Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '14

 
Kategori
Tarih
 

Enver Paşa Hitlerden önceki soykırımın mimarı mı? Osmanlı'nın son savaşı ve Ermeni Sorunu (1)

Osmanlı’da Millet Sistematiği ve Ermeniler

Her milletin bir tarihi vardır. Doğaldır ki Ermenilerinde bir tarihi mevcuttur. Ancak 20.nci yüzyılın başlarına kadar ciddi bir Ermeni tarihçisine ve sistemli bir Ermeni tarihine rastlanmamaktadır. Daha da ilginç olan şey ise en önemli klasik Ermeni tarihçisi sayılan Jacques de MORGAN ‘ın ilk basım tarihi 1919 olan kitabının Canstans VAUTRAVERS tarafından yazılan önsözünde anlatılan kitabın yazılma amacıdır,”Müelliflerinin ve yazılmasını ilham edenlerin nazarında Ermeni milletinin tarihi 3 gayeye hizmet edecekti: Fransız ve dünya efkarını aydınlatmak ve hassasiyetini celp etmek ; Ermenilerin kendi mukadderatlarına kendilerinin sahip olmaları ve bağımsız bir devlet kurmaları taleplerinin sebeplerini daha iyi anlatmak ve haklı kılma; böylece, zaten taahhüt altına girmiş olan Devlet adamlarını, barış antlaşmalarında bu talepleri tatmin etmeye tahrik etmek.”

Yine önsözde MORGAN, “Arkeolojik bulgulara gelince bunlar hemen hemen hiç yoktur. Çünkü Rusya Ermenistan’da 1887-88’de benim başlattığım ve bilahare Rusya’nın yasakladığı kazılar,  şimdi bir Rus Komisyonunca ancak başlıyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun çıkarttığı sayısız güçlükler  nedeniyle, Van civarındaki önemsiz bazı kazılar dışında hiçbir araştırma yapılmamıştır. Binaenaleyh en eski devirlere ait olarak, arkeolojik kontrolden geçmeden, sadece klasik Grek ve Latin yazarların söyledikleri ile yetinmek zorundayız,” diyor.

Daha sonra ise özellikle 1nci Dünya Savaşı sonrasında Ermeni tarihi hakkında binlerce ciltlik kitap yazılmıştır. Yazılan kitapların temel referansları, Vnci Yüzyılda yaşadığı öne sürülen ancak pek de itibar edilmeyen Khoren’li MOISE ,Urfalı MATHIEU [MATHIEU’nun kronolojinin hem yazıldığı tarih hem de içeriği tartışmalı olup dünya tarihçileri arasında bilimsel olarak kabul görmemektedir] ve MORGAN’ın belli bir amaca yönelik olarak yazdığı kitaptır.

Bütün bunları Ermenilerin bir tarihi olmadığını iddia ettiğimiz için değil ancak yazılı bir tarihe ihtiyaç duymayan Ermenilerin tarihinin 1877-78 Rus-Osmanlı Savaşından sonra Ayastefanos Antlaşmasının 16ncı ve Berlin Antlaşmasının 61inci maddelerinde Ermeni sorununun ilk defa uluslararası bir antlaşmaya konu olarak  ortaya çıkmasından hemen sonra devrin süper güçlerinden Fransa’nın  konuya duyduğu ilgi ile ciddi  olarak ele alınıp yazılma çalışmalarının başlamasının aynı döneme rastlamasının ne anlama gelebileceğinin düşünmenin günümüzdeki duruma da ışık tutacağını düşündüğümüzdendir.

Hemen belirtmeliyim ki, geçmişte de günümüzde de Ermeni sorununun iki yanı vardır. Birincisi akademisyenleri ilgilendiren ‘akademik gerçekler', ikincisi siyasileri ilgilendiren politik çıkarlarının gereği amaçlandığı, olması istenilen gerçeklerdir! 

(Devamı Var)

 
Toplam blog
: 30
: 168
Kayıt tarihi
: 09.01.13
 
 

1986 mülkiye, uluslararası ılıskıler bölümü mezunu. Yazar, sanayici. ..