Erbilde'ki Küçük Amerika ve ABD'nin Üçe bölünmüş Irak planı

Biz Kuzey Irak'a girmeyi ve Terörizmi bitirmeyi düşünüp dururken, atı alan Üsküdar'ı geçiyor bile.

Amerika Birleşik Devletleri Erbil'de Küçük Amerika'yı kuruyor.Yükselen binalar, modern alışveriş merkezleri, kadınların batı tarzı giyimleri, lüks otellerin sayısının artması ve geceliği 100 bin $'lık odaların boş kalmaması, Alman, Amerikan ve İsrail istihbarat birimlerinin cirit attığı bir kent olmaya başladı Erbil...

Sayısının çok fazla olduğu ve her geçen gün arttığı tespit edilen Türkmen aşiretleri ve gruplarının başlarındaki kişilerin Amerika'dan 40000$'lık yardım almaları da akıllara kocaman soru işaretlerini getiriyor. Aldıkları maaş ve sayılarının artması (!)

Erbil'de açılan Amerika'ya ait bir okulda, ingilizce olarak, Matematik, Tarih, Fizik gibi dersler verilirken, diğer yandan Dünyaya eleştirel gözle bakmak adı altında bir dersleri var. Okula gelen öğrencilere bu dersi İngilizce olarak veriyorlar. Bölge halkının çocuklarının gördüğü bu dersin amacı ne olabilir? Dünyaya eleştirel gözle bakmak!.Irak'ı parçalara bölmek artık sadece bir an meselesi, Erbil hızla gelişiyor. Batılı normlara yaklaştırılıyor, Erbil olanca hızıyla değişiyor.
Bir küçük Amerika kuruluyor bu şehirde.
Peki batılı müttefiklerimizin (!) mesela Amerika'nın uygulamaya koyduğu planın perde arkası neydi?

Amerikan senatosunda ezici üstünlükle verdiği Irak'ın 3'e bölünmesiyle ilgili bir kararı varken, Neden Irak'ın bütünlüğünden bahsediyor sizce?

Amerika'nın amacı çok açık ve net. Şimdi de Kürtlere yardım ediyorlar. Bizim Kuzey Irak'ta ki etkinliğimizi ortadan kaldırıp orada küçük bir Amerika (Kürdistan) kurmak istiyor.Kürtlerle anlaşmasında başka ne olabilirdi ki!
emperyalizm, oranın halkını zenginleştirme, ve kültürünü yok etme, Türkmen başlarını kafalarını karıştırara onların bir araya gelmelerini engellemekte büyük Amerika'nın (büyük ortadoğu) planının bir parçası...
Amerika kartlarını açmış, oyunun kurallarını da o koyuyor.Herkese günah olan ona mübah oluyor.Doğru ya Bu oyunun baş rolünde onlar var.
Amerikan emparyalizmi çepe çevre etrafımızı sarıyor.
Küresel dünya dişlerini batırıyor karşı koyamıyoruz.

Bu hesaplar etrafta dolaşırken biz giriyoruz işin içine, terörizme verdiğimiz şehitlerimiz, bardağı taşıran son damla oluyor. Kuzey Irak'a asker yollamak, Türk ordusunun Kuzey Irak'a girmesi ezici bir üstünlükle TBMM'de kabul ediliyor. Artık siyasi irade eline sazı almaya başlıyor. Fakat Amerikalı kadim dostumuz George Bush: Türkiye'nin Kuzey Irak'a asker göndermesi Türkiye'nin çıkarına değildir gibi bir açıklamada bulunuyor. Terörizm var diye milyonlarca kilometre öteden gelip bizim fikrimizi almayan Amerika'nın zeki başkanı, küstahça bir açıklamada bulunuyor. Günler geçiyor ve Türkiye Kuzey Irak'a girip teröristlere göz açtırmıyoruz.Sonunda ağırlığımızı koyuyoruz.İran'la eş güdümlü operasyonlar yapıyoruz.Hala devam ediyor. Ama bununda terörizmi biteremeyeğini biliyoruz.Orada barınan teröristlerin düşünce yapısını değiştirmek hepsinden zor.Anadolu'nun tam anlamıyla kalkınmasından başka çıkar yol yok gibi görünüyor. Hükümet bunu da yeni GAP projesiyle açıkladı. Umarım sonu tıpkı eskiden olduğu gibi açılan ve başarısızlıkla sonuçlanan diğer 11 GAP projesi gibi olmaz.Çok hata yaptık, çok yenildik kendimize, Çok ders aldık. Bunların bir sonu olmalı.Biz kendi iç politikamızla meşgulken ABD ve Amerika Irak'ta yeni oluşumları ve tamamıyla bizim aleyhimize olacak parçalanmaların temelini atıyor.Tarih kendini tekrar ediyor yine. Nedense içimizde çalkantılar olduğu sırada, Hemen yanıbaşımızda bizim aleyhimize gelişen çok önemli siyasi gelişmeler yaşanıyor.
Amerika Irak'a Barış'ı getirmek adına, ölümü, acıyı, savaşı, sömürüyü getirmiştir.
Bunları yapmasındaki amacı da çok nettir.

Petrol, girdiği ülkelerde yaptığı gibi Irak'ı parçalara ayırmak ve oluşturulan küçük devletçikler üzerindeki hegomonyasını daha aktif bir biçimde yürüterek orayı daha kolay sömürmek, kültürünü (ki bence kültürü yok bu ülkenin), dilini, dinini, ele geçirip, orada küçük bir Amerika kurmak ve Evanjelist politikayla kendi dinini yaymak, empoze etmek. Tabiki aynı zamanda, hızla gelişmekte olan Türkiye, giderek daha çok güçlenen Rusya'nın Ortadoğu'nun zengin petrol kaynaklarına ucuz erişimini engelleyip, tüm yer altı kaynaklarının kontrolünü sağlamak.

Batının emperyalist politikaları çepe çevre sarıyor etrafımızı, biz ise karşı koymaya çalışıyoruz.

Bu zor ve engebeli yolda ilerlerken sımsıkı bağlanmamız gereken en önemli değerimiz, Atatürk'ün fikirleri ve düşünce yapısı olacaktır.