Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '07

 
Kategori
Kentleşme
 

Engelliler için kent bilincimiz ve yaklaşımlarımız

Engelliler için kent bilincimiz ve yaklaşımlarımız
 

16.04.2006-18.24 de SKY.TÜRK 'de Ece Vahapoğlu'nun Sait Ali Paşa Yalısı'nda
Yatırımcı Mustafa Göçen ile yaptığı söyleşisinde; turistik yatırımların, ticari atılımların ve hisse senetlerinin halka açılımıyle ilgili ayrıntıların yanısıra
Toplum olarak hiç üzerinde- ciddiyetle- durulmayan, karanlık bir noktaya değinildi. Benim ilgimi çeken ve tv.nin sesini bir desibel daha açarak özenle izlememi gerektiren de bu oldu.

Yürüme engelliler-spastik özürlüler ve onlara olan sosyolojik bakış açılarımız harf harf vurgulandı bu programda.

160 ülke ile uzantılı Engelliler spor aktiviteleri platformu ele alındı.
Türkiye'de Onursal üye olan Dilek Sabancı 'nın faaliyet gösterdiği bu dernekte başkan yardımcılığını da sn.Mustafa Göçen yapmaktadır.
2004'de Avrupa'da 20'şer engelli grup, 14 ülkeden toplanarak Antalya'da mutabaka yapmıştır.
8 haftalık spor programı bölgesel açılarda sürmekte ve 2007'de Çin olimpiyatlarında 81 vilayetten birer sporcu ile katılım sağlanılacaktır.
2006'da ROMA-2008'de 400-500 kişilik bir grup ile gemi turizmi organizasyonu ile Akdeniz turu düşünülmektedir.
Merkezi İstanbul'da olan Özel sporcular derneği, Türkiye standartları için de bazı atılımlara gitmeyi tasarlamaktadır.

1/-Toplu taşıma araçlarında , otobüslerde özellikle engelliler için özel dizayn edilmiş -koltukların projeye geçirilmesi
2/-Yazılı ve görsel basın aracılığı ile -engellilere olan yaklaşımlarda yeniden yapılandırılmalara başlanması
3/-El sanatları, seracılık gibi alanlarda üretici standartlara ulaştırılması
4/-Engellilere acıyarak ya da kınayarak bakmak demek onlara olabilecek en yıkıcı yaklaşımdır bunun üzerine ısrarla gidilmesi gerekir.

Düşünce=uygulama=finansman=sonuç=BAŞARI

İş imkanı=saygı=sahip oldukları kapasiteye saygı=onları oldukları gibi kabullenebilmek=onları yaşama kazandırmak.

Engelliler de kendi aralarında örgütlenerek çok radikal kararlılık ve azimle bilinçlenmeli ve yaşamı kolaylaştıracak kaliteyi yakalama yollarını zorlamalıdırlar.
Örneğin; kent içi ulaşımlarda, kendilerine has uyumlu platformların geliştirilmesi konusunda sınırları zorlamalıdırlar.
Brüksel' e 60 km.yakın bir ortamda-Engelliler Köy'ü mevcuttur.
Planlama kategorileri ve elbirliği ile Türkiye'de de bu tarz bir tatil köyü oluşturulabilir.
Deve kuşu.com gibi bir sitede onlarla olan iletişimler ve uzaklaşmalar göz önünde sergilenmektedir.

Bütü bu yazdıklarım, programdan yakalayabildiğim dialoglardı.

Şimdi bu konuyu kendi şahsım adına düşündüğüm zaman konunun vehametini anlayabiliyorum.
Kimi zaman, kent içinde, sıhatliyken bile zor yürüyebildiğim bu karmakarışıklığın tam otasında!
Sakat arabası içinde düşündüm kendimi.
Ne kötü; bir insan olarak, önemsenmemek, dışlanmış olmak, varlığı yok sayılmak, hiçbir sosyo ekonomik ortamda yer alamamak, ikinci sınıf insan muamelesi görmek ve en kötüsü de bu çirkin muamelelere insanın kendi vatanında karşı karşıya kalması!

Bu az gelişmişlik, ilkellik ve de sığı beyinler ile -insana yatırım yapmaktan şiddetle kaçındığımız bir ortamda -bir yürüme engelli ya da spastik özürlü olarak doğmuş olmak, ya da böyle bir evlat ile tek başına yaşama mücadelesi vermek zorunda kalıvermek.

Mutlaka bunlar hiç kimsenin kişisel tercihleri değildir.

Kimse ama hiç kimse, bu yetersizliklerle doğmak ve bunlarla savaşmayı tercih etmemiştir..
Ama doğuştan ama kaza sonrası, olur bu sakatlıklar, ama sonuçta onları bu halleri ile en kuytu bir köşeye itmek değil, onlarla barışık insanca bir düzen kurmak zorunluluğundayız.
Bu çabalarından dolayı Sabancı ailesine ve diğer yatırımcılara binlerce teşekkürler.

KİMSE SAKAT OLARAK DOĞMAYI YA DA SONRADAN DA OLSA SAKAT KALMAYI TERCİH ETMEZ, BU DURUMDA OLUNDUĞUNDA İSE SAVAŞ VERMEK ZORUNDADIR.HAYATTA KALMAK ADINA!

Nerede bir sakat görsek ona ya acıyarak ya da sanki yaklaşsak aynı illet bize de bulaşacakmışcasına iğrenç bir hastalıkla yüz yüze gelmiş gibi yüzümüzü buruşturmak yerine sadece tek bir şey gerekiyor;

EMPATİ...EMPATİ...EMPATİ...

Nilgün Ç.

 
Toplam blog
: 238
: 1468
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

Bursa'dan bir milliyet okuru olarak, burada sizlerle olmak çok güzel. Bir ev hanımıyım, iki çocuk..