Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mart '08

 
Kategori
Siyaset
 

Ergenekon üzerinden tepişme sürüyor; izlemeye devam edelim

Ergenekon üzerinden tepişme sürüyor; izlemeye devam edelim
 

-Ergenekon operasyonu!
-Devlet içerisinde var olan bir kontra yapılanma.
-Gelişmeleri dikkatle izlememiz zaruridir.
-Ve bildiklerimiz, bilmediklerimizin yanında, bir toplu iğne ucu kadar.
-Ve dahada ilginci, İlhan Selçuk, Doğu Perinçek ve Kemal Alemdaroğlu gibi isimlerde, operayon kapsamı içerisinde.
-Ne düşünürsek düşünelim.
-Yukarıda isimlerini saydığımız kişiler, bu operasyonun kapsamındadır.
-Ve bu isimlerin operasyon kapsamında olması, geniş kesimleri şoke etti.
-Özellikle İlhan Selçuk ismi!
-Her ne olursa olsun, İlhan Selçuk ismi, Türkiye’de saygın bir kimlik olarak anılmıştır.
-Düşüncelerine, katılırsınız veya katılmazsınız.
-Ayrı konu.
-Ama bir varki İlhan Selçuk’un düşüncelerine katılanlarda, katılmayanlarda, İlhan Selçuk ismine her zaman saygı duymuştur.
-Bu gerçeği yadsıyamayız.

* * * * *

-Operasyona ilişkin dışarıya yansıyan bilgiler ışığında, Susurluk’tan bu yana yaşananların bir tekrarı şeklinde olmadığı anlaşılmaktadır.
-Ve bu operasyonun gerisinde, daha büyük baş isimlerin olduğu muhakkak.
-Mesela Veli Küçük ismi.
-Her türlü kontra eylem içerisinde bir şekilde anıldı.
-Ve Jitem gibi varlığı dahi inkâr edilen katliam örgütünün kurucusudur Veli Küçük.
-Ve aynı Veli Küçük, gözlatına alındı.
-Alıştığımız üzere, hemen arka kapıdan salıverileceğini düşündük.
-Ama tam aksine bir durum ortaya çıktı.
-Soruşturma ve İddianamenin kapsamı, başbakana suikast hazırlığı dahil, anayasal düzeni silah zoru ile değiştirmek gibi benzer bilgilerin niteliği, operasyonun uzun zamandan beri planlandığını gösteriyor.

* * * * *

-İlk bakışta Ergenekon yapılanmasının benzerlerinden farklı görünmesi, genel olarak temizleneceği anlamına gelmiyor.
-Sadece şöyle düşünmek bence doğru gibime geliyor.
-Susurluktan bu yana yaşanan süreçte, en kapsamlı safra temizliği yürütülüyor olmasıdır.
-Ve bu operasyonun benim nazarımdaki yeri ve önemi, düzen cephesinin gidişatına ve egemenler arası çatışmaya ışık tutmasıdır.

* * * * *

-Evet.
-Gelelim konunun özüne.
-Ve hemen şu soruyu soralım.
-Daha öncede bu tip kontra yapılanmaların olduğu ortadaydı.
-Ve bu tip kontra aygıtların, devlet içerisinde, feci düzeyde kök saldığı aşikârdı.
-Peki ne oldu da daha önceki hükümetlerin bulaşmaya cesaret edemediği böyle bir aygıta, bu günkü hükümet bulaştı?
-İşte bu soru son derece önemli.
-Ve bu sorunun yanıtını aramak, daha da önemli.
-Kimse şu martavalın arkasına gizlenmesin.
-“Efendim bugünkü hükümet, bu gibi konulara karşı duyarlı!”
-Yok canım demek geliyor içimden.
-Ve diyorum.
-Ve dedim.
-“Yok canımmmmm.”
-“Hükümet bu gibi aygıtlara, yani kontra aygıtlara karşı duyarlı.”
-Gülmek mi istiyorsunuz.
-Buyrunuz ve gülünüz böyle bir iddiaya.
-Lütfen gülünüz.

* * * * *

-Ergenekon konusunda hükümeti dolaysız olarak harekete geçiren sebep, son derece açık ve net.
-Bu örgütlenmenin alenen hükümeti tehdit etmesidir.
-Ve bu tip kontra aygıtların temel hedefi olan suikastler, kanlı provakasyonlar, istikrarsızlaştırma planları, darbe ve benzeri eylemlerin tamamı, AKP hükümetini bir şekilde iktidardan uzaklaştırmayı hedefleyen girişimlerdir.
-Yani bu gün gelinen noktada, Ergenekon operasyonu, bir hayat memat meselesi noktasındadır.

* * * * *

-Hatırlayalım!
-AKP 2002 yılı sonunda iktidara geldi.
-Ve önce 2003 yılı içinde.
-Olmayınca da, 2004 yılı içerisinde, darbe planlandığı ve gerçekleştirilemediği ortaya çıkmıştı.
-Bu planlarlar ortaya çıkınca, sivil asker bürükrasi diye tanımladığımız, statükocu güçler, toplum içerisinde örgütlenmeye ağırlık vermişlerdi.
-Ve bu örgütlenmeler ve mitingler sonrasında, AKP’yi seçime zorlamışlardı.
-Ne oldu?
-22 Temmuz 2007’de seçime gidildi.
-Sonuç.
-AKP çaktı geçti.
-Ama istenen neydi?
-AKP’siz bir hükümet.
-Böyle ummuşlardı statükocu güçler.
-Oysa AKP seçimlerden müthiş bir zaferle çıktı.
-Ve alabildiğine güçlendi.
-İşte statükocu güçler diye tanımladığımız kesimin, en ısrarlı uçları ve unsurları ne yaptılar.
-Tekrar süreci hızlandırıp, bir darbeye zemin hazırlama noktasına doğru, çabalarına hız verdiler.

