Enişte, vatandaşını sevmeye ve onu düşünmeye başladı.....)))

Merhaba değerli okurlar,

Son günlerde, başta Ankara'mızda olmak üzere, gündemi meşgul eden olaylardan bir tanesi de DOMUZ GRİBİ........

Bu grip üzerinde niye bu kadar fazla duruluyor.......?

Bu DOMUZ GRİBİ adı verilen grip, gerçekten kendimizi bildik bileli var olan, YAKLAŞIK 60 CİVARINDA GRİP SALGINI YAPAN DİĞER VİRÜSLERDEN ÇOK MU FARKLIDIR?

Bu gribin etkisinin, özellikle Aralık ayında görülebileceği ve aşı olunursa şu kadar, aşı olunmazsa bu kadar insanımız ölme riski ile karşı karşıya kalacağı, gerçeği mi yansıtmaktadır, yoksa işin içinde başka işler mi vardır?

Hatırlanacağı üzere, 1-2 sene öncesinde de bir KUŞ GRİBİ vakkası yaşanmış, kanatlı kapsamında ne varsa, tavuk, hindi, kaz, ördek ya da ne bileyim diğerleri katledilmişti.....)))))

Şimdilerde ise, kuş gribi gitti, domuz gribi geldi..........

Peki de, önümüzdeki yıl ne gelecek......?

Her yıl yeni bir tanesi ile tanıştırılıp, tedbir amaçlı olarak, Devletimiz bu iş için MİLYON DOLARLIK İHALELERLE AŞI MI İTHAL EDECEKTİR......))))

Neyse önümüzdeki yılı bırakıp, bu yıla bir bakalım hele......)))

Vallahi bana göre sanki, birileri bir şeyler döndürüyor ve bu döndürmenin sonucunda da milyon dolarları götürüyor gibi........

Düşünüyorum ve hatırlıyorum da insanlarımız bugüne kadar, gribe karşı aşı yerine, kış aylarında bol bol " C " vitamini alır, nane limon kaynatıp içerler, veya gribin kendisini hissettirdiği anda ise aspirin ya da soğuk algınlığı hapı ve 1-2 günlük istirahatle bu hastalığı geçiştirirlerdi........

Vukuat olmaz mıydı........?

Elbette olurdu, ama, abartılmazdı........

Peki ne oldu da, bu gripler abartılmaya başlandı ve aşı kampanyaları birden bire gündemimize oturuverdi, hem de vatandaşa BEDAVA olarak..........

Vatandaşının muayene ücretlerinden 3 TL, 5 TL almaya devam eden AKP İktidarı nasıl oluyor da bu DOMUZ GRİBİ AŞISINI vatandaşına bedava yapmaya karar verebiliyor.......))))

Hangi dağda kurt öldü......)))

Bilindiği üzere, iktidara geldiklerinde nüfusun yaklaşık %27'si, açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayan insanlarımız, AKP İktidarında, %80 seviyelerinde açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edildiği, sanırım ATO tarafından yapılan istatistiki verilerde ortaya konmuşdu.......

Peki, geçen 7 yıllık süreç de vatandaşını yardım paketleriyle ve onların %80'nini açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşamaya mahkum eden AKP iktidarı, nasıl oldu da gribe karşı vatandaşını düşünür duruma geldi, onların bu vatandaşa karşı olan hassasiyetinin sebebi hikmeti neydi ki.......

Onların bu ali cenaplığını sade bir vatandaş olarak bizler neye borçluyuz?

Teşbihte hata olmazsa, ENİŞTEM BİZİ NEDEN ÖPMEK İSTİYOR.....))) diye sorasım geliyor........

Evet, ENİŞTEMİZ, 7 YILLIK YÖNETİMİNDE, AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI ALTINDA YAŞAMA MAHKUM ETTİĞİ MİLYONLARI ÇOK MU SEVMEYE BAŞLAMIŞTI.......)))))

Eniştede ki bu ani değişimin sebebi neydi?

