Ergenekon

ERGENEKON
Matematik Finali
Dört tane üniversite öğrencisi, uyanamadıkları için matematik finaline geç kalırlar ve okula gidince hocaya arabalarının lastiğinin patladığını söylerler... Hoca ilk basta inanmaz ama öğrencilerinin yalvarmalarına dayanamayarak, onları 3 gün sonra sınav yapacağını söyler. Sınav günü gelince hoca, 4 öğrencinin hepsini bos bir salonun ayrı ayrı köşelerine oturtur.

Sınav geçme sistemi şöyledir: 100 üzerinden 50 puan alan herkes sınavı geçebilir... Hocanın hazırladığı sınavda ise ön sayfada 10'ar puanlık 4 tane basit matematik sorusu vardır... Bunları kolayca çözerler.
Arka sayfada ise 60 puanlık bir soru vardır: "Hangi lastik?

Bugün Türkiye tarihinin en önemli davası görülecek. Temennimiz adaletin yerini bulması, hiç kimsenin suçsuz yere yargılanmaması.

Davada neler yok ki. Türkiye üzerine oynanan oyunlar, PKK, Amerika, Avrupa ülkelerinin gizli emelleri, faili meçhul cinayetler, yeraltı dünyası… Bana göre bütün bunların su üzerine çıkarılması gerekir.

Büyük önder Atatürk’ten sonraki dönemin gizli kalmış olaylarının tamamı su yüzüne çıkarılmalı bence. Vatandaş gizli Türkiye’yi öğrenmeli, kendisine rağmen Türkiye’de nelerin olduğunu bilmeli, Atatürk’ün gösterdiği hedeften bu ülkeyi kimlerin saptırdığını öğrenmelidir. Yok; eğer böyle bir şey yok, basının ve siyasetin saptırmasıysa onu da öğrenmelidir bu millet.

Türkiye bir milat yaşıyor. Bu dava Türkiye’nin şeffaflaşma davasıdır. Türk insanıyla yönetenlerinin, yönetmeye kalkışanlarının barışma davasıdır. Millete rağmen milleti yönetmek isteyenlerin tövbe etmesi gereken bir aşamadayız. Herkesin şunu anlaması lazım. Türkiye bir Afrika ülkesi, bir üçüncü dünya ülkesi değil. Türkiye yamyamlar ülkesi değil. Türkiye bana göre dünyanın en zengin ülkesidir. Bu ülkeyi oluşturan insanların ataları dünyanın en üstün medeniyetini kurmuşlar, dünyaya en güzel mesajları vermişler, devletin ne olduğunu dünyaya göstermişler. Fazla geriye gitmeye gerek yok. Yakın tarihimize baktığımızda kurtuluş savaşımız kaç millete bağımsızlık örneği oluşturmuştur. O halde biz dünyada geçmişi temiz, uygar, medeni olan ülkelerin başındayız. Bunun için dünyanın en zenginiyiz. Böyle bir devlet gelenekleriyle yönetilmeli. Bir muhtarlık gibi yönetilemez.

Evet; bu davada sanık, avukat ve savcılarımıza çok büyük görev düşmektedir. Bu görev öncelikle doğruyu arama, doğruyu bulma görevidir. Bu dava, “Büyük Türk Milleti olayları yargılıyor” şeklinde algılanmalı. Bu dava bir hizmet davasıdır. Anadolu’da yeniden kardeşleşmenin yeşermesine zeminin oluşturma davasıdır. Anadolu insanının ıstıraplarının, çilelerinin sona ereceği bir davadır bu. Bu pencereden bakılmalı olaya. Çocuklarımıza daha yaşanır bir ülke bırakma, geleceklerini daha aydınlık görebilmelerine yol açma davasıdır bu dava. Bu dava şeffaf devlet olma davasıdır. Ne olur bunu böyle anlayalım ve olayı şahsileştirmeyelim. Son noktasına kadar gidelim.

Basına çok büyük görev düşüyor. Bunu bir spor karşılaşmasına benzetmeyelim. Basın ahlakını hiç unutmayalım. Bu dava şahsi çıkarlara alet edilmemeli. Basının ve insanımızın görevi sadece ve sadece doğruyu arama olmalıdır. Suçsuzların aklanması, suçluların cezalandırılması, bir daha böyle şeyler yaşanmaması için neler yapılması gerektiğinin ortaya çıkarılabilmesi için herkesin yardımına ihtiyaç var. Yanlış kamuoyu oluşturma büyük vebaldir.

Evet, hocayı kandırmanın mümkün olmadığı gibi bu milleti kandırmak da mümkün değil. Bir gün bu millet hangi tekerinin patladığını şoför olduğunu iddia edenlere sorar. İnşallah bu davanın sonunda farklı tekerler ortaya çıkmaz.

Kirlettiğimiz “ERGENEKON’U” temizlemek dileğiyle.

Ne olur bu ülkeyi, bu milleti daha fazla yormayalım, geleceğimize zarar vermeyelim.

İsmet YALÇINKAYA