Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Eylül '14

 
Kategori
Arkeoloji
 

Erdek yazıları : Blue Moon'dan Zeytinli Ada'ya ..

Erdek yazıları : Blue Moon'dan Zeytinli Ada'ya ..
 

government.com


Erdek’te sabahleyin “Flamingo Yolu”nda iskeleye kadar gidip geliyorum. Ondan sonra kalenin altındaki “Blue Moon” gazinosu’nda Frank Sinatra dinleyerek bilmecelerimi çözüyorum, dergi ve kitaplarımı okuyorum (tek gözle filan ama, şimdilik idare ediyoruz..!) 
 
Bu arada da, konu komşunun söylediklerine kulak kabartıyorum. Zaten yaşlı teyzelere kulak kabartmaya lüzum yok.. Onların söylediğini, dağın arkasındaki sağır sultan bile duyar. Bağır çağır, her şeyi, herkesi eleştiriyorlar. Bazılarını batırıp, bazılarını çıkartıyorlar…
 
İçlerinden birisi karşıya baktı baktı da bir iç çekti , sonra:  “Ah güzelim Zeytinli Ada seni de mahvettiler..”  dedi. Ben de baktım. Neredeyse ada sulara gömülmüş durumda. Yazıklandım. Ağlayasım geldi. Allahın verdiği böyle güzel bir eseri nasıl batırırız yahu..!” işe bakın.
 
Aslında hikayesi uzun da hadi kıssadan hisse yapalım:
 
“Adanın tarihi M.Ö 300 lü yıllara kadar uzanıyor. Önceleri paganlar tarafından açık hava tapınağı olarak kullanılan ada Romanın Hristiyanlığı benimsemesiyle beraber hızlı bir geçiş dönemine sahne olarak bu dinin önemli bir merkezi haline geliyor. Osmanlı döneminde aynı zamanda karantina adası olarak ta kullanılmış.M.S 1. yüzyılda yaşanan ve Kyzikosu ve içindeki dünyanın 8. harikası Hadrianus Tapınağını da yıkan deprem neticesinde adanın bir kısmı sulara gömülmüş. Günümüz Türkiye'sinde ise  yıllarca spor tesisi olarak kullanılmış ve sonra sit alanı ilan edilerek  kazılara başlanmış…”  (gezintimete.com)
 
“Bu adayı özel kılan en önemli unsur ayazması yani kutsal suyu. Adada iki adet ayazma var birisi 28 derece ve göz hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor. Evliya Çelebi de bir zamanlar burayı ziyaret eden gezginlerdenmiş”
 
İşte adada bulunanlar, bir kilise, çamaşırhane, iki ayazma vs. 
 
Diyelim ki, arkeoloji heyeti bir şeyler buldu ve bir kitap yazdılar. Bu kitabın yazılması için bu güzelim adanın yedi yıl alt üst edilmesi gerekir miydi?
 
Çünkü daha önce bu adanın sahipliği için Kültür Bakanlığı, Erdek Belediye Başkanlığı arasında çok ciddi çekişmeler olmuştu ve sonunda ada ister istemez Kültür Bakanlığına teslim edilmişti; onlar da “Güney Marmara Kalkınma Ajansı”nın yardımıyla kazılara başladılar; ondan beridir kaz Allah kaz…  Adanın altını üstüne getirdiler. 
 
Ne yazık ki bu kazılar, Erdek’in her tarafından görülen bu adadaki bütün güzellikleri öldürdü.
Bu kazılardan önce burada güzel tesisler vardı. Kültür Bakanlığı kanalıyla her yıl yüzlerce fakir öğrenci kırsal bölgelerden buraya getirilir: belki de ilk kez gördükleri denizin kıyısında, güzellikleri içinde birbirlerini tanırlar, eğlenirler, yüzme öğrenirlerdi… Çoktandır  bütün bu güzellikler bitti..
 
Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nurettin Öztürk Başkanlığında Kültür Bakanlığı’ndan destekli Proje’de uzmanlar yedi yıldır adayı kazıp duruyorlar. Zaten küçücük bir ada, kazdıkça ada küçülmüş, kazdıkça küçülmüş…  kel başa şimşir tarak gibi üzerine örtülen çatılar da adayı daha da çirkinleştirmiş.
 
O güzel adadaki ağaçlar, koruluklar bitmiş. Ada şimdi taş, toprak moloz yığını.. çok yakında da bırakıp giderler. Kimse de bu pisliği toplamak istemez.
 
Diyeceksiniz ki, yahu memlekette Arkeolojik kazı yapılmasın mı, eski eserler bulunmasın mı?
 
Elbette kazılar yapılsın, elbette yeni eserler bulunsun… Ama atalar derler ki…
 
“Yaptığın iş, ürküttüğün kurbağaya değsin..”
 
Burada üç beş tane taş parçası çıkartacağız diye güzelim Zeytinli Ada’yı kele çevirmek mi marifet; yoksa onu gerçekten turistik bir yer haline getirmek mi?
 
Onun eski halini bilenler, gelsinler bir de şimdi baksınlar… ağlanacak halde?
 
Ne buldunuz: “İşte kilise bulduk…” falan filan . yahu, bizim memleketin  her yanı kilise dolu. Bir kilisenin taş, toprak kalıntıları için bütün adayı kazıp götürmek şart mıydı?
 
Yakında kazı bitecekmiş. Ondan sonra bu pisliği temizlemek için yine kavga, dümen dönecek.
 
Bu arada , Blue Moon’da otururken ; kadının ahları üzerine, ben de bir Haiku yazdım:
 
“Kazıp kazıp durdunuz
Zeytinli Ada’ya tuzak kurdunuz
Ada nerde, diye siz mi sordunuz?”
 
Evet öylesine kazdılar ki, ada artık zor görünüyor. Taş, toprak, zibil yığınları içinde…
 
Zeytinli Ada’nın (Kera Panagia) nın tarihi belliydi; yeri belliydi… İki üç tane taş çıkarmak için bu güzelim adayı alt üst etmek şart mıydı?
 
Bazen akıllı geçinen insanları hiç anlamıyorum.
 
Buldukları kilise de hayırlı olsun… Yazdıkları kitap da…!
 
……………………..
Nurettin Öztürk.  ''Erdek Zeytinliada'da Meryem Ana Manastırı''  ''Zeytinliada Arkeopark Projesi'-Güney Marmara Kalkınma Ajansı'”
 
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..