Vatandaşından muayenelerde katkı payı almaya devam eden anlayış, bu kez de vatandaşı hastalıktan korumak adına, ithal edilecek bu aşılar sayesinde, yine birilerini zengin mi etmeyi planlamıştı........))))

Basınımızın kaynatan tencerisine şimdilerde de bu konu ısıtılarak kondu.......

Bilindiği üzere, kuş gribi sıralarında eski Maliye Bakanımız Kemal UNAKITAN beyin oğlu, LİKİT YUMURTA işine girmişti.......

Ticaret tabii ki onların çocuklarının da hakkı elbette..........

Ama bir farkla.........

Bulunulan görevlerin, kötüye kullanılarak, oğullara, gelinlere, mimar olan yeğenlere, kaynak yaratılmaması kaydıyla.........

Evet, baba UNAKITAN, bilindiği üzere oğluna bir kıyak yaparak, mısır ithalindeki vergileri, oğlu ithalatı gerçekleştirene kadar 3-5 aylığına düşürülmesine onay vermiş, sonrasında ise o oran, tekrar yükseltilerek, oğlunun hazineye 366 milyar TL ödemesi engellenmişti.......)))

Tabii, dokunulmazlık zırhı arkasında yapılan ve yargı karşısında sorgulanamayan bu tür görevi kötüye kullanma uygulamalarına alışkın bir Millet olarak, bu Ülkede nelere şahit olmadık ki.....?

Para uğruna ülkemizde neler yaşanmadı ki.........

Şimdilerde, bir bıçak gibi arkası kesilen KUŞ GRİBİNDEN sonra,

Geleceğimizin teminatı çocuklarımıza, uyuşturucu verdiler........

Milletimize, caydırıcı olmayan ceza yasaları nedeniyle, atların eşşeklerin etlerini bile yedirdiler.......

Hatırlarsınız, geçen yıl o soğuklarda, doğalgaza aşırı zam yaparak, Milletin doğru dürüst ısınmasını bile çok gördüler ve sonrasında da sözleşme gereği kadar doğalgaz kullanılmadığı için İRAN'a 700 milyon dolar kafadan para verilmesi suretiyle devletimiz, zarara uğratılmış, adeta sanki devlet hazinesi birilerine hortumlatılmıştı..........

Bu işin içinde, nemalananlar olmuşmudur, bu bir organize uluslararası suç örgütü ya da çeteleşmenin sonucumudur bilemeyiz.........)))))

Çünkü, takip edebildiğim kadarı ile, konuların soruşturulduğuna, sorumlusunun bulunduğuna ve cezaya çarptırıldığına dair basına yansıyan en ufak bir şey yok.......

Giden dolarlar gittiğiyle, üşüyen üşüdüğüyle kaldı yani ülkemizde.......))))

Yine, Milletimize, dere yataklarında ev yapılmasına izin verilmiş, sonrasında oraları sular seller basıp, ölümler gerçekleşince de, yine basından takip edebildiğimiz kadarı ile, Savcılıkca 33 kişinin ölümüne neden olan sorumlular hakkında soruşturma bile açılmadı ve ölenler öldükleriyle kaldı, şimdilerde de kalanlar evlerinden edildiler ya da edilmek üzereler.......

Yani, ülkemizde ne yazık ki, bazı konularda ve bazı kişiler hakkında ne hesap sorulabiliyor, ne de kitap........))))

Yapan yaptığıyla kalıyor, dolarlar bazı rivayetlere göre, MERCEDES ARABALARIN BAGAJINDA POŞETLERİN İÇERİSİNDE ORDAN ORAYA YER DEĞİŞTİRİYOR, olan ise gariban vatandaşa oluyor......

Evet, gelelim asıl konumuz olan KUŞ GRİBİNE, ŞEY PARDON, DOMUZ GRİBİNE.....))))

Türkiye’ye ay sonuna kadar 1 milyon 800 bin aşı gelecekmiş.....

