Erdoğan yardım mı istiyor?

Bayram seyran, Başbakan Erdoğan 9. Cumhurbaşkanı Demirel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer'i ve eski Başbakanlardan Tansu Çiller, Mesut Yılmaz ve Yıldırım Akbulut'u telefonla arayarak ilk kez bayramlarını kutlamış..

Akla şu soru geliyor hemen.

Erdoğan, terörle mücadelede yardım mı istiyor?

Son bir ayda yaşananları siyaset bilimcilerin birine sorsanız, ülkenin yeni bir döneme girme başlangıçları diye yorumlayacaklarından eminim..

Yeni dönem ile ilgili öngörülerimi bir önceki  "Washington, Beyoğlu fotografını iyi okumalı" başlıklı yazımda belirttim, ancak editör tarafından henüz onaylanmadığı için yayımda değil. Mutlaka okumanızı istiyorum..

Mesele sadece terör meselesi değil,  Amerika ülkemizi Suriye ve İran ile savaştırılmak istiyor.

Bir önceki yazımla bağlantılı olduğu için geniş şekilde tekrarını yazmak istemiyorum..

Terörle mücadelede yetersizliği sadece Erdoğan'a mal etmek doğru olmaz. Otuz yılın bütün iktidarları sorumludur.

Türk milleti her olayda olduğu gibi Gaziantep olayında da sağ duyusunu öne çıkarmıştır.. Korkulan odur ki, özellikle İstanbul, Ankara gibi büyük kentlerde benzer olayların yaşanmaması dır.

BDP vekilleri, terör örgütü mensupları ile buluşması, ülkenin yeni dönemece girmiş olduğunun bir başka göstergesi dir..

BDP'yi kapatıp, vekilleri meclis dışında bırakmak da çözüm olabileceğini pek sanmıyorum çünkü terör daha da tırmanacaktır..

Geniş prespektiften bakmaya çalıştığımız zaman, ülke ABD tarafından ateşe itildiğini söyleyebiliriz..

Terör ile mücadelede tek vucüt olma zamanı gelmiş hatta geçiyor bile..

"ABD'ye karşı omuz omuza" deme zamanı gelmiştir.

Sadece mevcut iktidar ve muhalefet ile değil, akil adamlar, sivil toplum örgütleri ve özellikle Demirel, Sezer, Çiller, Yılmaz ve Akbulut ile birlikte ABD'ye karşı yeni bir strateji belirlenmesi gerekir diye düşünüyorum..

Yeni strateji, Milli mutabakat'tır..