* * * * *

-Yukarıda saydıklarımızın ışığından hareketle!
-Ergenekon operasyonunda ortaya çıkan bulgular, çok önemli şeylerdi.
-Mesela 2008 yılı içerisinde Orhan Pamuk’a suikast girişimi söz konusuymuş.
-Başbakana suikast girişimi söz konusuymuş.
-Dolayısı ile kanlı provokasyonlarla kaos yaratmak.
-Ve 2009 yılındada, darbe yollarına asfalt döşemek.
-Ne vaki hükümet kendisinin bir açık hedef olduğunun farkına vardı.
-Ve tavrını koydu.
-Yani geçmiş hükümetler gibi, koltuğunu bırakıp kaçmadı.

* * * * *

-Mesela Şemdinli davası!
-Biliyoruz ki Şemdinli davasında hükümet, önemli tavizler verdi.
-Ve Şemdinli davasında taviz veren hükümet, ordunun üst kademeleri ile anlaşarak kendi konumunu muhafaza etmeyi başardı.
-Kaldı ki hükümet bu anlaşmadan, geleneksel Kürt sorununa bakış açısındaki militarist tavra daha yakın durur noktaya geldi.
-Hoş bu anlaşma nereye kadar devam eder, nasıl devam eder, tam olarak kestirmek zor.
-Ama anlıyoruz ki kılıçlar bir kez daha çekiliyor.
-Ama son derece sert bir şekilde çekiliyor.
-Yani sayı almaya yönelik değil.
-Nakavt etmeye yönelik.

* * * * *

-Şu ana kadar ki sürece baktığımızda, Ordu bir şekilde hükümetten tavizler kopartmış görünüyor
-Ama ne olursa olsun.
-Ordu bu süreçte en fazla zarar gören kurum oldu.
-Ve ciddi anlamda yıprandı ordu.
-Muhtıralar ve müdahaleler geri tepmiş.
-Ve ordu itibar anlamında yitime uğramıştır.
-Ordu üst kademesi, bu durumun farkındadır.
-Ve kaldıki bu farkında olma durumu, halen devam etmektedir.
-Ve generaller sessizliklerinide bozmuş değiller.

* * * * *

-İşin bir başka ilginç yanıda Kürt sorunu.
-Bu gün Kürtleri, AKP kendi zeminine çekmede, son derece başarılı bir profil ortaya koydu.
-Ve ordu için AKP’nin Kürtlerin içerisinde ciddi bir zemin yakalamış olmasıda ayrı bir açmazı oluşturuyor.
-Kürtler içerisinde diğer hiçbir parti varlık gösterme şansına sahip değil.
-Eğer AKP olmaz ise, oylar DTP cephesinde toplanacak.
-O zaman daha ciddi açmazlar yaşanacak.
-Böylede bir durum var.
-Ve bu durumu gözden kaçırmamak gerekiyor.

* * * * *

-Yinede şu noktada bir hatırlatma gereksinimi duyuyorum.
-AKP bu operasyonu, ordunun iznini almadan yapmaz diye düşünüyorum.
-Ve bu operasyonun iznini koparırken AKP, elinde belirli ölçülerde güç olmasından kaynaklanıyor.
-Ve halk desteğini arkasında hissediyor AKP.
-Ve bu onayda, ordunun yıpranmış olduğu gerçeğinide göz ardı edemeyiz.
-Uzun vadede ise bu tip temizlikler ordununda işine gelmektedir.
-Ve imaj tazelemesine yardımcı olacaktır.
-Kaldıki Genel Kurmay Başkanı, gereken mesajıda vererek, operasyonun kısmen yapılacağını ve fazla sağı solu kurcalamamalarını istemekten beri durmamıştır.
-Ne demiştir Genel Kurmay Başkanı “TSK suç örgüt değildir.”
-Mesaj bu.
-Ve bu mesaj, operasyonun fazla uzun sürmemesine yönelik bir mesajdır diye düşünüyorum.

* * * * *

-İşin doğrusu!
-Hükümet bu operasyonla kendi konumunu güvence altına almıştır.
-Ve bu tip kontra aygıtları, belli bir konuma çekerek, kendi kontrolü altında tutmak sureti ile bu tip aygıtlarla her hangi bir sorunu olmaz.
-Biliyoruzki bu tip kanlı provakasyon örgütlerinin esas hedefleri, hep devrimciler olmuştur.
-Ve devrimcilere karşı yapılan provokatif eylemler, çoğu zaman medyada haber dahi olmamaktadır.
-Ve bir başka nokta ise daha dikkat çekici.
-Hükümet hali hazırda görev başında olan ve Ergenekon tipi yapılanmaların içerisinde aktif görev alanlara da dokunmamaktadır.
-Dikkat edecek olursanız, daha çok mafyaya bulaşmış emekli tipler ön plandadır.
-Ve hükümet daha çok bu tipleri öne çıkarmaktadır.
-Biliyoruz ki bu tiplerden öteye, bu gibi örgütlenmelerin içerisinde, hali hazırda emekliye ayrılmamış unsurlarda bulunmaktadır.

* * * * *

-Sonuç olarak.
-Tepişme sürüyor.
-İzlemeye devam edelim.
-Kimi eski solcu arkadaşlarda, AKP penceresinden izlesinler gelişmeleri.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..