Kasımda 3 milyon 550 bin, aralıkta 12 milyon 750 bin, ocakta 6 milyon 250 bin, şubatta ise 11 milyon doz domuz aşısının Türkiye’ye ulaşması planlanıyormuş........

Bir firmadan 25 milyon doz,

Diğer firmadan 15 milyon doz,

3. firmadan ise 3 milyon doz aşı alınacakmış.........

Tüm siparişin yüzde 35’i, 2010 Ocak başına kadar teslim edilecekmiş.........

Bu firmalar, parasını Devletten alacak ve aşı vatandaşa bedava yapılacakmış........

1. firma, 2. firma 3. firma gibi sözleri duyunca, gayri ihtiyari, aklıma, Sayın Başbakanımızın ekonomik krizle ilgili olarak söylediği, KRİZLERİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMELİYİZ, sözü geliverdi ve......

Bu " DOMUZ GRİBİNİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMEK İSTEYENLER Mİ VAR....? " diye düşünmeden de inanın kendimi alamadım açıkcası......

Çünkü bu aşılama işi, öyle 3-5 kuruşluk iş değilmiş.........

Eski Sağlık Bakanı, MHP Kırıkkale Milletvekili Sayın Osman DURMUŞ beye göre,

İşin boyutu oldukça yüksek, birilerinin iştahını kabartır cinsten..........

500 trilyonluk bir paradan bahsediliyor........

Bu aşı hikayesinin altında da, oğulların, gelinlerin, damatların, ya da dünürlerin, elleri ya da parmakları söz konusumudur bilinmez........)))))

Bu da ancak, bu aşıları ithal eden firmaların kimlere ait olduklarının, bu insanların siyasilere ve özellikle AKP'ye olan yakınlıklarının var olup olmadığının tespiti ile anlaşılabilir.........

Bu da tabii ki ya Sağlık Bakanının bu konuyu açıklık getirmesi suretiyle, ya da araştırmacı basınımızın işi kurcalaması suretiyle ortaya çıkacaktır.......))))

İşin bir başka ve önemli ve ürkütücü boyutu da, Türk insanının KOBAY OLARAK kullanılıp kullanılmayacağı konusuymuş.........

Çünkü, Sayın DURMUŞ'a göre bu aşı, tam anlamıyla bütün testlerden geçirilmemiş, 6 ayda bir de tekrarlanması gerekecekmiş........

Evet değerli okurlar, tüm bunlardan sonra,

DOMUZ GRİBİ AŞISINI, DİLEYEN KULLANSIN, DİLEYEN KULLANMASIN....

DİLEYEN BU MEVSİMİ, AŞILI OLARAK AŞSIN,

DİLEYEN, PARDON, SATIN ALMA GÜCÜ OLAN DA BOL BOL " C " VİTAMİNİ BARINDIRAN YİYECEKLERİ TÜKETEREK BU MEVSİMİ AŞSIN........

ANCAK, DEVLETİMİZ, MADEM Kİ VATANDAŞINI ÇOK SEVİYOR VE DÜŞÜNÜYOR,

TRİLYONLUK PARALARI 3 FİRMAYA AKTARACAĞI YERDE,

YILBAŞI SONRASI OLASI DOĞALGAZ ZAMLARINI YAPMAYARAK,

BUNUN YANINDA, MİLLETİN MAAŞLARINA DOĞRU DÜRÜST ZAM YAPIP, ONLARIN BU KIŞ SEZONUNDA " BOL BOL C VİTAMİNİ " ALARAK GRİBE DOĞAL YOLLARLA HAZIRLANMASINI SAĞLASA,

DAHA İYİ OLMAZ MIYDI?

ELBETTE DAHA İYİ OLURDU, AMA, OK YAYDAN FIRLAMIŞ GİBİ, İHALELER YAPILMIŞ, SİPARİŞLER YOLA ÇIKARILMIŞDI......

YANİ TRİLYONLAR BİRİLERİNİN CEBİNE GİDERKEN, İĞNENİN ACISI DA VATANDAŞIN CANINI YAKMAYA HAZIR GİBİ.........))))