Enflasyon yeniden hortluyor...

Yıllar önce günlük zam haberleri, gündemin en çok konuşulan ve üzerinde tartışılıp, yorumlar yapılan konuları idi.

Çünkü hemen, hemen her gün akaryakıta, temel gıdaya, ilaca, beyaz eşyaya, otomobile; akla gelen tüm ürünlere zam vardı.

Dahası zam işi, bir nevi otomatiğe bağlanmıştı...

Günümüz iktidarın siyasileri, o günlerde zamları ve yapan yöneticileri acımasızca eleştirir, ekonomiyi çökerten enflasyon canavarına dikkat çekerlerdi.

Halka verilmeye çalışılan temel mesaj: “Bize oyunuzu verirseniz, kısa sürede enflasyonu tek haneye indirir, zamları sona erdiririz” şeklinde idi.

Vatandaş haklı olarak fiyat artışlarından ve zam haberlerine konu olan yöneticilerden artık bıkmıştı. Bir an önce kurtulmak istiyordu.

Derken 2002 yılında yeniden sandığa gidildi. Günün iktidar partisi büyük bir oy farkıyla seçimleri kaybederek, hezimete uğradı.

“Bize oy verin işleri yoluna koyalım.” diyen siyasi parti, o günlerde henüz yeni olmasına rağmen, aldığı yüzde 34.28 oy oranıyla iktidara geldi.

Üç dönemdir, seçmen mevcut partiyi, her seferinde oy artışıyla ödüllendirerek, iktidarda tutuyor. Özellikle ekonomide iyileştirmeler yapsın diye!

Ancak beklenen gelişmeler bir türlü yaşanmadı. Ne ekonomide umulan düzelmeler oldu, ne de söylendiği gibi enflasyon sıfırlandı.

Önceleri arada bir, belli ürünlerde fiyat artışı olurken; son günlerde temel tüketim maddelerine peş, peşe zam gelmekte...

Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre; 2011’de sanayi sektöründeki ürünlerin yıllık fiyat artışı ortalaması yüzde 13.92 civarında.

Yine TÜİK’in verilerine göre; yıl içinde Üretici Fiyatları Endeksi sepetinde yer alan 706 üründen, 406’sının fiyatlarında artış olmuştur.

Bunlar yayınlanan rakamlardır. Temel tüketim malları vatandaşa ulaşana kadar, aracı kurumlarca bindirilen ek farklar, fiyatları ikiye katlamakta.

Anlayacağınız (elektrik, doğal gaz, akaryakıt, gıda vs.) ürünlerin faturalarına çeşitli adlar altında bindirilen ek artışlar, TÜİK verilerinde yer almamakta.

Gelinen noktada; yükselen enflasyon nedeniyle, mevcut hükümetin 10 yılda yaptığı bazı iyi işlerin (özellikle sosyal güvenlik) artı puanları, giderek tükenmekte...

Tüm bu gelişmeler yaşanırken, yıllardır cüzi maaş artışları nedeniyle ülkedeki 9 milyon emekli, enflasyon yükü altında can çekişmekte...

Çiftçinin ve küçük esnafın durumları, emeklilerin durumunda fazla farklı değil! Onlar da karın tokluğuna yaşam mücadelesi vermekteler...

Ekonominin gidişatından çalışanlar, üretenler ve emekli olanlar memnun olmadığına göre; peki kimler memnun?

Aracı kurumlar! Piyasanın sıcak para hareketlerinden hatırı sayılır kazançlar elde etikleri için onlar olan, bitenden hayli memnunlar...

Böyle giderse, yani enflasyona çare bulunmazsa, mevcut iktidarın önümüzdeki seçimlerde oy kaybı kaçınılmaz olur.

Bunu tahmin etmek zor değil. Çünkü “görünen köy kılavuz istemez” derler.