Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mayıs '11

 
Kategori
Mizah
 

Entel/dantel hanım

Entel/dantel hanım
 

Atom Karınca


Umutsuzluğa düştüğün an bile 'umudun' vardır aslında.... 'Umut'suz kelimesi bile umut saklamaktadır içinde. Çok mu edebi oldu?... Dur şöyle başlayalım o zaman: 

Hani bazen yorgun düşer, öyle kalakalırsın. Yenilgiye uğradığını sandığında daha da dibe batarsın ya.!!! Tüm terslikler üst üste gelir / ağlamak istersin hatta -" yok artık" dersin. Ama ağlayamazsın !!! Neden mi? Çünkü gözyaşlarının mekanizması bozulmuştur. Ne içine, ne dışına akıtabilirsin; kuru bir nehir gibi akmaz işte. 

Deli gibi haykırmak, bağırmak, şarkı söylemek iyi geliyor böyle zamanlarda, tasdikli-onaylı- hatta alaylı... ama alayına başlatma şimdi. Sessiz sessiz otur oturduğun yerde. Benliğin de soğumuş/ derin-dondurucu gibi olmuşsun zaten. Ruhsuz, bakışların çökmüş! Öyle kirpiklerine bilmem kaç gram rimel sürme demedim mi sana?!!! …. çöktürüyorsun bakışlarını. 

Hayat; gün geçtikçe çekilmez bir işkence gibi, seni içine çeken bir kaos, bilmece sanki. İyi de bilemeyeceksem niye sorar ki hayat bu bilmeceleri? Fırtınalı bir gecede yolunu kaybetmiş bir karınca gibi, kokuda almıyor grip olmuş meğer, 'vah vah'. Karınca gibi izsiz kalmışsın haberin yok, yuvanın izini sürmekte geç kalmadın mı biraz entel/dantel hanım. 

Bulmaya gücünde yok, ama karınca bile 'umut' suzluğa kapılmaz. Ne olursa olsun devam eder yaşamak için. Yaşamaya programlıdır çünkü. Sonuna kadar direnir... utan utan bir de 'Atom Karınca' diye geçinirsin. Bak karınca kadar bile gücün yok. Entel mi olacaksın, yoksa dantel dantel oyalar mı yapacaksın çeyizine??? Bir karar ver artık! 

Entel olmaya kararlıysan eğer; hemen bir tomar kağıt, kalem, tuvaller, kutu kutu boyalar al, her numaradan beşer tane fırçada olsun, yetmez mazallah. Şövalenin başına geç başla çizmeye, arada su içmeyi/ yemek yemeyi de unutma(!) entel hanım!!! Yoksa çelimsiz karınca gibi kalırsın bak haberin olsun. 

Dantel kısmını seçeyim diyorsan;al sana 10 top makara, tığ-mığ, şişte var istersen... ne bileyim arada kendine batırırsın belki ‘ben napıyorum’ hissine kapılıp, kendini dürtesin diye..... 

-Amaaan…. yok yok ben en iyisi mi ikisini de almayayım şimdilik; zaten umudum da yok , gücüm de.... Öyle Araf' ta beklerim ben bir müddet daha, bana dokunmayan yılan başkalarını soksun. Ne hali varsa görsün!!! Eeeee…; umut olmadan ‘entel’, güç olmadan da ‘dantel’ olunmaz. Kararımı verdim. Karınca kararınca yaşar giderim ben(!). 

 
Toplam blog
: 15
: 369
Kayıt tarihi
: 10.05.11
 
 

Dokuz Eylül Üniversitesi Görsel Sanatlar Öğretmenliği okudu. MEB'te resim öğretmenliği yapmakta. ..