bir futbolcu rakip takımın siyahî futbolcusu Didier Zokora'ya ırkçılık kokan bir hakarette bulunuyor. Bu düzeye gelmiş bir spor insanı böyle yaparsa sokaktaki vatandaş ne yapabilir düşünün demeyeceğim. Çünkü sokaktaki vatandaş bunun ırkçılık olduğunu iyi bilir. Böyle bir hakaret için bin defa düşünür. İkincisi Emre’nin bu ilk vukuatı da değil, İngiltere liginde oynarken buna benzer bir suç işlemiş sınır dışı edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı.
Dikkatimi çeken spor medyasının bir kısmı bunu geçiştirme telaşında olmasıdır.”Kol kırılır yen içinde kalır” bakış açısıyla Türk futbolunun içinde bulunduğu açmazları ve sıkıntılar ne kadar ötelenebilir. Eğer geçmişte futboldaki sorunların üstü kapatılıp geçiştirilmeseydi Türk futbolu bugün başka bir yerde olurdu.
Her konuda olduğu gibi sporda da her türlü şiddete karşı çıkmalıyız. Bir gün” hepimiz zenciyiz” deyip sokaklara çıkılsa acaba bazı milliyetçi çevreleri kızdırır mıyız? Bilemem. Ama eğer bir Müslüman ülke olarak ve Osmanlının tüm milletlere karşı hoşgörü göstermiş kuşakları olarak her zaman bu tür olaylara karşı düşünmeksizin karşı çıkmalıyız. Yoksa bir daha bu konularda dünyaya kendimizi anlatamayız.