Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mayıs '07

 
Kategori
Futbol
 

En anlamlı şampiyonluğum

En anlamlı şampiyonluğum
 

Mutluluğun resmi o gün Ali Sami Yen'de yapıldı


Galatasaralılar için, 14 Mayıs önemli tarihlerden biridir. Çünkü bizim geçen yılki şampiyonluğumuz içinde ne güzel anlar gizlidir. İşte benim şampiyonluğu kutlama hikâyem.

Fenerbahçe’ye 4–0 kaybedince hepimizin içinde umutlar azaldı. Gazetelerde önemli yazarlara şampiyonun kim olacağı sorulmuştu. Birisi hariç herkes Fenerbahçe şampiyon demişlerdi. Ahmet Çakar, “Büyük ihtimal Fenerbahçe şampiyon olacak ama içimden bir ses son hafta Denizli maçında bir şeyler olacak.” şeklinde yazmıştı. 1987 yılında Denizlispor, Beşiktaş’a bir sürpriz yapmıştı. Yine öyle bir şeyler bekliyordum ama umudum yoktu. Çünkü şampiyonluk havasına giren bir takım kolay kolay maç kaybetmezdi. Son haftaya ümitli girmemiz için önce Beşiktaş maçını kazanmalıydık. Beklenen ihtimal maçın kolay geçeceğiydi. Tümer’in Galatasaraylı olduğu ve Galatasaray’a geleceği yazılmıştı gazetelerde. Tümer’den iyilik beklerken adeta tek başına savaşıyordu bizimle. Nedeni sene sonunda anlaşıldı. Maçı şansla kazandık.

Son haftaya girerken çevremizdeki Fenerbahçeliler şampiyonluk kutlamaları hazırlıklarına girmişlerdi. Havai fişekler, bayraklar sipariş edilmişti. Nerde ne yapılacağı planlanmıştı.

Ben ise son maçı seyretmeme kararı aldım. Evde televizyonu kapattım. Maçın sonucunu öğrenmeyecektim. Saat 20.45’te sokağa çıkacak şampiyonluk konvoylarına bakarak, durumu idare edecektim. Eşime söyledim televizyonun açılmayacağını. O da can sıkıntısından aşağı kata ineceğini belirtti. Orada televizyonda maç skoru ile ilgili bir şey görse bile maç sonuna kadar söylemeyecekti. Bebeği alıp aşağı kata indi.

Maçlar başladı. Kulağım dışarıdaydı, “gol” diye bağıranlar olursa diye. Ses seda yoktu. Elime sudoku kitabını aldım. En zor bulmacaları açtım. Aman Yarabbi, normal zamanda bir günde zar zor çözdüğüm bulmacalar çok kolay geliyordu. Birisini çözüp birisine geçiyordum. İlk yarılar için normal zaman bitmişti. Eşim yukarı çıktı. Bana, “Şimdi siz şampiyon olursanız konvoya katılacak mısın?” dedi. Hemen “Suss, maçla ilgili bir şey söyleme!” dedim. Ama içimde bir ümit yeşermişti. Kesin bana konvoyla ilgili sözler ettiyse maçlar yolunda gidiyordu. Tekrar aşağı gitti. Ben sudoku kitabımla baş başa kaldım. Zor bulmacalar bitti. Mecbur kolaylarla idare ettim.

Saat 20.45 oldu. Dışarıda bir gürültü koptu. Dışarı çıktım. Fenerbahçe’nin şampiyon olacağından emindim. Sokak ıssızdı. Ana caddeye doğru gittim. Arabalar konvoy yapmaya başlamışlardı. Uzaktan arabalardaki bayrakların renklerine baktım. Olamaz renkler sokak lambaları yüzünden maviye yakın gibi duruyordu. İşte o an yıkıldım. Karşımdan mahallemizin fırıncısı ve ustası geldi. İkisi de sıkı Fenerbahçeliydi. Hızlı hızlı geliyorlardı. Kesin arabalarının anahtarlarını almaya geliyorlar sandım. Yakınıma gelince suratlarının bozuk olduğunu anladım kendi aralarında konuşuyorlardı, “Tamam yaa, Galatasaray artık şampiyon.” İşte o zaman dünyalar benim oldu. Hemen arabanın anahtarını almak için ömrümün en keyifli 100 m deparını attım. Eve çıktım. Bizim ufaklığa annesi Galatasaray tulumunu giydirmişti. TRT 1’de spiker maçı canlı anlatmaya başlamıştı. Kapıdan girer girmez: “Tuncay kafa ve gooolll!” dedi. Beynimden vurulmuşa döndüm. Maçı bitti sanıyordum. Meğer maç bitmemiş, 16 dakika uzamış. Maç tek kaleye dönmüştü. Allah’a dualar ediyordum. Direkten dönen toplar, kalecinin kurtardığı şutlar. Derken maç bitti. Yakın arkadaşım Beytullah aradı. Arabamı getirmemi istedi. Konvoya katıldık.

Benim en mutlu olduğum ve benim için anlamlı olan şampiyonluklardan biriydi bu. Bir de 1998 yılında Fenerbahçe’nin 9 puan gerisinden gelip şampiyon olduğumuzu unutamam.

Fenerbahçeliler, Denizlispor kulübü ile çok uğraştılar. Ama bir olayı onlara hatırlatayım. Geçen yıl ilk yarıdaki maçtan önce Denizlispor Kalecisi Süleymanou’nun çocuğu vefat eder. Süleymanou’nun elinden bir şey gelemez, büyük bir profosyenellik örneği göstererek içi kan ağlaya ağlaya maça çıkar. Fenerbahçeli futbolcular ise ona 6 gol atarlar. Süleymanu ikinci yarıdaki maç için yemin eder. Arkadaşlarını motive eder. O gün canla başla mücadele ettiler Süleymanou için.

Resim http://www.milliyet.com/ adresinden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...